Adil Güngör’ün anıları hikayeleştirildi

Eski Başbakanlardan Merhum Necmettin Erbakan’ın dava arkadaşı ve 43 yıllık dostu Adil Güngör’ün anıları, Gazeteci Hanefi Ceyhan ve Yazar İsmail Erçal tarafından "Erbakan’ın 6 Liralık Borcu" adıyla kitaplaştırıldı. Merhum Erbakan’ın siyasete atılma sürecine ve siyasi hayatı boyunca yaşadığı inişli çıkışlı dönemlere ait bilgilerin yer aldığı kitap, Milli Nizam Partisi’nin kuruluşundan Kıbrıs Barış Harekatına, 12 Eylül 1980 Darbesi’nden 28 Şubat sürecine kadar birçok önemli olaya Adil Güngör’ün tanıklığında ışık tutuyor.
 

Erbakan’ın, Süleyman Demirel ile İstanbul Teknik Üniversitesinden arkadaş oldukları anlatılan kitapta Erbakan’ın bir anısı şu şekilde anlatıyor:

"Süleyman Demirel ile üniversitenin 2’nci sınıfında karşılaştık. O benden 3 yaş büyüktü. İmtihanları vererek üniversitede 1’inci sınıfı okumadan 2’nci sınıfa girdiğimde o yıl arkadaşlık ettik. Önceleri makine bölümündeyken eğe işleri ağır olduğu için Demirel sonra inşaat bölümüne geçti. 1948 yılında üniversiteyi bitirdiğimde o benden 6 ay sonra bitirdi. Demirel, sakin bir Anadolu çocuğuydu. Kendi aramızda politika konuşurduk ama o tek kelime etmezdi. Kimsenin nazarı dikkatini çeken bir öğrenci değildi. Ben sınıf birincisi olarak derslerimin hepsi 20 numarayken onun dersleri ise 13-14 idi. Aynı sınıfta iken Demirel sınavlarda arkamda oturur kağıdıma bakmaya çalışırdı, üstüne kapanarak göstermezdim."

Erbakan, Erdoğan’a verilen cezayı öğrenince gözyaşı döktü

Erbakan’ın 1994 yılındaki yerel seçimlerde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkan adayı olmasında etkili olduğuna yer verilen kitapta, Erdoğan’ın belediye başkanı seçilmesinden sonraki dönemde de Erbakan’ın partideki gözde siyasetçilerden biri olduğu paylaşıldı.
Kitapta, Erbakan’ın İstanbul’da 1997 yılındaki bir iftar programının ardından Erdoğan’dan teravih namazını kıldırması için imamlık yapmasını istediği belirtilerek, Erdoğan’ın imamlık yapmasının ardından "Erbakan’dan sonraki lider Erdoğan" yorumlarının yapılmaya başladığına dikkat çekildi.
İki lider arasındaki ilişkinin her dönemde samimi ve güçlü olduğuna yer verilen kitapta, Erbakan’ın Erdoğan’ın Siirt’te okuduğu şiir nedeniyle mahkum edilmesi karşısında hissettikleri şu şekilde ifade edildi:
"Erbakan, Erdoğan’a verilen cezayı öğrenince gözleri yaşarmış ve çok üzülmüştü. Kendisi de ceza almasına rağmen Erdoğan’a kendisinden daha fazla üzüldü. Erdoğan’ı arayıp geçmiş olsun dileğinde bulundu."