Atatürk’ün tarihi ‘Köylü milletin efendisidir’ sözünden Mansur Yavaş’ın kırsal kalkınmasına

DEĞERLENDİRME: ORHAN KEMAL ERKILIÇ

Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılış konuşmalarından birini hazırlamaktaydı. Milletvekillerinden Mahmut Nedim ve Mahmut Esat Bozkurt da onun yanındaydı.

Atatürk konuşurken, Mahmut Nedim not alıyordu.

Gündem tarım ve köy işlerine geldiğinde Atatürk; Mahmut Bey’e dönerek şöyle sordu:

“Bu ülkenin gerçek sahibi kimdir?”

Mahmut Bey kısa ve kesin bir cevap verdi:

“Sizsiniz Paşam.”

Atatürk, “Hayır!..” diye itiraz etti ve sözlerine devam etti:

“Bu ülkenin gerçek sahibi köylüdür. Türk köylüsünü bu hakiki sahiplik seviyesine yükseltmek en önemli görevimiz ve amacımızdır.”

***

Atatürk’ün meşhur “Köylü milletin efendisidir” sözünün kaynağı bu diyalogdur.

Peki, biz ne yaptık köylümüzü, büyüklerimizi?

Maalesef köylü yıllar içinde tarımdan, hayvancılıktan uzaklaştı. Toprağına, köyüne küstü. Nesiller yenilendikçe köyünü terk edenlerin sayısı arttı.

Tarım azaldı, kıtlık konuşulmaya başladı.

Hayvancılık yara aldı, açlık tehdidi konuşulur oldu…

***

Ankara’da ne oldu?

Ankara Büyükşehir Belediye (ABB) Başkanı Mansur Yavaş’ın göreve gelmesi ile kırsal kalkınmada hayati adımlar atıldı, yardımlar yapıldı…

Ankara’daki çiftçilerin yüzde 77’sine sağlanan destekle Başkent’in bereketli toprakları yeniden filizlendi.

Tarım Kampüsü BAKAP açıldı, Başkent Marketler ile üretilen ürünler satışa çıkarıldı, mazot/tohum desteği sağlandı, seralar açıldı, dikey topraksız üretim çalışmaları arttı, yem desteği yapıldı, doğa dostu uygulamalar başlatıldı…

Bunları duymayan, bilmeyen kalmadı…

ABB Başkanı Mansur Yavaş, ilçe ziyaretleri kapsamında Balâ’daydı ve bu çalışmaların karşılığı görüldü.

Balâlılar, Yavaş’ı nasıl karşıladı:

“Köylüyü Unutmadın Köylü de Seni Unutmayacak”, “Köylünün Kalbini Çalan Başkan”…

Peki, Mansur Başkan nasıl seslendi:

- Siz ekmezseniz biz aç kalırız.

- 4 bin 486 çiftçiye tohum, 2 bin 671 çiftçi ve 13 balıkçıya mazot, 999 çiftçiye sıvı gübre, 707 çiftçiye sebze fidesi desteği; 6 bin 250 metre sulama borusu desteği verildi.

-43 bin metre drenaj kanalı temizliği, 300 adet kapalı sulama sistemine geçiş ve hayvancılık yapan yerlerin birçoğuna da sıvat desteği sağlandı.

-BAKAP’ta imâl edilen sirajlar da kendi başına hayvancılıkla geçinen 3,5,10 tane ineği olan ama desteği olmayan kadınlara ücretsiz verildi.

Sonuçta kazanan Ankara ve Türkiye oldu/oluyor…

İklim, çevre, tarım ve hayvancılık başta olmak üzere insanoğlunun geleceğini ilgilendiren her konuda yerel yönetimlerin projeleri ve destekleri artmalı; ‘köy ekmeği’, ‘köy kahvaltısı’ şehirdeki popülerliği ile kalmamalı. Köylerde nüfus artmalı, köyler canlanmalı…

Özümüze dönersek, gelecek nesiller için de umut yeşerir…