Adnan Ötüken İl Halk Kütüphanesi Müdürü Ahmet Çakmak: "Kütüphanelerimizi yaşam alanı olarak görmelerini sağlıyoruz"
Kitap okumak, insanı bambaşka dünyalara götüren, bilgi edinmenin yanı sıra zihinsel rahatlama ve özgüven kazandıran bir eylemdir. Ancak Türkiye’de geçtiğimiz günlerde üniversite öğrencilerinin kitap okuma alışkanlıkları üzerine yapılan bir araştırmada, üniversiteli gençlerin orta düzey ve zayıf okuyucu olarak belirlendiği ortaya koyuldu.
ÖZEL HABER: BÜŞRA SAĞLAM
Türkiye’de geçtiğimiz günlerde üniversite öğrencilerinin okuma alışkanlıkları üzerine yapılan bir araştırmada, üniversitelilerin orta düzey ve zayıf okuyucu oldukları belirlendi. Adnan Ötüken İl Halk Kütüphanesi Müdürü Ahmet Çakmak, kütüphanelerini yalnızca kitap ödünç alma noktası değil, aynı zamanda sosyal bir yaşam alanı oluşturmaya çalıştıklarını kaydetti.
“KÜTÜPHANEMİZ HER KONUDA DESTEK SAĞLIYOR”
Üniversite öğrencileri ve mezunlarının araştırma yapmak, ders çalışmak ve kitap okumak için geldiklerini bildiren Çakmak, “Kütüphanemiz her konuda öğrencilere destek sağlıyor. Üniversite öğrencilerinin okuyucu sayımız gayet iyi. Bu yönden okuma oranının çok düşük olduğunu düşünmüyorum. Ayrıca sadece öğrenciler değil, bakanlığın yakınında kütüphanemizin bulunmasından dolayı bu civarda çalışan personeller gelerek kitap ödünç alıyor ve kütüphanemize gelerek araştırma yapıyor.” dedi.
KÜTÜPHANELER OKUMA ALIŞKANLIĞINI DESTEKLEMEYE DEVAM EDİYOR
Son yıllarda kitap okuma oranları düşük seviyelerde olmasına rağmen her yıl belli oranda artış gözlemlediklerini bildiren Çakmak, “Toplumumuzda genel olarak okuma alışkanlığı düşük seviyelerde olsa bile her yıl belli oranda artış görüyoruz. Çok fazla kitap okumamayı sosyal medyanın yaygınlaşmasına bağlayabiliriz. Okuma alışkanlığı ailede başlayıp okul döneminde devam eder ve kütüphanelerde ise pekiştirilir.” şeklinde konuştu.
Kütüphanelerin çocuklara okuma alışkanlığı kazandırmak amacıyla düzenli etkinlikler gerçekleştirdiğini belirten Çakmak, "Her kütüphanenin kendine göre uyguladığı farklı etkinlikleri vardır. Bunların en başında ise çocuklara yapılan etkinliklerdir. Her gün düzenlenen çalışmalarla, çocuklara hem eğlenceli hem de eğitici bir deneyim sunuyoruz. Çocukları sadece kitap okumaya değil, kütüphaneyi bir yaşam alanı olarak görmeye alıştırmaya çalışıyoruz.” diye aktardı.
"KÜTÜPHANELER, OKUMA ALANI OLMANIN ÖTESİNDE BİLGİ MERKEZİNE DÖNÜŞÜYOR"
Çocuklar için el sanatları ve atölye etkinlikleri düzenlediklerini belirten Çakmak, “Bu kütüphane, yalnızca bir okuma mekânı değil; aynı zamanda bir bilgi merkezi. Çocuklarımız için düzenlediğimiz konferanslar ve diğer etkinliklerle onlara faydalı bilgiler sunmaya çalışıyoruz. Bilgi sadece okuyarak değil, duyarak, yaşayarak da öğrenilebilir. İnşallah daha çok okuyan bir toplum haline geliriz. Bu yönde gençlerimize faydalı olmaya çalışıyoruz.” dedi.
KİTAP SADECE BOŞ VAKTİ GEÇİRMEK İÇİN DEĞİL, İHTİYAÇ OLDUĞU İÇİN OKUNMALI
Türkiye'de kütüphane sayısının oldukça iyi durumda olduğunu söyleyen Çakmak, “Ülkemizde yeteri kadar kütüphane sayımız var. Ayrıca bakanlık kütüphanelere işin eğitimini almış kişileri de personel aldığında iyi sonuçlar elde ediliyor. Öğrencilerimiz sınavlara hazırlanmak için kütüphaneleri kullanıyor. Ancak amacımız yalnızca ders çalışmaya gelen öğrencilere değil, her yaştan okuyucuya hitap etmek ve çeşitli faaliyetlerle okuma alışkanlığını teşvik etmektir. Bizler olabildiğince halkı bilinçlendirmek ve farkındalık oluşturmak için çaba gösteriyoruz. Kitap okumak sadece boş vakti öldürmek için okunulmamalı kitap okumak bir ihtiyaçtır gereksinimdir.” ifadelerini kullandı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.