Endüstriyel mirasın ışığında: Rahmi M. Koç Müzesi'nin benzersiz koleksiyonu

ÖZEL HABER: GÜNSU ÖZMEN

Müzenin kökeni, Rahmi Koç’un çocukluktan gelen koleksiyonculuk tutkusuna dayanıyor ve endüstriyel mirasın korunması ve gelecek nesillere aktarılmasına yönelik bir vizyon ile şekilleniyor.

Müzenin çeşitli sergileme alanları, tarihi arabalarından oyuncak bebeklerine kadar geniş bir yelpazede objeler sunarken, ziyaretçilere hem eğitici hem de eğlenceli bir deneyim sunuyor. Müzenin misyonu ve vizyonu, endüstri tarihine katkı sağlamak ve halkı bilgilendirmek olduğunu aktaran Rahmi M. Koç Müzesi Yöneticisi Deniz Genç, “Türkiye genelinde müze ziyaretlerini ve hatta yeni müze oluşumlarını teşvik etmekle birlikte, endüstri tarihine katkı sağlamak için çaba gösterir.” ifadelerini kullandı.

MÜZENİN ORTAYA ÇIKMASINDAKİ TEMEL MOTİVASYON NE OLDU?

Rahmi M. Koç Müzesi'nin kuruluş hikâyesi nedir? Müzenin ortaya çıkışında ne gibi motivasyonlar etkili oldu?

Rahmi M. Koç Müzeleri’nin kuruluşu öncelikle Rahmi Bey’in çocukluktan gelen koleksiyoncu ruhunun bir ürünü. Çocukken babası Vehbi Bey’in iş seyahatlerinden getirdiği küçük tren modellerinin biriktirilmesiyle başlayan koleksiyonculuğu, ileriki yıllarda büyük modelleri ve daha sonra da gerçek parçaları toplamasıyla gelişiyor. Aslında Kurucumuz Sayın Rahmi M. Koç’un buharlı makinelere ve buharlı makinelerin kullanıldığı araçlara olan ilgisi ve Koç Topluluğu’nun üretimlerini sergileme isteği Rahmi M. Koç Müzeleri’nin ortaya çıkışındaki temel motivasyonlardır.

Rahmi Bey’in yurtdışı seyahatleri sırasında gözlemleme fırsatı yakaladığı, şirketlerin kendi ürünlerini sergilediği müzeler kendisinde zaman içinde ilham olmuştur. İlk RMK Müzesi 1994 yılında İstanbul-Haliç’teki metruk halde bulunan Lengerhane Binası’nın restorasyonundan sonra açılmıştır. Ancak Rahmi Bey’in zaman içerisinde hem doğduğu kent olan Ankara’da hem de Vehbi Bey’in iş hayatına ilk atıldığı dükkânın yer aldığı tarihi kervansarayda yeni bir müze açma isteği 2005 yılında Ankara Kalesi’nin karşısında konumlanan Çengelhan’ın kapılarını müze olarak ziyarete açılmasını sağlamıştır.

TÜRKİYENİN İLK SANAYİ MÜZESİ: RAHMİ M. KOÇ MÜZESİ

Müzenin koleksiyonu hakkında bize biraz bilgi verir misiniz? Hangi tür eserler ve objeler sergilenmektedir?

Rahmi M. Koç Müzesi, Türkiye’nin ilk sanayi müzesidir ve birçok buharlı makineye, karayolu, denizyolu, havayolu ve raylı taşımacılığa dair gerçek boyutlu objelere ve farklı boyutlarda modellere ev sahipliği yapmaktadır. Ancak RMK Müzeleri’ni sadece bir sanayi müzesi olarak betimlemek yeterli olmayacaktır. Ankara Müzemizde tarihi arabaların, gemi-tren-uçak-araba modellerinin yanı sıra, bilimsel aletleri, tıp, eczacılık, tarım, matbaacılığa dair objeleri, iletişim aletlerini, günlük yaşama dair tarihi değeri olan objeleri, teneke oyuncakları, oyuncak bebekleri ve minyatür bebek evlerini ve hatta Ankara’ya ait bir esnaf sokağı canlandırmasını görebilmek mümkündür. Ayrıca, Atatürk’e ait objeler de müzemizde görülebilir.

EN ESKİ YAĞLIBOYA TASVİRİ: ANKARA MANZARASI

Müzenin öne çıkan eserleri veya ilgi çekici koleksiyon parçaları nelerdir?

Müzemizdeki tarihi arabalar kesinlikle ziyaretçilerin en çok hoşuna giden objeler arasında. Çocukların yanı sıra kadınların da oldukça ilgisini çeken bölümlerden biri ise, Oyuncak Bölümü’ndeki bebekler ve bebek evlerinin bulunduğu seksiyon. Daimi koleksiyonumuzda yer almamakla beraber Rijksmuseum ile yaptığımız anlaşma sonucu bir süre daha müzemizde sergilenecek olan, 18. yüzyıla tarihlenmekte olup Ankara’nın bilinen en eski yağlıboya tasviri olarak dikkat çeken Ankara Manzarası tablosu oldukça merak uyandırıcı.

Çek Sanatçı Patrik Prosko’nun 500'den fazla objeyi bir araya getirerek portresini oluşturduğu Atatürk Anamorfozu ise kaçırılmaması gereken eserler arasında.

“YAŞÇA KÜÇÜK ZİYARETÇİLER GEÇMİŞLE BAĞ KURUYOR”

Rahmi M. Koç Müzesi ziyaretçilere hangi tür deneyimler sunmaktadır? Ziyaretçilerin ve sanatseverlerin bu müzeyi ziyaret etmeleri için nedenleri nelerdir?

Ankara Rahmi M. Koç Müzesi, kendi bünyesinde birçok farklı obje grubunu bir araya getirebilmeyi başarmış bir müze, bu sayede kadın-erkek-çocuk fark etmeksizin değişik yaş gruplarından ve kültürlerden ziyaretçilerin dikkatini çekmeyi başarıyor.

RMK Müzelerinin cazibesi bir yandan yaşça büyük ziyaretçilerini nostaljik bir turda hissettirebilirken, bir yandan da yaşça küçük ziyaretçilerini daha önce görmedikleri objelerle tanıştırarak, geçmişle bağ kurmalarını sağlayabiliyor olması.

Müzede düzenlenen geçici sergiler veya etkinlikler hakkında bilgi alabilir miyiz? Yakın zamanda gerçekleştirilen veya planlanan herhangi bir özel etkinlik var mı?

Müzemizde yılda 5-6 farklı geçici sergi düzenleniyor. En son Gazi Üniversitesi KBB Bölümü Prof. Dr. Yusuf Kemal Kemaloğlu ve Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi İngiliz Dili ve Edebiyatı Profesörü Güven Mengü’nün yarattığı ‘Ses Heykelleri’nin ve müzemizin koleksiyonunda var olan ilk ses kayıt cihazlarının ortak bir sergisi gerçekleşti.

19 Nisan-19Mayıs tarihleri arasında ise müzemizdeki Tarihi Ankara Esnaf Sokağı seksiyonuyla bağlantılı ‘Geçmişten Günümüze Tabelalar’ sergisi ziyaretçileriyle buluşacak. Tarihi, ekonomiyi ve sosyolojiyi yekpare biçimde bir araya getiren tabelaların önemini göstermek açısından kurulan bu sergi, ülkenin dört bir yanındaki eski esnafların dükkânlarından toplanarak bir araya getirilen birbirinden farklı ve enteresan tabelaları bir araya getiriyor.

Ayrıca, geçici bir sergi olan Çek sanatçı Patrik Prosko’nun yapmış olduğu Atatürk Anamorfozu ve Rijksmuseum ile anlaşmalı gelen, Ankara’nın 18. yüzyıla ait tek yağlıboya resmi ‘Ankara Manzarası’ tablosu ise bir süre daha bizlerle.

Etkinliklere gelince, her hafta sonu çocuklara ve yetişkinlere koleksiyonumuzla bağlantılı çeşitli atölyeler sunuyoruz, bu atölyeleri sosyal medya hesaplarımızdan takip edebilirsiniz.

Devamında...

Rahmi M. Koç Müzesi'nin misyonu veya vizyonu nedir?

Müze, çocuklara yönelik etkinlikler veya eğitim programları sunmakta mıdır? Çocuklar için müzeyi ziyaret etmenin özel avantajları nelerdir?

Müzenin topluma ve kültürel mirasa sağladığı katkılar nelerdir? Müze, yerel toplumun kültürel ve eğitimsel yaşamına nasıl bir etki yapmaktadır?