Avukat olabilmek için sınav şartı geliyor
21. Yüzyılda Hukuk Eğitimi Çalıştayı’nın sonuç bildirgesi duyuruldu. Çalıştayda en çok tartışılan konular ise hukuk fakültesini bitirenlerin avukatlık için bir sınava girip girmemesi ve öğretim yılının 4 yıldan 5 yıla çıkarılması oldu.
Türkiye Barolar Birliği, Mitchell Hamline School of Law ve Bahçeşehir Üniversitesi (BAU) tarafından ortaklaşa düzenlenen “21. Yüzyılda Hukuk Eğitimi Çalıştayı”nda avukatlık için sınav şartı getirilmesi konusunda fikir birliğine varıldı. Çalıştayda çoğunluğun kabul ettiği konuların ilgili mercilere iletilerek yürürlüğe girmesi bekleniyor.
Bahçeşehir Üniversitesi Beşiktaş Güney Kampüsü’nde düzenlenen 21. Yüzyılda Hukuk Eğitimi Çalıştayı’nın sonuç bildirgesi düzenlenen basın toplantısı ile duyuruldu. Çalıştayda en çok tartışılan konular ise hukuk fakültesini bitirenlerin avukatlık için bir sınava girip girmemesi ve öğretim yılının 4 yıldan 5 yıla çıkarılması oldu. Avukatlık için sınav gerekliliği konusunda hemfikir olunurken, eğitim yılının 5 yıla çıkması görüşü azınlıkta kaldı. Hukuk eğitimine kabul, yargıda reform çalışmaları karşısında hukuk eğitimine ilişkin değerlendirmeler, eğitim bilimleri açısından hukuk eğitimi, hukuk eğitiminin süresi ve program yapılandırılması, baroda staj, mezuniyet sonrası sınavlar, hâkim ve savcıların mesleki eğitimi, uzlaştırma eğitimi ve spor hukuku konularının tartışıldığı çalıştaya, Türkiye Barolar Birliği Başkanı Av. Prof. Dr. Metin Feyzioğlu, hukuk fakülteleri dekanları, hukuk fakültesi öğretim üyeleri ve öğrencileri ile Adalet Akademisi’nden temsilciler katıldı.
“Ders sayıları azaltmalı”
Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, yaptığı konuşmada hukuk eğitiminde ders sayılarının azaltılması gerektiğini söyleyerek, “Yeni dünya düzenini insan beynindeki her iki lobu çalıştırabilen bireyler oluşturacak. Ders sayılarının mutlaka azalması lazım, gençlerin düşünecek, sanatla ilgilenecek, kendilerini geliştirecek zaman oluşturulması gerekiyor. Eski düzen bitti, bunu akademisyenlerimiz hala daha anlamıyor fakat daha az ders ve daha çok araştırma ve üretme yapmamız lazım” dedi.
“Hukuk değişen dünyanın önünü açmalı”
BAU Mütevelli Heyeti Başkanı Enver Yücel de hukukun gelişen dünya düzenine ayak uydurması ve gelişmelerin önünü açması gerektiğini söyledi. Yücel, “Bugün yatırımcılar hukuk ve adalet var mı diye bakıyor yatırım yapacağı yere. Yani o toplum hukuk devleti mi diye bakıyor. Eğer hukuk yok ise oraya yatırım yapmak istemiyorlar. Dünya çok hızlı değişiyor. Hukuk bu değişime ayak uyduramıyorsa dünyadaki değişimlerin önünü açamıyorsa orada bir gelişme olmaz” ifadelerini kullandı.
“Avukatlık sınavı olmayan tek ülke Türkiye kaldı”
Çalıştayda mezun olan öğrencilere avukatlık için sınav şartının getirilmesi konusunda herkesin hemfikir olduğuna ve bununla alakalı olarak yapılması ihtimal olan sınavın nasıl olacağı konusunda fikirler veren
BAU Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ayşe Nuhoğlu da şu şekilde konuştu:
"Hâkim ve savcılıkta bugün sınav var. Avukatlıkta sınav olmaması herkes tarafından büyük bir eksiklik olarak nitelendiriliyor. Sınav konusunda görüş birliği halinde avukatlık için de sınav gelmesi, bunun zorunlu ve gerekli olduğu kabul edildi. Çünkü dünyada avukatlıkta sınav olmayan tek ülke kaldı, Türkiye. Burada sınav gelecek ama sınavın içeriği nasıl olmalı, sınavı kim yapmalı? Bu konuları da ele aldık. Sınavın çoktan seçmeli, tez şeklinde olacağı belirtildi. Tabii bu görüşe karşı çıkanlar da oldu. Daha ucu açık konularla öğrencinin muhakeme ve analitik düşünme yeteneğini ölçen bir sınav yapılması gerektiği de haklı olarak belirtildi. Çok fazla hukuk fakültesi var. Eğitimin düzeyi çok farklı. Yapılması planlanan sınavın çoktan seçmeli olmaması lazım. Çünkü öğrencinin muhakeme yeteneğini ölçmemiz gerekiyor. Bir de çoktan seçmeli sınavlar yaptığımız zaman öğrenciyi ezbere itiyoruz. Hâlbuki biz öğrenciler, ‘ezberlemeyin, çeşitli çözüm metotları düşünebilin’ diyoruz. Fakat test yaptığımızda ezbere yönelteceğiz. O yüzden sınav gelmeli ama ucu açık sorularla bu sınav olmalı. Sınavı yapacak olan heyetin de gerek bakanlık, gerek üniversiteler gerek barolar birliği yani hukuk eğitimine katkısı olan her kurumdan insanların katıldığı bir komisyon tarafından hazırlanması ve yapılması uygun olacaktır. ”
Hukuk eğitiminin 4 yıldan 5 yıla çıkması
Hukuk fakültelerinde eğitim yılının 4 yıldan 5 yıla çıkma konusunda da çalıştayda neler konuşulduğuna değinen Prof. Dr. Ayşe Nuhoğlu, “Hukuk fakültesindeki eğitimin beş yıla çıkması azınlıkta kaldı. Bu beş yıllık süreci biz 3+2 diye düşündük. İki yıl yüksek lisans ve uzmanlaşma eğitimi. Uzmanlaşma eğitimi getirildiği zaman her avukat her davaya giremeyecek. Bazı önemli büyük davalarda uzman avukatların girebilmesi sonucu ortaya çıkacak. Fakat hukuk fakültesinde okuyanların ekonomik durumuna bakıldığında ekstra bir yıl ekonomik bir yük getirecektir ailelere ve öğrencilere. Ayrıca beş yıl eğitim yaptığımızda o bir yılda ne kadar bir eğitim verebileceğiz. Eğer istenirse beş yılda verilecek olan eğitim 4 yılda da verilebilir. Çoğunluk gençlerin hayata bir yıl daha geç atılmasını gerek yok diye düşündü” ifadelerini kullandı.
Çalıştayın düzenlenmesine vesile olan ve destekleyen BAU Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Feridun Yenisey de, “Hukuk, hayatın temel unsurlarından biri. Her ne kadar hukuk eğitiminin zaman içerisinde değişiklik gösterdiğini görsek bile kanunlar değişse bile hukuk değişmiyor. Yüzyıllardan beri gelen hukukun temel prensipleri var. Bu temel prensipler; onurlu yaşa, onurlu yaşa fakat hiç kimseye zarar verme ve herkese hak ettiğini ver. Bu da hukukun adil yargılanma ve hukuk devleti ilkesini ifade ediyor. Biz hukuk eğitimini yaparken bu temel prensipleri öğretmememiz gerekiyor. Bir hukukçu bu hukukun temel prensiplerini öğrendikten sonra o aleti kullanarak topluma hizmet edecek olan kişidir” dedi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.