Osmanlıdan Cumhuriyete Kültür Hazinesi

ÖZEL HABER: MUHAMMED AYBER

Ankara’nın değerleri arasında yer alan Ankara Resim Heykel Müzesi gerek müze binası gerekse sergileri ile yoğun ilginin odağı konumunda yer alıyor. Müze Müdür Yardımcısı İsa Yılmaz anadolugazete.com.tr’ye yaptığı açıklamalarla müze hakkında merak edilenleri ve bilinmeyenleri anlattı.

^{*Resim Heykel Müzesi Proje Çizimi}

“Ankara Resim Heykel Müzesi binasının kuruluş amacı aslında Türk Ocağı binası olarak Atatürk'ün isteğiyle inşa edildi. 1926'da bir yarışma düzenleniyor. Yarışmaya katılan Mimar Arif Hikmet Koyunoğlu’nun yaptığı proje çizimi 1927'de işte kabul ediliyor. Kabul edildikten hemen sonra inşaata başlanıyor ve 1930’un Nisan’ında binanın açılışı yapılıyor. Türk Ocağı 1931'de kapatılınca bina Cumhuriyet Halk Fırkası'na devrediliyor. Bir süre kullanıldıktan sonra farklı bakanlıklar ve kurumlar tarafından kullanıyor. 1976'da ise Kültür Bakanlığı’na devrediliyor ve binada restorasyona başlanıyor.

“OSMANLI DÖNEMİNDEN ÇAĞDAŞ DÖNEME KADAR BİRÇOK ESER YER ALIYOR”

Arif Hikmet Koyunoğlu’nun gözetiminde bina restorasyona giriyor. 1980'de restorasyon tamamlandıktan sonra 1982 Nisan'da Ankara Resim Heykel Müzesi olarak açılıyor. En son 2019'da başlayan restorasyon, 2020'de tamamlanarak açılışı yapıldı ve günümüzdeki konumuna geldi. Şu an 2 büyük salonumuz dışında 15 teşhir salonumuz bulunuyor. Müze içerisinde toplamda 3 bin 601 eser yer alıyor. Osmanlı döneminden çağdaş döneme kadar birçok eser yer alıyor. Ankaralılar çok yoğun ilgi gösteriyor. Her geçen gün ziyaretçi sayımız katlanarak artıyor. Özellikle sanatla ilgilenen, resme, heykele ilgisi olan kişilerin mutlaka görmesi gereken eserler var. Osman Hamdi’den İbrahim Çallı’ya geleneksel dönemden çağdaş döneme çok güzel eserler yer alıyor. Özellikle bir sanat tarihçisinin kesinlikle görmesi gereken bir sergi.”

^{*Arif Hikmet Koyunoğlu müze restorasyonunu denetlerken.}

Ankara Resim Heykel Müzesi içerisinde yer alan Türk Ocağı sahnesinden de bahseden Yılmaz şu ifadeleri kullandı;

“MİMAR SİNAN'DAN SONRA O TEKNİĞİ YAKALAYAN BİR SALON”

“Biz Ankaralıların burayı gelip görmesini mutlaka isteriz. Bir kere müze binası cumhuriyetin ilk yıllarında yapılan tarihi bir özelliğe sahip olduğu çok önemli. Cumhuriyet mimarisinin önemli ve en güzel örneklerinden bir tanesi konumunda. Hem yapılış hikayesi hem de tarihi açıdan büyük bir Türk Ocağı salonumuz var. Cumhuriyet döneminde Türkiye'de ilk defa böyle bir salon inşa edilmişti ve ilk kuruluşunda, tabii sonradan bozuldu, ses akustiği bakımından tamamen Mimar Sinan'dan sonra o tekniği yakalayan bir salondu.

Sahnede ne konuşuluyorsa en arkadaki insanın duyabileceği şekilde bir sistem kurulmuş. Şu anda 400 kişilik bir salon, önceden üst kat balkonları ve locaları vardı. Onlarla 450 kişilikti. Fakat balkon ve localar şu anda kaldırılmıştır. Çünkü müzeye çevrilince o localar ve balkonlar sergi salonlarına dahil edildi.

^{*Atatürk Ankara Resim Heykel Müzesi'nden çıkarken.}

“ATATÜRK’ÜN DE KULLANDIĞI CUMHURBAŞKANLIĞI LOCASI”

Yukarıda bir tek Atatürk’ün de kullandığı Cumhurbaşkanlığı Locası ile yanındaki iki loca mevcut duruyor. Bu sahnede Opera, Türk Halk Müziği sanatları ve Türk Sanat Müziği ile Klasik Müzikler gibi gösteriler yapılıyor. Dışarıya da zaman zaman veriliyor ama biz dışarıya verilmesini çok doğru bulmuyoruz. Çünkü artık salonda tarihi niteliğe sahip. Orada kullanılan bütün eşyalar 1927'den kalan şeyler. Artık onlarda tarih olarak nitelendiriliyor.”