Çubuk ilçesi ismini nereden aldı? Tarihi ve kültürel yapısı

ÖZEL HABER: ALİ DEMİRASLAN

Çubuk ilçesinin adının, bölgeyi fetheden Selçuklu komutanı Çubuk Bey’den geldiği yönünde güçlü görüşler bulunmakta. Çubuk’un ilk adının "Çubukabad" (Çubuk’un abat ettiği yer) olması da bu görüşü destekleyen önemli bir detay olarak dikkat çekiyor.

ANKARA SAVAŞI’NIN İZLERİ: KÖYLERİN TARİHİ KULLANIMI

Çubuk, 1402 yılında gerçekleşen Ankara Savaşı'nda da stratejik bir bölge olarak Osmanlı ordusu tarafından kullanılmış. İlçeye bağlı Kışlacık, Yeşilkent (eski adı Ahurlar), Yaylak, Okçular ve Çatköy köyleri, Yıldırım Bayezid tarafından savaş sırasında kritik noktalara yerleştirilen alanlar olarak biliniyor. Bu köylerin isimleri de dönemin askeri işlevlerine göre adlandırılmış: Kışlacık, Osmanlı karargâhı olarak; Yaylak, hayvan otlakları olarak; Ahurlar, at ahırlarının kurulduğu yer olarak anılmış. Okçular ve Çatköy ise düşmana karşı Osmanlı okçularının konuşlandığı noktalar olarak tarihe geçmiş.

OĞUZ BOYLARININ İZLERİ VE TÜRKMEN KÖYLERİ

Çubuk ilçesinin nüfus yapısı da köklü bir tarihe dayanıyor. İlçede yaşayanların tamamı, Oğuz Boyları’ndan gelen Türkmenlerden oluşuyor. Bu boylardan Yazır, Kızık, Karkın, Peçenek, Çavuldur, Eymür, Büğdüz ve Yıva kollarının izleri, ilçedeki köy isimlerinde de kendini gösteriyor. Özellikle Kızık, Çavundur, Büğdüz ve Kargın gibi köyler, 24 Oğuz Boyu'nun isimlerini taşıyan yerleşim yerlerinden.

Çubuk, tarihi geçmişi ve kültürel yapısıyla Anadolu’nun derin köklerine ev sahipliği yaparken, bölgedeki Oğuz boylarının etkisi günümüze kadar süregelmiş durumda.

Çubuk ilçesi, tarihteki önemini 1402 yılında Timur ve Yıldırım Beyazıt arasında gerçekleşen Ankara Savaşı’ndan alıyor. Bu önemli savaşın yaşandığı topraklarda kurulan ilçe, ilk kez 1902 yılında ilçe statüsüne kavuştu. Daha sonra 1910 yılında bucak olan Çubuk, 1921 yılında tekrar ilçe olarak bugünkü statüsüne erişti. İlçeye bağlı birçok köy, isimlerini Ankara Savaşı’na katılan komutanlardan veya bu tarihi olayla bağlantılı olaylardan almaktadır.

DOĞAL GÜZELLİKLER: KARAGÖL VE ÇUBUK II BARAJI

Çubuk, doğal güzellikleriyle de dikkat çekiyor. İlçenin önemli doğal alanlarından biri olan Karagöl, Çubuk ve Kızılcahamam arasında yer alıyor. Kavak Dağı ve Yıldırım Dağı'nın eteğindeki bu krater gölü, küçük olmasına rağmen oldukça derin. Çubuk ilçe merkezine 30 kilometre uzaklıkta bulunan Karagöl, etrafındaki çam ve kavak ağaçları ile doğal bir güzellik sunarken, aynı zamanda spor yapma imkanı da sunuyor. Gölün çevresinde yer alan kaynak suları, özellikle yaz aylarında bile oldukça soğuk olup, zaman zaman donma noktasına kadar inebiliyor. Ormanlık alanlarda av hayvanlarına rastlamak da mümkün.

Çubuk II Barajı ise ilçeye sadece 4 kilometre uzaklıkta, Aşağı Çavundur köyü yakınlarında bulunuyor. 1964 yılında dar bir boğazda inşa edilen baraj, Ankara’nın içme suyu ihtiyacını karşılamak ve şehri taşkınlardan korumak amacıyla yapılmış. Doğal güzelliği ve mesire alanları ile her yıl pek çok ziyaretçiyi ağırlayan baraj, ilçenin önemli cazibe merkezlerinden biri.

KÜLTÜREL VE TURİSTİK MEKANLAR

Çubuk’un Esenboğa beldesinde bulunan Melikşah Olimpik Termal Havuz ve Spor Tesisleri, bölgenin spor ve sağlık turizmine katkı sağlıyor. Ayrıca ilçede her perşembe günü kurulan halk pazarı, halkın vazgeçilmezleri arasında. Pazarda, bazlama, gözleme, tereyağı, peynir, çökelek gibi geleneksel ürünlerin yanı sıra elma, armut, ayva ve vişne gibi yöresel meyveler de satışa sunuluyor.

İlçede tarihi değere sahip beş eser bulunuyor. Bu eserler, Çubuk’un köklü geçmişine ışık tutarken, bölgenin kültürel mirasını da koruma altına alıyor. 35 mahalle ve 47 köyü bulunan Çubuk halkına belediye teşkilatı hizmet veriyor.

Çubuk Belediye Başkanı Av. Baki Demirbaş, Kaymakamı ise Vehbi Bakır'dır.

Çubuk, hem tarihi geçmişi hem de doğal güzellikleriyle Ankara’nın önemli ilçelerinden biri olmaya devam ediyor.