90 yaşındaki Kıbrıs Gazisi Reşat Çolak: Vatanım için bugün de göreve hazırım
Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından 20 Temmuz 1974'te başlatılan Kıbrıs Barış Harekatı’nın 50. yıl dönümünde, en yaşlı Kıbrıs gazilerinden emekli Hava Kıdemli Başçavuş Reşat Çolak, “Kıbrıs Barış Harekâtı olmasaydı, orada canlı bir Türk kalmayacaktı. Bu harekatla hem Türklere hem de Rumlara barışı götürmüş olduk.” dedi.
ÖZEL HABER: AYBALA ALMİNA MELEK
Kıbrıs Barış Harekatı’nın 50. yılında hala aynı heyecanını koruyan 90 yaşındaki Kıbrıs Gazisi Reşat Çolak, anadolugazete.com.tr’ye gerçekleştirdiği röportajda, “Hava Kuvvetlerine ilk adım attığımda 16 yaşındaydım ve hala kopmadım. Bir askerin görevi sulhta tüm görevleri yapmaktır ancak asıl görevi vatanı korumak ve düşman işgaline karşı savaşmaktır. Ben de askerlik hayatımda bu anı yaşadım ve Türk Silahlı Kuvvetlerine, Türk milletine karşı bir asker olarak görevimi yerine getirdiğime inanıyorum. 74 yıllık Hava Kuvvetleri hayatımda, sevgi ve bağlılığım ilk günkü gibi devam etmektedir.” diye konuştu.
"C-47 TİPİ UÇAKLAR, SAVAŞIN KAZANILMASINDA ÇOK ETKİLİ OLDU"
20 Temmuz 1974’te Ankara Etimesgut’ta 11. Hava Ulaştırma Ana Üs Komutanlığı'nda görev alan Çolak, “Türk Hava Kuvvetleri Komutanlığı envanterinde C-47 tipi nakliye uçakları bulunuyordu. Bu uçaklar, savaşın kazanılmasında çok etkili oldu. 5-6 bin saat uçtuğum bu uçaklardaki en güzel uçuşum 20 Temmuz sabahı, Kayseri Erkilet Meydanı’ndan komandoları alıp Kıbrıs’a gittiğimiz harp uçuşuydu." ifadelerini kullandı.
"HEM TÜRKLERE HEM DE RUMLARA BARIŞI GÖTÜRMÜŞ OLDUK"
Rumların Türklerden gelecek olan tehlikeyi bildikleri için hazırlıklarını yaptıklarını, Beşparmak Dağları üzerinden 20 uçakla geçerken yoğun bir uçaksavar atışına maruz kaldıklarını aktaran Çolak, "Birkaç dakika sonra paraşütle komando birliklerini Gönyeli Ovası üzerinde indirdik. Ardından Kayseri’ye geri döndük ve uçaklardaki ufak hasarları tamir ettirdik. Harekatın ikinci ve üçüncü günü Ankara Etimesgut meydanından kalkarak oradaki askeri birliklere malzeme ve mühimmat attık. Birinci günkü gibi yoğun bir atışa maruz kalmadık. Üçüncü gün ise Rumların Güney’e kaçtığını gördük. 81 uçak personeli olarak görevimizi başarılı bir şekilde yapmanın mutluluğu içerisinde birliğimize döndük. Kıbrıs Barış Harekâtı olmasaydı, orada canlı bir Türk kalmayacaktı. Bu harekâtla hem Türklere hem de Rumlara barışı götürmüş olduk.” dedi.
HER ŞEY VATAN İÇİN
“Bugün 90 yaşında olmama rağmen vatanım için bugün bir görev çıksın hiç düşünmeden, gençliğimdeki heyecanımla koşarak giderim ve buna da hazırım" diyen Çolak, genç askerlere yönelik ise şunları söyledi:
"Her vatandaşın benim gibi düşünmesi lazım. Memleketimizi her türlü düşmanlıktan korumamız gerekiyor. Her gün şehit veriyoruz. Genç askerlere söylemek istediğim; Memleketlerini sevsinler ve bir görev verildiği zaman onu kutsal bir şekilde kabullenerek, en iyi şekilde yapmaya çalışsınlar.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.