Ankara’nın camileri ve Ayşe Hatun
Ramazan bitiyor, bayram heyecanı başlıyor… Ankara’nın camileri arasında özel bir yer edinen Ayşe Hatun Cami’yi görmenizi öneririm…
31 Mart Yerel Seçimlerinin ardından ramazan ayının da sonuna geldik…
Yarın bayram, son iftar öncesi kimi memleketine ulaştı ya da ulaşmaya çalışıyor; kiminin tatil keyfi başladı. Kimi de bu bayram dinlenmeyi tercih etti…
Yoğun bir seçim ve ramazan sürecinin ardından herkes güzel bir bayramı hak etti.
Ramazan ayının bu son gününde Ankara’nın özel camilerinden birini sizlerle paylaşmak istiyorum.
Çayyolu’ndaki Ayşe Hatun Cami…
Bir iftar daveti için İstanbul’dan Ankara’ya gelen sevgili kuzenim Gökhan ile ezan saatini beklerken yürüyüşe çıktığımızda karşılaştık Ayşe Hatun Cami ile…
Çocukluğumun geçtiği Keçiören Ufuktepe’de dedemden dolayı bolca cami arkadaşım vardı. O günlerde camilerin serilmek için toplanan halıları, ısıtmak için kurulan sobaları ve açık ayakkabılıkları vardı. Diyanet İşleri Başkanlığı’nın yıllar içinde yaptığı çalışmalarla camiler pek çok konuda önemli standartlara ulaştı. Örneğin ayakkabı bölümleri, ısıtma ve ses sistemleri ya da zemin düzenlemeleri belirli bir seviyeye çıktı... Benim şu an yaşadığım bölgedeki Gölbaşı TOKİ Yıldız Cami’nin ses sistemi sorunlu olsa da camiler artık daha konforlu bir ibadet imkânı sunuyor.
Ayşe Hatun Cami açılışı ile dikkat çekmiş ve Ankaralıların beğenisini kazanmıştı.
Öncelikle harika bir çevre düzenlemesi yapılmış. Kocaman giriş kapıları uzaktan kendini gösteriyor. Yaklaşınca otomatik olarak açılması elbette şaşırtıyor. Tertemiz caminin alt kattaki kapalı bölümünde ise izin alanlar itikaf (akıl sağlığı yerinde ve ergenlik çağına gelmiş bir Müslümanın beş vakit namaz kılman bir mescitte ibadet/Allah'a yakınlık elde etme niyetiyle bir süre durması) için çadır kurmuş ve ramazan ayının son 10 günü oradan çıkmadan yaşıyorlar.
CAMİNİN HER BÖLÜMÜNDE AYRI BİR ÖZELLİK
Hayırsever iş insanı Süreyya Özden tarafından annesi adına yaptırılan Ankara Çayyolu’ndaki Ayşe Hatun Cami’nin yapımına 2017 yılının Ağustos ayında başlandı. Caminin açılışı 25 Mart 2022’de gerçekleşti.
Bin 800 kişinin ibadet edebildiği cami modern bir tasarıma sahip. En dikkat çekici kısım ise kapıları. Mescid-i Nebevi’den esinlenerek yapılan bölümlerden dış kapılar otomatik olarak açılıp kapanıyor.
Minberi ceviz ağacından yapılırken, vaaz kürsüsü ise sedef kakma uygulanmış. Her iki bölümde de Kelime-i Tevhid vurgusu öne çıkıyor.
Kâbe’nin kapısından esinlenilen mihbarın üzerinde de aslına uygun olarak yaptırılan Kâbe örtüsünden bir parça asılmış.
Mihrab cephesindeki camlı alanın üzerine Bakara Suresinin son iki ayeti yazılırken, kubbeyi çevreleyen alanın etrafından ise İhlas Suresi, kubbeyi çevreleyen yürüyüş yolunun alın kısmında ise Besmele, Fatiha Suresi, Ayetel Kürsi ve Nur Suresi 35. ayeti yazılı.
Kubbenin içinde imanın 6 şartı bulunurken, mihrab ve vaaz kürsüsü üzerinde yer alan motifler ise Hz. Muhammed’in hicret esnasında sığındığı Sevr Mağarası’nın girişine, onun dışarıdan görünmesini önlemek için örümcekler tarafından örülen ağı sembolize ediyor.
Caminin vitrayları üzerindeki yıldız, Hz. Muhammed’i Hicret yolculuğu sonunda Medine-i Münevvere’ye geldiği gün karşılayan çocukların okuduğu ilahideki Süreyya yıldızını gösteriyor.
Caminin hat yazıları ile nakış işlemelerinde 24 ayar altın varak kullanılmış.
Her ayrıntısında saklı bir özellik olan Ayşe Hatun Cami, Ankara’nın değerleri arasına adını yazdıran bir eser olmuş…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.