Bahçeli’den Beşiktaş’a tebrik
Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli, 2016-2017 sezonunda şampiyonluğunu ilan eden Beşiktaş’ın şampiyon olmasından dolayı bir Beşiktaşlı olarak sevinç duyduğunu söyledi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, TBMM Grup Toplantısında açıklamalarda bulundu. Konuşmasına başsağlığı ile başlayan Bahçeli, “Merhum Başbuğumuz Türkeş Bey’in yakın arkadaşlarından birisi olan Sayın Ahmet Er’in vefatından derin bir üzüntü duydum. Partimizde değişik görevlerde bulunan ve ismi saygıyla hatırlanacak merhum Ahmet Er’e Allah’tan rahmet, ailesine ve camiamıza sabır ve başsağlığı niyaz ediyorum” dedi.
Bahçeli, “Spor Toto Süper Lig’in bitimine bir hafta kala şampiyonluğa ulaşan Kara Kartal Türk sporunun renkleri siyah beyaz olan yüz akı, iftihar edilecek kulüplerinden birisidir” dedi.
Ardından ise Manisa’da meydana gelen depremle ilgili değerlendirmede bulunan Bahçeli, “27 Mayıs 2017 Cumartesi günü Manisa’da meydana 5,1 şiddetindeki deprem hepimizi endişelendirmiştir. Allah’tan, depremde herhangi bir can kaybı yaşanmamıştır. Sadece hasarın konutlarla sınırlı kalması tek tesellimiz olmuştur. Saruhanlı ve Gölmarmara ilçelerindeki konutlardan 115’i ağır, 81’i de hafif hasar görmüştür. Manisalı kardeşlerimize çok geçmiş olsun dileklerimi iletiyor, parti olarak her zaman yanlarında olduğumuzu özellikle belirtmek ve bildirmek istiyorum. Rabbimden, milletimizi ve ülkemizi doğal olan veya olmayan tüm felaketlerden, tüm musibetlerden korusun, kollasın niyazında bulunuyorum” ifadelerini kullandı.
“İstanbul’u sizlerden istiyorum”
Bahçeli, İstanbul’un fethiyle doğu ile batı arasındaki dengenin bozulduğunu belirterek, konuşmasına şöyle devam etti:
“İstanbul’un fethiyle hak nail, haram zail olmuştur. İnsanlığın kader haritası, kader rotası değişmiştir. Çağların kilidi kırılmış, birisi açılırken diğeri perdeyi indirmiştir. Fatih Sultan Mehmet sadece kılıçla, sadece topla, sadece yaklaşık 70 bini bulan kahraman askeriyle değil; sabrıyla, sağduyusuyla, taşıdığı emsalsiz misyonuyla, sahip olduğu derin fikir, yüksek ahlak, alim vasfı tutkulu hükümdarlık niteliğiyle İstanbul’u Türkleştirmiştir. Fethin mirası üzerine yatıp durumu idare etmekle fütuhat bilinci muhafaza edilemeyecektir. İstanbul, eğer 564 yıl önce alınmışsa; bu her şeyden önce ülkülerine ve ilkelerine teslim olmuş, bunun da ötesinde muzaffer bir şuurla stratejik bakabilen, pes etmeyen bir hazırlık ve çalışma disiplini içinde hareketini planlayan elleri öpülesi ecdadımızın kazancıdır. Büyük düşünmeyen bir milletten, kendini aşmayı göze almamış bir toplumdan ne asırları kavramış fakih ne de yerküreye mühür vurmuş fatih çıkacaktır. Tarihte hiçbir başarı tesadüfi değildir. Tesadüfi olan fetih değil, cılız, güdük ve gevşek bir atılımdır. Fetih için önce cesaret, önce feraset, önce fedakarlık, önce irade, önce fazilet, önce ülkücü olmak lazımdır. Bu yüzden Fatih Sultan Mehmet Han; hayranlıkla andığımız, hatıralarını her daim hafızamızda taşıyacağımız devrinin yenilgi tanımayan Ülkücüsü, çağına sığmayıp ok gibi ileri fırlayan bir Bozkurtudur. Her fetih öncelikle gönülleri kazanarak, gönül vermişleri, güven duyanları inandırarak başlayacaktır. Altını çizmek isterim ki, fetih tarihin bir anında donmuş, durmuş, duraklamış bir hal değildir. Fetih dinamiktir, süreçtir, süreklilik içinde, tarihsel mizan ve milletin müdavim ve müdahalesiyle canlı tutulacaktır. Ecdadımız gibi biz de kendimize sorup şu soruların cevabını aramak durumundayız: Kahramanlık yolunda yürüyecek bilgelik ve cesarete sahip miyiz? Başarı istikametinde zorlukları yenip, engelleri ekarte edecek bir mücadele şuuruna malik miyiz? Yılgınlık göstermeden ülkülerimizin savunacak mizaç ve karakter olgunluğuna haiz miyiz? İçe dönük hesaplaşma ve mücadele yerine; başımızı dışa çevirip milletimize umut olmayı, canla başla çalışıp çırpınmayı göze alacak kararlılıkta mıyız? Ayağımızdan çekiştirenlere, çelme takanlara, nifak yayanlara aldırış etmeden hep ileriye, hep ufka, hep bir adım ötesine gidebilecek heyecan ve arzuda mıyız? Bunlara evet diyorsanız, aşı tutmuş, işlem tamamlanmıştır ki, Fatih içinizde yaşamaya, fetih kanı damarlarınızda dolaşmaya başlamış demektir. Bugün burada, il ve ilçe kongrelerini başarıyla tamamlayan İstanbul İl Teşkilatımızı yeni bir fethe memur ediyor, kutlu bir sefer için görevlendiriyorum. Biliniz ki, İstanbul’u sizlerden istiyorum. Dünyanın en büyük Türk kentinin her sokağında, her mahallesinde, her hanesinde, 564 yıl önce surlara dikilen Üç Hilal gibi umutla dikilip gönüllere girmenizi, sesimizi ve mesajlarımızı ulaştırdığınızın haberlerini almayı ümit ediyorum. Sizlere güveniyor, alayınıza birden üstün başarılar diliyorum. İstanbul’u adaletle tanıştırıp, Türk’ün adıyla kaynaştıran, şaha kaldıran ve tarihe yön veren ecdadımızı hürmetle, minnetle yad ediyorum. Dün kutladığımız İstanbul’un fethinin 564. yıl dönümünde, Türk milleti için canlarını feda eden aziz şehitlerimize ve başta büyük hünkarımız Fatih Sultan Mehmet olmak üzere kahraman ecdadımıza Cenab-ı Allah’tan rahmet diliyorum.”
“Kara Kartal Türk sporunun renkleri siyah beyaz olan yüz akı, iftihar edilecek kulüplerinden birisidir”
Spor Toto Süper Lig’in 33. haftasında Gaziantepspor’u deplasmanda 4-0 mağlup ederek 2016-2017 sezonunda şampiyonluğunu ilan eden Beşiktaş’ın şampiyon olmasından dolayı bir Beşiktaşlı olarak sevinç duyduğunu kaydeden Bahçeli, “Spor Toto Süper Ligin bitimine bir hafta kala şampiyonluğa ulaşan Kara Kartal Türk sporunun renkleri siyah beyaz olan yüz akı, iftihar edilecek kulüplerinden birisidir. Bu durum şahsım adına da oldukça anlamlı, memnuniyet vericidir. Beşiktaş Jimnastik Kulübü’nün futbolcularını, teknik heyetini, yağmurda çamurda, karda kışta, iyi günde kötü zamanda destek ve tezahüratlarıyla takımlarını yalnız bırakmayan taraftarlarımızı içtenlikle tebrik ediyorum. Kulüp Başkanımız Sayın Fikret Orman Bey ve yönetimini kutluyorum. Müsaade buyurursanız, taraftarlarımızın bir sözüyle konuşmamı noktalıyorum: Asıl olan hayattır, hayatta Beşiktaş’tır” ifadelerini kullandı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.