Doğduğun an ne bir kurala ne de bir yasaya bağlısındır. İstediğin her şeyi yapabilirsin ta ki çevrendekileri anlayana kadar. Çevrendekiler "onu yapma, bunu söyleme, ayıptır, yanlıştır, yasaktır, doğrudur, eğridir" diye diye seni şekillendirmeye başlar. Artık bir kalıbın içine yerleşmeye başlarsın. Dünya senin değil sen dünyanın olmaya başlarsın.

Onların doğrularını öğrenmeye çalışır, doğru davranmaya çalışırsın. Eğer doğrular çok fazla ise ağırlığında ezilirsin ve sesin çıkmaz olur. Çekinmeyi, korkmayı öğrenir kenara çekilirsin. Oysa aynı dünyanın aynı şartlara sahip bireyisindir. Kuralları, karşıtlarını ve sonuçlarının getirisini öğrenmenin yanı sıra çekinmemeyi ve kendini ifade etmeyi de öğrenmelisin. Kişisel doğruların da olabileceği ve tartışılabileceğini de bilip konuşabilmelisin.

Bu nedenle çocuklarımızın sadece fiziksel değil, duygusal anlamda da desteklenmeye ihtiyaç vardır. Bir ebeveyn olarak çocuğunuzu cesaretlendirmek ve ona enerji vermek, özgüven kazanmasına, başarısızlık korkusunu yenmesine ve başarısızlıkla başa çıkmasına yardımcı olmak açısından çok önemlidir. Teşvik ve moral çocukların duygusal gelişimini destekleyebilir ve hayatın zorluklarıyla sağlıklı bir şekilde başa çıkmalarına yardımcı olabilir.

Çocuklara sadece elde ettikleri sonuçlar için değil, aynı zamanda gösterdikleri çabalar için de değer verilmelidir. Örneğin, “aferin, çok çaba sarf ettin” demek, çocuğa sadece başardığı şey için değil, aynı zamanda bu başarıyı elde etmek için harcadığı çaba için de değer verildiğini gösterir. Bu tür bir değerlendirme, çocukları sadece başarıya değil, aynı zamanda başarıya ulaşma sürecine de değer vermeye teşvik eder. Bu şekilde çocuklar çabalarını sürdürmeye teşvik edilir.

Çocuklar başarısızlıktan korkarlar ve bazen başarısızlığa uğrarlar. Ancak başarısızlık aslında bir öğrenme fırsatıdır. “Başarısızlık normaldir, önemli olan ondan ne öğrendiğinizdir” diyerek onlara başarısızlığın bir ders olduğunu öğretebilirsiniz. Bu, çocukları korkmadan yeni şeyler denemeye ve başarısızlığı kendi hataları olarak görmemeye teşvik edecektir.

Çocukları motive etmek için kullanılan dil de çok önemlidir. 'Yapabilirsin, sana inanıyorum' gibi sözler güven oluşturmak için kullanılabilir. Bu tür ifadeler çocukların güvenini güçlendirir ve zorluklarla karşılaştıklarında onlara cesaret verir. Çocuklar ebeveynlerinden bu tür bir güven aldıklarında kendilerini daha güvende hissederler.

Bazen büyük hedefler çocukları korkutabilir ve bunaltabilir. Bu nedenle ulaşılabilir küçük hedefler belirlemek faydalı olacaktır. Her başarıyı kutlamak çocukları daha büyük hedeflere yönelmeleri için motive edecektir.

Kıymetli okurlar, her başarısızlık bir fırsattır ancak bunu görebilmeniz ve bu açıdan süreci değerlendirerek çocuğunuzla etkileşime girmeniz gerekir. Çocuğunuzun size güvenmesi kendine güvenmesine yol açacaktır. Onları yüreklendirmek ve desteklemek, onların sağlıklı, güçlü ve mutlu bireyler olarak yetişmeleri açısından çok önemlidir.