Süheyla Taşcıer: Sinema filmi ve yeni kitaplar geliyor

Bacıyân-ı Rûm destanını tarihin tozlu raflarından günümüze taşıyan Süheyla Taşçıer ile yeni projeleri hakkında söyleşi gerçekleştirdik. Yeni sinema filmi ve kitaplarını anadolugazete.com.tr’den duyuran Taşçıer, Anadolu mirasını eserlerinde yaşatmaya devam ediyor.

Süheyla Taşcıer: Sinema filmi ve yeni kitaplar geliyor
Yayınlanma:
Güncelleme:

ÖZEL HABER: GAMZE ERDOĞAN

Şair, yazar ve senarist Süheyla Taşcıer, 18 Mart Çanakkale Zaferi’nin 109. Yıldönümü için “Şiirlerle Gönderilmemiş Çanakkale Mektupları” dinletisini 18 Mart akşamı Ankaralılarla buluşturdu. Bacıyân-ı Rum (Anadolu Bacıları) Belgeseliyle tanınan yazar, Anadolu kadınlarının hikâyesini ve güncel projelerini şu sözlerle dile getirdi:

Ben genetik olarak şiirle geliyorum, babaannem ozandı. Çok önemli şiirleri ve derleme türküleri vardı. Yedi yaşında şiirle tanıştım. Ailemde bana okunan ilk kitap Nutuk'tu; öyle bir aileden geliyorum. Atatürkçü kimlikle doğdum ve Cumhuriyet'in kazanımlarını başımızda taç olarak taşıyorum. Mücadelem de kadınlar ve çocuklar üzerine yürümüştür. Adımız hayat, soyadımız ölüm olmasın. Atatürk'ün kazanımlarıyla hiç ezilmeden, kırılmadan, öldürülmeden hayatta kalalım. Ne çiçekle ne boncukla kandırılmalıyım.

BACIYÂN-I RUM NASIL YAZILDI?

TRT'de katıldığım bir 8 Mart programında kadınlarla ilgili şiirleri okuduktan sonra, Bacıyân-ı Rum’un tüm belge ve bilgileri benimle paylaşıldı. Bize Bacıyân-ı Rum’u yazar mısınız diye sordular. Dört yıl süren derin bir araştırma yaptım. Anadolu'yu adım adım gezdim. Kayseri, Konya, Kırşehir, Nevşehir, Denizli, Aydın ve Erzurum'a kadar uzandım. Bacıların ayak izlerinin değdiği her yerde bulundum. İzmit'e Taraklı'ya gittiğimde neden Taraklı olduğunu düşündüm ve bana şunu söylediler, bacılar oraya taraklarını götürüp halı ve kilim dokumuşlar, adını da şimşir tarağından alıyor. İşte böyle yolculukların sonunda çıkmış bir iştir Bacıyân-ı Rum, çok da güzel bir iş olmuştu.

YENİ PROJELER NELER OLACAK?

Benim 8 Mart'ım bundan 850 yıl önce bu topraklarda 12 binden fazla kadının katledildiği, tecavüze uğradığı döneme dayanıyor. Tarihin tozlu raflarından kaldırıp bugüne getirdim. Bu uğurda katledilen tüm ulusların kadınlarına saygı duyuyorum, ama kimse de benim tarihimi gömüp atamaz. Bu konuyla ilgili 120 dakikalık bir sinema filmi yazdım. Ancak belli nedenlerden ötürü sponsorluk bağlamında ilkelerime uymadığı için olmadı. Şu an sponsor görüşmelerim var ve sinema filmi hayata geçecek. Dördüncü kitabım olan "Günah Gözlerimde Sürme ve Zamansız Havalandı İncir Kuşları" da hayata geçecek kitaplar arasında.

 Muhabir
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.