Başbakan Yıldırım'dan sert mesaj
Başbakan Yıldırım, "ABD maceradan vazgeçmelidir" dedi.
Başbakan Binali Yıldırım, ABD’nin YPG’ye verdiği desteğin akla ziyan bir iş olduğunu söyleyerek “Biz hudutlarımızı koruruz, ABD’ye rağmen de terörle mücadele yaparız” dedi. YPG konusunda ABD’den gelen farklı seslere de tepki gösteren Yıldırım “Sahadakilerle siyasettekiler ayrı telden çalıyor, sıkıntı burada. Bizim muhatabımız siyasiler, Amerikan yönetimidir. Amerikan yönetiminin iradesini ortaya koymasının zamanıdır. Sahadaki yanlışları, ilişkilerimizi zehirleyen yanlış tutumlara son vermeleri gerekir” diye konuştu. Berlin’deki temaslarının ardından 54. Uluslararası Münih Güvenlik Konferansı için Münih’e geçen Başbakan Yıldırım, uçakta gazetecilerin sorularını cevapladı. Yıldırım’ın sorulara verdiği cevaplar şöyle:
KEŞKE BİLEBİLSEK
SORU: Siz ‘asla bir pazarlık içinde olmayız’ dediniz. ABD ne istiyor, pazarlık ne? Farklı açıklamalar geliyor.
YILDIRIM: Keşke biz de bilebilsek. Onu soruyoruz. Ne yapmak istediklerine bir karar verseler. Biz ne istediğimizi biliyoruz. Evirmeden çevirmeden net şekilde, ‘kardeşim, bizim hudutlarımızın ötesinde bir terör devleti oluşumuna asla tahammülümüz olmaz. Öyle bir maceradan vazgeçin. Bu aklı size kim veriyorsa size iyilik etmiyor. Bu milleti, bu ulusu yeterince tanıyamamışsınız. Bu millet burada bir şer kuşağı oluşmasına bir terör devletine izin vermez’ diyoruz. 911 kilometre, hadi 100 kilometresini çık, Fırat Kalkanı ile temizlendi. Onun dışındaki 800 kilometrelik bölümde oldubitti ile ABD’ye DEAŞ’ı yok edeceği hikâyesini anlatarak, çok büyük bir sindirme harekâtı yapıyorlar. Bunlar ABD’ye, ‘biz burada sizin için İsrail için bir güvence olabiliriz, bizi destekleyin’ demişler. ‘Burada bir oluşum yapalım, Suriye’yi de Türkiye’yi de kontrol edersiniz, hem İran’a karşı eliniz güçlenir’ diye bir proje senaryo hazırlanmış. Bu proje üzerinden yola çıkmışlar. Ama kılavuzları yanlış. Terör örgütü ile gelecek projesi yapılabilir mi? Bunlar terör örgütü, işi gücü öldürmek. ABD’nin bunları muhatap alması akla ziyan bir iştir. Yıllarca NATO’da ortak olacağız, biz NATO’nun sınırlarını koruyoruz, onlar da NATO sınırlarına karşı bir terör faaliyetine geçiyorlar. Kiminle? Diğer NATO üyesi ülke ile. İzahı mümkün değil.
NE MECBURİYETİ!
SORU: ABD’lilere sorduğumuzda da bir cevap vermiyorlar...
YILDIRIM: ‘Efendim bu bir mecburiyet, bu bir tercih değil’ diyorlar. Ne mecburiyeti kardeşim? DEAŞ’ı yok etmek için buna niye mecbursun? Fırat Kalkan’ında biz 3 bin 600 DEAŞ’lıyı etkisiz hâle getirdik. Gerçek anlamda DEAŞ mücadelesini biz verdik. Bir tek Menbiç’te de kaldınız, çıkartmadınız PKK’lıları. Orayı da boşu boşuna işgal ettiniz.
SORU: Millî Savunma Bakanı Nurettin Canikli’nin ABD Savunma Bakanı James Mattis ile görüşmesine atfen Mattis’in “PKK ile YPG’yi ayrıştırabiliriz hatta PKK’ya karşı savaştırabiliriz” sözlerine ilişkin değerlendirmeniz ne olacak ?
YILDIRIM: Bir kere bunların kendi içlerinde bir uyum yok. İstihbarat komisyonu raporları ‘bu YPG, PKK‘nın Suriye şubesidir’ diyor. Bunların hain olduğunu ABD’deki bir kurum kabul ediyor. Savunma Bakanı çıkmış diyor ki; ‘bunları birbirine vurduracağız.’ Herhâlde bizi hiçbir şeyden anlamıyor sanıyorlar, ya da ne yaptıklarından haberleri yok. Birisi ‘Erzurum dağları kar ile boran, diğeri çarşambayı sel aldı’ diyor. Sahadakilerle siyasettekiler ayrı telden çalıyor, sıkıntı burada. Bizim muhatabımız siyasiler, Amerikan yönetimidir. Amerikan yönetiminin iradesini ortaya koymasının zamanıdır.
BİZ YERİMİZDEYİZ
SORU: ABD ile ilgili Erzincan’da çok sert konuştunuz. Yeni yol , model ortaklık geride kaldı görülüyor. Yeni bir dünya mı kuruluyor?
YILDIRIM: Türkiye yerli yerinde duruyor. Etrafta bir sürü yağmacı var.
SORU: ABD gerekli adımları atmazsa İncirlik ve Kürecik kapatılır mı? Bunlar masada mı?
YILDIRIM: ABD ile NATO’da üyeyiz, burada 50 senedir askerî varlıkları var, ticari ilişkilerimiz var. Bu tip işler bir süreçtir. Yani hemen aklımıza geldi şunu yapalım bunu yapalım yok. Biz sonuna kadar ABD’nin bu yanlıştan dönmesini ümit ediyoruz. ABD’nin orta-uzun vadeli, geleceğinin teröristlerle olmayacağını görmesini istiyoruz. Görürse kendi kazanır, görmezse biz bir şey kaybetmeyiz. Biz yerimizdeyiz. Biz hudutlarımızı koruruz, ABD’ye rağmen de terörle mücadele yaparız. Biraz daha bizi meşgul edebilir. Diyelim ki tüm bunlar olmadı, o zaman oturur ne yapacağımızın kararını veririz. Bizim duygusal davranarak hızlı bir şekilde hareket etmemize gerek yok.
HDP’YE ÇOK ŞANS VERİLDİ
HDP ile niye muhatap olacağız? Neyi temsil ediyor? Bugüne kadar PKK, YPG ve PYD’nin açıkça kanlı terör örgütü olduğunu söylediğini duydunuz mu? Böyle bir tutum içine girmezse bizim muhatap alıp almamamızın bir önemi yok, millet muhatap almaz, orada biz mücadele veriyoruz, ölüm kalım mücadelesi veriyoruz, şehitlerimiz var. HDP’ye çok şans verildi. Bir ara Selahattin Demirtaş’ı ‘cici çocuk’ falan diye parlattılar marlattılar ama sonra gerçek niyetlerini gördük. Hiç kimse diyemez ki; buradaki problemlerin çözümü için bölgenin sesine kulak verilmedi. Türkleri de öldürüyor, Kürtleri de öldürüyor. PKK’nın Kürtler diye bir derdi yok. Kürtlerin de Türklerin de PKK gibi bir baş belası var. Çözüm, çözüm… Çözüm yok kardeşim. Çözüm, bu kanlı terör örgütünü bu ülke topraklarından atmak. Başka hiçbir çözüm yok.
'TÜRK' YASASI TAMAM
Biz demokrasiyi geliştirmeye, hukuk sistemini geliştirmeye çalışan ülkeyiz. Çok seslilik her zaman iyidir. STK’larda ve siyasette çok seslilik lazım. İmtiyazlı kuruluşlar sivil toplum görevini çok rahat yapamaz. Demokratikleşmeye burada da ihtiyaç var. Sadece siyasetin demokratikleşmesi, ülkedeki yönetim erklerinin demokratikleşmesi yetmiyor. Bu alanda da böyle bir reforma ihtiyaç var. Biz diyoruz ki; burada da bir çerçeve yasa hazırlayalım. Hazırlığını tamamladık. Yurt dışındaki uygulamalara da baktım. Türk Tabipleri Birliğinin (TTB) ve bazı meslek birliklerinin adından “Türk” kelimesinin çıkarılmasıyla ilgili taslak çalışması tamamlandı. Bunu bakanlar kurulunda görüşeceğiz, sektörden görüş alıp Meclis gündemine getireceğiz.
Almanya ile aramızdaki kriz bitti gibi görünüyor
Başbakan Binali Yıldırım, 54. Uluslararası Münih Güvenlik Konferansı (MSC) kapsamında geldiği Almanya’da cuma namazını Diyanet İşleri Türk İslam Merkezi (DİTİM) Merkez Camii’nde kıldı. Cami avlusunda kendisini bekleyen vatandaşlara Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın selamını ileten Yıldırım, Türkiye’de huzur, kardeşlik ve barışın devam ettiğini vurguladı. Bu konuları muhataplarıyla ele aldığını belirten Yıldırım, şöyle devam etti: Almanya-Türkiye ilişkilerinde geçtiğimiz dönemde meydana gelen bazı sıkıntılar bugün giderilmiş gibi gözüküyor. İnşallah daha iyi olacak. Bundan sonra ilişkilerimizi geliştirecek adımları karşılıklı atacağız. Bunu yaparken tabii ki bizim beklediğimiz, ülkemiz, birliğimizi, beraberliğimizi bozmaya yönelik zararlı faaliyetlere izin verilmemesi, terör örgütlerine müsamaha gösterilmemesi. Bu bizim olmazsa olmazımız.” Yıldırım ayrıca “Uzak da olsak beraberiz. Benim sizden çok önemli bir talebim, ricam; bulunduğunuz ülkeye entegre olun ama asla asimile olmayın. Onların değerleri onlara, bizim değerlerimiz bize ait. Değerlerimizi muhafaza ederek bütünleşeceğiz” ifadelerini kullandı.
BAYKAL’I UNUTMADI
Başbakan Binali Yıldırım, Münih’te tedavisi süren CHP Milletvekili Deniz Baykal’ı ziyaret etmek istedi. Ancak enfeksiyon riski sebebiyle doktorlar izin vermedi. Bunun üzerine Baykal’ın kızı Aslı, kaldığı otele gelerek Başbakan’a babasının sağlık durumuyla ilgili bilgi verdi.
TÜRKİYE GAZETESİ
BATUHAN YAŞAR
MÜNİH
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.