KILIÇDAROĞLU'NA TEPKİ
Seçimlerin ardından Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin ikinci beş yıllık dönemine de kazasız belasız, üstelik hürmet duyulacak demokratik olgunlukla geçildiğini dile getiren Bahçeli, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun "Bu iktidarın ahlaki ve siyasi meşruiyeti yoktur." sözlerini anımsattı.
Bahçeli, "Açıklaması, evvelemirde aziz milletimize hakaret ve husumet beyanıdır. Parti içi çalkantılardan dolayı şok geçiren Kılıçdaroğlu'nun milletimizin takdir ve seçimine tahammülsüzlük göstermesi faşist dürtülerin sonucudur. Cumhurbaşkanı'mız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ı seçen Türk milletidir. Cumhurbaşkanlığı Kabinesini kuran Türk milletidir. Güvenoyunu doğrudan ve aracısız kullanan Türk milletidir." ifadesini kullandı.
"Bunun neresinde ahlaki ve siyasi boşluk veya meşruiyet sorunu bulunuyor?" sorusunu yönelten Bahçeli, "Demokrasiyi demagojiye çeviren ve klasik despotların tavrı neyse aynısını sergileyen Kılıçdaroğlu için siyasi ve ahlaki meşruiyetin kaynağı nedir? ABD ve İngiltere'de FETÖ'cülerle masa kurup ittifak protokolü hazırlamak mı meşruiyettir? PKK'ya, HDP yani Yeşil Sol Parti'ye melun sözler vermek suretiyle aynı hıyanet çatısı altında buluşmak mı meşruiyettir? Sorosçu Kavala ile terörist Demirtaş'a özgürlük istemek mi meşruiyettir?" dedi.
Kılıçdaroğlu'ndan bu sorulara yanıt vermesini isteyen Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Anlatsın da dinleyelim, kafasının içindekilerini öğrenelim. Demokrasiyi sakatlayan, partisini küresel emperyalizme rehin bırakan Kılıçdaroğlu'nun neresi ve hangi siyasi eylemi meşrudur da bize meşruiyet ahkamı kesmektedir? Milli iradenin tayin ettiği iktidarın meşruiyetini tartışmaya açmak ancak ve ancak sokakların gürültüsünden, tank-palet seslerinden, statükocu çevrelerden, vesayetçi odaklardan medet uman bir demokrasi celladının hezeyanıdır. Türkiye'nin, gözü başka kaşı başka oynayan, kalbi başka dili başka söyleyen yalancı köksüzlerin hezeyan, hezimet, hüsran vaatlerine değil, hadim bir yürekle canını dişine takıp gece gündüz çalışan yürekli devlet ve siyaset insanlarına ihtiyacı vardır. İşte bu özelliklere haiz Cumhur İttifakı da dimdik ayaktadır. Sayın Erdoğan ve kabinesi görevinin başındadır. Kılıçdaroğlu kendine baksın, işine baksın, her rüzgara yelken açmaya devam edip kaybettiği siyasi meşruiyet ve itibarını tekrar nasıl kazanacağını hesap etsin. CHP yoldan çıkmış, yozlaşmanın uçurum dibine çakılmıştır. MHP ve Cumhur İttifakı, kuru sıkı atan siyasi kadavralarla polemik yarışına girip de zaman kaybedecek kadar şaşkın ve şuursuz değildir."
MHP lideri Bahçeli, Cumhur İttifakı olarak milletin gerçek gündemiyle, ülkenin hedefleriyle, bölgesel ve küresel gelişmelerle meşgul olduklarını, "zillet ittifakı"nda buluşan partileri Türk milletine havale ettiklerini söyledi.
Bahçeli, "Milletimiz bu siyasi kötürümlere 14 Mayıs ve 28 Mayıs 2023 tarihlerinde hak ettikleri dersi vermişti, anlaşılan hala kafaları almamış, hala bana mısın demiyorlar. İnanıyorum ki turpun büyüğü heybeden 31 Mart 2024'te çıkacak, zilletin de rezaletin de hıyanetin de defteri dürülecektir." diye konuştu.
Devlet Bahçeli, gelecek dönemde siyasi gündem ve etaplarla ilgili stratejik değerlendirmelerini yaparak kararlı bir şekilde yola devam edeceklerini söyledi.
İlk gündemlerinin depremin hasarlarını tümüyle onarmak, yaraları sarmak, yeni ve güvenli 650 bin konutu inşa ederek depremzedelere teslim etmek olduğunu anlatan Bahçeli, yaraların özenle sarılacağını, güvenli bir gelecek kurulacağını ifade etti.
Devlet Bahçeli, ikinci gündem konularının sosyal ve ekonomik reformlarla toplumsal refah ve rahatlamayı daha da güçlendirmek, daha da genişletmek ve her kesime yaymak olduğunu belirtti.
Enflasyonla mücadelede başarılı sonuçlar alındığını, herkesin ortak şikayeti olan hayat pahalılığının günden güne tesirini kaybedeceğini dile getiren Bahçeli, şunları kaydetti:
"Sayıları 16 milyonu bulan emeklilerimizin insanca ve huzur içinde yaşayacakları bir ücret düzeyine kavuşmalarından başka seçenek kalmamıştır. Emekli maaşlarına enflasyon üzerinde zam verilmesi, hatta zammın kök ücrete yansıtılması samimi dileğimiz ve beklentimizdir. Ayrıca küçük ölçekli iş yapan esnaflarımızla çiftçilerimizin prim yükünün hafifletilmesi, ev hanımlarına sigorta desteği sağlanması hususunda üzerimize düşen sorumluluğu yerine getireceğiz. Bu çerçevede küçük esnafın emeklilik gün sayısı 7200'e indirilmelidir. Cumhuriyet'in 100. yıl dönümü şerefine memurlarımızdan işçilerimize, emeklilerimizden esnaflarımıza, çiftçilerimizden dar ve orta gelirli insanlarımıza varıncaya kadar sosyal ve ekonomik yönden hepsinin yüzünü güldürmek boynumuzun borcudur."
ANKARA'DAKİ BOMBALI SALDIRI GİRİŞİMİ
MHP lideri Bahçeli, terörle mücadeleyi mutlak bir başarıyla sonuçlandırıp bu kanlı döngüyü milletin ve ülkenin gündeminden tamamıyla çıkarmanın, üçüncü gündem konuları olduğunu vurguladı.
Bahçeli, 1 Ekim 2023'te, Meclis'in açıldığı gün Emniyet Genel Müdürlüğü ve İçişleri Bakanlığı binalarının önüne kadar gelen teröristlerin bombalı saldırı girişiminde bulunduklarını hatırlatarak, bu hain saldırıda iki polisin yaralandığını, iki teröristin imha olduğunu söyledi.
''BU SOYSUZLARIN KÖKÜ KURUTULACAKTIR''
Bölücü teröristlerin Kayseri'de şehit edip otomobilini gasbettikleri veteriner teknikeri Mikail Bozlağan'a Allah'tan rahmet, ailesine başsağlığı dileyen Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Terörü bütün inancımla lanetliyorum. Bu kanlı eylemi, 'PKK'nın ölümsüzler taburu' isimli şerefsiz bir aparatının gerçekleştirdiği belli olmuştur. Terörün sonuç alması, Türkiye'ye geri adım attırması, haklı mücadeleyi sekteye uğratması asla, kata mümkün değildir. Bu haşaratların, bu insanlık defolarının, bu soysuzların inşallah kökü kurutulacaktır. Terörle huzur, terörle güvenlik, terörle insanlık arasında ikinci bir seçenek yoktur. Bölücü terör örgütü karşısında şaibeli ve şüpheli duruş sergileyen, canilere sahip çıkan veya onlardan medet uman kim varsa, durumunu tekrar gözden geçirmeli, hıyanetle çakışan yollarını derhal ve ön şartsız ayırmalıdır.
''1 EKİM SALDIRISININ ÖNÜ VE ARKASI SÜRATLE AYDINLATILACAK''
Elbette 1 Ekim tarihli terör saldırısının önü ve arkası süratle aydınlatılacak, teröristlerin Kayseri'den Ankara'ya nasıl geldikleri, yardım ve yataklığın kimler tarafından yapıldığı açıklığa kavuşacaktır."
Devlet Bahçeli, saldırının esasen Türkiye'ye karşı yapıldığını belirterek, "Bu saldırıdan hemen sonra sosyal medyadan İçişleri Bakanlığı ekseninde maksatlı tartışmaların körüklenmesi, eski ve yeni bakanlar arasında fitne ve fesat üretiminin tahrik edilmesi Türkiye düşmanlarının değirmenine su taşıyan arsızlık ve ahlaksızlıktır. Tescilli FETÖ'cülerin özellikle Sayın Süleyman Soylu'ya iftira kuyruğuna girmeleri, bazılarının da görevdeki İçişleri Bakanı'nı kötülemeleri ülkemize kurulan zaman ayarlı bir tuzaktır." diye konuştu.