Alevi İnanç Birliği Vakfı'ndan dev sempozyum
Alevi İnanç Birliği Vakfı (AİBV) tarafından düzenlenen “Uluslararası Geçmişten Geleceğe Alevilik Sempozyumu” tanıtım toplantısı yapıldı.
YILDIRIM: TÜM CANLARI DAVET EDİYORUM
Alevi İnanç Birliği Vakfı (AİBV) tarafından düzenlenen “Uluslararası Geçmişten Geleceğe Alevilik Sempozyumu” tanıtım toplantısı yapıldı. Düzenlenen basın toplantısına; Alevi İnanç Birliği Vakfı Başkanı Faruk Ali Yıldırım CHP Konya Milletvekili Abdüllatif Şener ve Dede Hüseyin Dedekargınoğlu katıldı.
1 YILDIR HAZIRLIK YAPILDI
Sempozyumun detayları hakkında bilgi veren AİBV Genel Başkanı Faruk Ali Yıldırım, “Vakfımız 8 Aralık Cumartesi günü başlayacak olan Uluslararası Geçmişten Geleceğe Alevilik Sempozyumu projesine imza atacak. Değerli hocalarımızla birlikte 1 yıldır bu sempozyum üzerinde çalışıyoruz. Hem inançsal konularda, hem ekonomik konularda hem de siyasal alanda Türkiye’de bugün çok büyük kargaşaların olduğunu görüyoruz. Böyle bir ortamda bu sempozyumu çok anlamlı buluyoruz” dedi.
MEZHEP ÇATIŞMALARI YAŞANIYOR
Günümüzde mezhepler yüzünden insanların birbirine ciddi zararlar verdiğine dikkat çeken Yıldırım, özellikle Arap ülkelerinde mezhep çatışmalarının yaşandığını söyleyerek şunları kaydetti: “Bugün Anadolu’da yaşanan İslamiyet’in temeline bakıldığında 900 yıl önce Hünkar Hacı Bektaş-ı Veli ve O’nun Erenleri Anadolu’ya İslam’ı getirip güzel Hz. Muhammed’in güzel ahlakını, temiz İslam’ını gönülden gönüle bağ kurarak, kalpten kalbe dokunarak Anadolu’nun İslamlaşmasında büyük katkılar sunmuştur. O dönem İslami yaşantıya bakıldığında; hakça paylaşım var, kuçaklaşma var, kadın-erkek eşitliği var ve toplumsal dengeler sağlanmış. Bir çuval buğday varsa bundan bütün erenler faydalanmış. Peki 900 yıl sene sonra bu kadar bolluk ve ekonomik ferahlık varken nasıl oluyor da mezhepler yüzünden insanlar birbirine zarar veriyor? Arap ülkelerinde mezhep savaşları çıkarıyorlar. Bizim Vakıf olarak bu konuları irdelememiz gerekiyor. Böyle bir ortamda bu sempozyumu yapacağımız için projemizin her yönüyle çok değerli olduğunu düşünüyorum.”
KARDEŞLİKLERİMİZİ PEKİŞTİRECEĞİZ
İslam dünyasında yaşanan sıkıntıların kaynağının tarihsel bazı eksik anlaşılmalardan ve yanlış bilgilerden kaynaklı süre geldiğinin altını çizen Faruk Ali Yıldırım, yaptıkları bilimsel çalışmaların toplumu hem kucaklayacak, hem aydınlatacak nitelikte olduğunu söyledi. Yıldırım, “Hz. Muhammed Mustafa’nın İslam dini tektir. Kur’an’ımız tektir. Ehl-i Beyt’imiz tektir. Son peygamberimiz de Hz. Muhammed (s.a.v) efendimizdir. Kendinden sonra hizmet edeceklere Veda Haccı dönüşü kısmen vasiyetini söylemiştir. Birincisi Kur’an’ı Kerim, ikincisi Ehl-i Beyt’tir. Bu iki vasiyet İslam Tarihi’nde çok değerlidir. Biri olmadan diğeri olmuyor. Bugüne kadar gelen sıkıntıların buradan ileri geldiğini düşünüyorum. Sımsıkı İslamiyet’e ve Kur’an’ı Kerim’e sarılmamışız. İslam, Anadolu’da daha da yeşerecek, sımsıkı sarılacağız. Bu coğrafyada kardeşliklerimizi pekiştireceğiz. Anadolu’daki Türkmenlerin neredeyse tamamı Hak Muhammed Ali yolundadır. Kur’an’a bağlıdır. Bu insanlar Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyete de sımsıkı sarılırlar. Bu çalışmaların sonucunda bir eser oluşacaktır. Bu eserleri topluma okutarak yaşanan sıkıntıları ülkemize yanaştırmadan, dışarıdan ithal edilen Vahhabilik, Selefilik gibi akımlardan toplumumuzu, gençlerimizi nasıl bunlardan koruruz bunların çalışmalarını yapacağız” şeklinde konuştu.
BİRLİKTE OLALIM, GÜÇLÜ OLALIM, İRİ OLALIM, DİRİ OLALIM
Bu konularda STK’ların daha çok çalışması ve bir araya gelmesi gerektiğine vurgu yapan Yıldırım, “Biz de inanç adına, birlik beraberlik adına projelerimizle tekrar insanları nasıl kucaklaştırırız bunların telaşında olmalıyız. Düzenleyeceğimiz sempozyuma bütün canlarımızı bekliyoruz. Birlikte olalım, güçlü olalım, iri olalım, diri olalım. Türkiye’mize bizlere dışarıdan yan gözle bakanların emellerini boşa çıkaralım. Siyonistler ülkemizde yıllarca çok oyun oynadılar. Sağ-sol olaylarını denediler, Kürt- Türk çatışmalarını denediler. Bu oyunların tutmayacağını biz bu sempozyumla kanıtlamak amacındayız. Ayrım yapmadan bütün siyasal partilere davetlerimizi yolladık, yalnız Türkiye ile sorunları olanlar hariç. Bütün canları sempozyumumuza bekliyor ve davet ediyorum” dedi.
ŞENER: FARKLILIKLARIN ZENGİNLİK OLDUĞUNU HER KESİN KABUL ETMESİ GEREK
Türkiye’nin sorunun inanç birliği sağlama sorunu olmadığını ifade eden Cumhuriyet Halk Partisi Konya Milletvekili Abdüllatif Şener, “Farklılıkların zenginlik olduğunu her kesin kabul etmesi gerektiğini” söyledi. Şener, “Asıl sorunun; farklı inançlara rağmen bir arada yaşama irademiz ne kadar güçlü, birbirimizin gücü ve kuvveti olmaya ne kadar talibiz önemli olan budur. İnsanlar farklı inançlara sahip olurlar. İnsanın doğasında, karakterinde topyekün bir inanca sahip olması yoktur. İnsanlar tarihten beri topluluklar halinde farklı farklı inançlara sahip oldukları gibi aynı inanç grubuna sahip olan insanların mensup olduğu topluluğun genel kabulleri dışında özel düşünce ve inanç biçimleri de oluşabilmektedir. Sorun; bu topraklarda yaşan herkesin ayrı inançlara sahip olması sorunu değildir. Asıl sorun; farklı inançlara rağmen bir arada yaşama irademiz ne kadar güçlü, birbirimizin gücü ve kuvveti olmaya ne kadar talibiz önemli olan budur. Farklı olacağız; ama bileceğiz ki bu toprakların kaderi birdir. Hepimiz aynı kaderi paylaşmaktayız ve her zaman omuz omuza olacağız. Asıl temel mesele budur. Ben de siyasi hayatım boyunca hep bunu gerçekleştirmek için uğraşıyorum. Farklılıkların zenginlik olduğunu her kesin kabul etmesi gerekir diye düşünüyorum” şeklinde konuştu.
DEDEKARGINOĞLU: 10 FARKLI ÜLKEDEN AKADEMİSYENLER DAVET EDİLDİ
Basın toplantısında Sempozyumun içeriğine ilişkin açıklamalarda bulunan Dede Hüseyin Dedekargınoğlu, “Sempozyuma 10 farklı ülkeden 11 uzmanın davetlileri olarak sempozyumda bildiri sunacağını” söyledi. Dedekargınoğlu, “Alevilik, Bektaşilik konusunda çalışmalar yapmış, halen de yapmakta olan akademisyenler kendi çalışmalarını sunacaklar. Mesela; Alevilikte müzik çok önemlidir. Semahlarımız, deyişlerimiz var. Cemlerde saz önemli bir enstrümandır. Bu konuda Kanada’dan Irene MARKOFF geliyor. Dünyaca ünlü tanınmış bir Müzikologtur. Bağlama da çalabilir ve doktorasını Bektaşilik üzerine yapmıştır. Rusya’dan Iuri AVERIANOV geliyor. Doktora çalışmasını Türkiye’de yapmıştır. Bulgaristan’dan, İtalya’dan akademisyenlerimiz sempozyumda yer alacak. Türkiye’de iyi bilinen Azerbaycanlı Prof. Dr. Fuzuli Bayat geliyor. Irak’tan, İran’dan, Arnavutluk Bektaşi Derneği’nden konuklarımız var. Yurtiçinden katılan araştırmacı yazar, akademisyenler yine alanlarında bilinen isimler. Vakfımız Türkiye’de bir ilki gerçekleştiriyor” dedi.
ALEVİLİK İSLAM’DAN BAĞIMSIZ ASLA DÜŞÜNÜLEMEZ
Aleviliği başka yerlere çekmek isteyenlere karşı uyanık olunması gerektiğine dikkat çeken Dedekargınoğlu, “Bu birilerinin sıradan değil, proje isimler olduğunu” ifade etti. Dedekargınoğlu, “Aleviliği uzun uzun tarif etmeye gerek yok. Atalarımız, büyüklerimiz 1000 yılı aşkındır bu topraklarda Aleviliği çok güzel tarif etmişler. ‘Hak Muhammed Ali’ yolu olarak kabul ettiğimiz Alevilik bugüne kadar daha çok sözlü kaynaklara dayanan ve Dedelerin dilden dile, aşıkların telden tele aktardığı ‘Hak Muhammed Ali’ yoludur. Bunun içerisinde Hak’ı zaten biliyoruz ve Resul’ün adı da geçiyorsa başka hiçbir yoruma gerek yok. ‘Alevilik İslam’dır, Müslümanlık’tır. Kenarında, kıyısında merkezinde diye tarif edenler olabilir; ama Alevilik İslam’dan bağımsız asla düşünülemez. Biz bu konudaki yozlaşmalara, inançtaki boşlukları doldurmaya Vakıf olarak çaba harcıyoruz. Eğer ki, inançta boşluk olursa o boşluğu muhakkak birileri dolduracaktır. Neyle dolduracağı da tartışmalıdır. Umarım bu sempozyumla amacımıza ulaşırız. Hizmetimiz yerini bulur. Alevilikte sık kullanılan bir söz vardır: ‘Hizmet Hak içindir.’ Hizmet eden, katkı sunan herkesin hizmeti kabul olsun” ifadelerini kullandı. Toplantı sonunda katılımcılara plaket takdimi sonrası Cem sohbeti ve ardından verilen yemekle sona erdi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.