2. Dünya Savaşı'nın gölgesinde 'Küçük Prens'

Hacettepe Üniversitesinde yapılan "Küçük Prens Sergisi"nde eserin bilinmeyen hikayesini dinledik. Herkesin Küçük Prens kitabında bir çocuğun gözünden büyüklerin dünyasının ele alındığı düşüncesinin eksik olduğunu ifade eden Hatice Kuşçu, eserin aslında 2. Dünya Savaşı'nın gölgesinde değerlendirilmesi gerektiğini söyledi.

2. Dünya Savaşı'nın gölgesinde 'Küçük Prens'
Yayınlanma:

ÖZEL HABER: ALİ DEMİRASLAN

Küçük Prens'in hikayesini farklı bir açıyla Hacettepe Üniversitesi Türkçe Öğretmenliği programından Hatice Kuşcu'dan dinledik.

Kuşçu, Küçük Prens'in Fransız yazar ve pilot Antoine de Saint- Exupery tarafından 1943 yılında New York’ta yazıldığını belirterek, eserin önce İngilizce yazıldığını, eserin daha sonra Fransa’da popüler hale geldiğini aktardı.

anadolu-20240606-093706-0000.png

Hatice Kuşçu, Küçük Prens eserinin dünyada 579 farklı dile çevrildiğini ifade ederek, ülkemizde ise 376 farklı basımevi tarafından basıldığını belirtti.

Eserin hangi düzey için yazıldığı zaman zaman tartışma konusu olsa da, eser her yaş grubunun farklı değerler kazanabileceği resimlerden ve anlamlı sözlerden oluşuyor.

"Yazarın işlediği konu aslında bir çocuğun gözünden yetişkinlerdir." diyen Hatice Kuşçu, sözlerine şöyle devam etti:

"Hayal dünyasına, yaratıcılığa karşı sorumluluklar ve tek düze yaşamlar eserin asıl izleğini oluşturur. İlaveten metnin sahip olduğu çatışmalardan öte çatışmalara neden olan sebepler daha çarpıcı. 2. Dünya Savaşı sırasında yazılan eser birçok çatışmayı kendi içinde barındırır. İktidar savaşı, değişen dengeler, devletlerarası güçler sorunsalı dönem insanlarına bir günün önemini unutturmuş olaylar sonucunda birçok insan buhranlı günler, haftalar, aylar, yıllar geçirmişlerdir.

Kendini bulunduğu şehre, ülkeye, hatta dünyaya ait hissetmeyen insan topluluğunu yazar eserinde gittiği hiçbir gezegende kendinden bir şeyler bulamayan küçük prens üstünden anlatmıştır. Savaş esnasında yazılan bir eserin ana teması her zaman evrensel değerlerdir çünkü insanlar savaş içerisinde gördükleri zalimce, vicdansızca olayların ancak bu şekilde kabuk bağlayacağını düşünmüşlerdir."

anadolu-20240601-002921-0000.jpg

Küçük Prens'in Türkiye’de yaşayan birçok insan tarafından da sevilerek okunan kitaplar arasında yer aldığını aktaran Kuşçu, okuyanların çoğunun kitabi ilk kez kimin Türkçeye çevirdiğini de bilmediğini söyledi.

Kuşçu, eserin bilinenin aksine Ahmet Muhip Dıranas tarafından 1954 yılında Çocuk ve Yuva Dergisi’nde ilk defa Türkçeye çevrildiğini ve daha sonra Tomris Uyar ve Cemal Süreyya'nın ortak çevirisiyle Bilgi Yayınevi tarafından kitap olarak basıldığını ifade etti.

anadolu-20240601-002825-0000.jpg

Kuşçu son olarak, eserin bir dönem ülkemizde basılmasının yasaklandığını ve sebebinin de eserin içerisinde geçen "doğu ülkelerindeki diktatör tanımlaması" olduğunu söyledi.

 Muhabir
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.