BATININ HAYDUTLARI
AB önemli bir ortağını kaybetti.Zaten nazlanarak giren İngiltere jet hızıyla çıkmıştır.Çünkü dünyada en mağrur en şeytani ve en büyük sömürgeci...
AB önemli bir ortağını kaybetti.Zaten nazlanarak giren İngiltere jet hızıyla çıkmıştır.Çünkü dünyada en mağrur en şeytani ve en büyük sömürgeci ülke olması dolaysıyla burada durması,durursa rahat olması,rahat etmesi mümkün değildi.Güney Afrika’dan Pakistan,Bangladeş ,Hindistan, Avustralya,Yeni Zelanda,Singapur, Folkland gibi 50 ülkeyi hala “İngiliz Uluslar Topluluğu” adıyla kendisine bağlamış,sınıf başkanı olarak belli aralıklarla sayımlarını yapan İngiltere, bunca hükmettiği ülkelerden sonra AB’nin kurucu, vurucu gücü Almanya’nın gölgesinde kalamazdı. Hem kendi kanunlarının AB diye bir üst makamda aslında Almanya olan bu makamda onaya sunulamazdı.Çünkü hep oyun kuran, oyun bozan olan bir millet başkalarının oyunlarına uymak durumunda kalamazdı.Bu ayrılık bir yerde AB’deki Almanya hakimiyetine isyandır,onu tanımamaktır.Bunlar aslında birbirilerini yemek üzere hazırdırlar ancak önce yenmesi gereken batı harici çoğunluğunu Müslüman ülkelerin teşkil ettiği ülkeleri yemek gerektiği için böyle davranmaktadırlar.Şimdi sıra kime geldi bilinmez.İki dünya harbi çıkaran batı,yeni dünya savaşına sebep olur mu bilinmez.Ama anlayış tehlikelidir. İngiliz halkı kadın olsun erkek olsun eski sömürgecilikten kalma duyguyla mağrur, karşısındakileri küçük gören, hakir gören, aşağılayan bir millettir.Bakınız doksan küsur yaşındaki kraliçenin tavırlarına.Daha dünkü prens diye ortalıkta gezen fırlamaların tavrına bakınız hep “İngiliz gibi” davranmakta olduklarını görürsünüz.AB’den çıkış da öyle.AB’nin kurucu baş aktörü Almanya….Büyük ekonomik gücünü burada kullanarak fiilen bu gurubun başkanı gibi davranmaktadır.200 milyar dolar ticaret fazlasını bu kanala aktararak buradan kendisine bir çıkış yolu, bir tatmin ve bir hükmetme yolu aramaktadır.ABD ve İngiltere’nin boyunduruğunu ancak böyle kıracağına inanmaktadır.İşte kendisi ordu kuramayan izin verilmeyen Almanya “AB Ordusu” fikrini bu çemberi kırabilmek için ortaya attı.Ancak şeytan İngiliz bu zokayı yutmadı ve “AB Ordusu” na karşı çıkıp kurulmasını engelledi. AB’yi kuranların maksadı özellikle de Almanya’nın amacı başkadır.Bunlar zengin ülkelerdir..Bu birlik vasıtasıyla daha çok mal satıp, kolay satıp, daha da zengin olmanın zengin olurken bazılarına hükmetmenin de yolunu aradılar.Son krizde Yunan halkı”Biz Almanya’nın emir eri değiliz” diye isyan ettiler.Çünkü adeta işgal kuvvetlerini valisi gibi emirler dikte ediyorlardı. Vergilerin toplamasını dahi Alman devlet adamalarının yapması gerektiğini” söyleyerek ” size inanmıyoruz” diyorlardı. Aynen bize kapitülasyonlarda yaptıkları gibi.Bizim o”büyük” lakaplı küçük adamın “İngilizlerin dostluğunu kaybetmektense bir vilayet kaybedelim daha iyi” diyecek kadar haysiyetsiz bir adamdı.AB,ekonomik birliktelikten “Avrupa Birleşik Devletleri” fikrine doğru giden bir yolda yürümekteyken bu iş burada akamete uğramıştır. AB’yi oluşturan devletlere bakarsanız en tepedekiler en zenginler. Almanya, Fransa, Hollanda, Danimarka, İsveç, Norveç, Lüksemburg, Belçika, İtalya…Bunlar tuzu kuru ülkeler.Bu guruptakiler hem birlik içinde hem de birlik aracılığıyla üçüncü ülkelere çok büyük ticaret hacmi ile alış-veriş yaparak kazanç sağlamaktadırlar. Bu ülkeler aynı zamanda kendi başına buyruk hareket ederek “size mecbur değiliz” mesajı vermektedirler. Para birliğine,vize muafiyetine katılmayan bu ülkeler, tehlikeyi hissederek kendi halklarının fakirleşmesinin önüne geçtiler.”Canımız isterse çekip gideriz” havasındaki tenezzülü olmayan Baltık ve İskendinav ülkeleri kendilerini apayrı bir konumda hissetmektedirler.İkinci kategoridekiler ise İspanya, Portekiz, Yunanistan, Rum kesimi, Avusturya gibi devletler.İkinci kategoridekilerin maksadı zenginlerin bu zenginliklerinden faydalanarak daha da rahata ermek.Almanya kendi kazancını sana bedava verir mi?Karşılığında senden daha fazlasını almadan verir mi? Nitekim öyle de oldu son olaylarda gördük.Bu kategoriye Türkiye’yi de ilave edebilirsiniz.Üçüncü kategori ise eski sosyalist doğu bloku ülkeleridir.Sosyalizm hayalinin seksen sene sömürdüğü mutlu edemediği insanların batı kapitalizminin kapısında zenginlik olmasa da rahatı arayan insanların perişanlığına şahit olduk. Bulgaristan’dan, Çekler, Slavokya’ya, Romanya, Polonya, Macaristan, eski Yugoslavya ülkeleri bu grubun mağdurları. Bunlar ne kadar girmekte acele edip can atıyorlarsa ilk guruptakiler de o kadar bunları almamak için bahane üretiyorlar. Sadece eski sistemde de nispeten varlıklı olan Çekler,Macarlar pek fazla sıkıntı edilmeden kabul edilmişlerdir bu birliğe. Zaten alsalar da onlara zenginlik lüks ve rahat sunmayacaklar. Onlara daha çok satacaklar karşılığında onların emeklerini karşılığı olmayan zenginlik verecekler.Lakin fakirlikten perişan olan eski sosyalistler her ne pahasına olursa olsun buraya girip adeta burada “eşiğinde ölmek” arzusundadır.Bir zamanlar bizim de bu kafada adamlarımız vardı.Şunu da unutmamak lazımdır ki elbette ilim ve teknik batıdadır.Biz de onu oradan alacağız. Bir zamanlar “Hıristiyan kulübü” olarak anılan bu birlik uyanık ve hilekar oyunculardan birisinin masayı ter etmesiyle yıkılmaya doğru hızla gitmektedir. Artık kendilerinden başkasını sömürmek ve içlerinde kavga etmemek prensibini bir kenara bırakıp sıkı bir rekabet ve birbirine çelme takma ayak oyunları yapma yoluna doğru gitmektedirler.Bu tehlikeli bir durumdur.Çünkü yeni sömürü alanları açmak için akılsız ve ceberrut Müslüman devlet adamlarını tahrik edip savaş oyunu oynatacaklardır.Bu sebeple kazanmaya devam edeceklerdir.Orta doğu ve uzak doğu bu işe en elverişli bölgelerdir.Zaten BOP projesinin sınırları da buralar değil mi?İşte yakınımızdaki cehennem ateşi…Bizi yakıyor ama tavada az az ısınan yağdaki yüzen kurbağa misali sessiz kalmaktayız.Kapitalisti ile komünisti bir araya gelip müslümana kefen biçmektedirler.Bu fırsattan istifade bazı beslemeler de “devlet” hayaliyle uşaklık etmektedirler. AB ömrünü tamamlamış artık saldırı dönemi başlamıştır.Nerede zenginlik kaynakları var orada isyan,orada eşkiyalık tahrik edilecek etnisite tahrik edilecek ve birbirine düşenlerin yurtlarındaki zenginlikler AB ve ABD gibi batıya akacaktır.Yoksa yarım asırdan fazla olan Hint yarım adasının bağımsızlığının “İngiliz Uluslar Topluluğu” ismiyle yan yana gelince bir manası var mıdır?Batı gerçek yüzünü göstermek için önümüzdeki günleri beklemektedir.Başta İngiliz planları olmak üzere topyekün batı bu dağılmanın ardından oyunlar oynayacaktır. AB ve batı şerrinden emin olmak için Türk Ortak Pazarı” Avrasya Ekonomik Birliği” gibi oluşumlarla güç birliği yapmalıyız. Bu durumda ancak batılıların şerrinden emin olabiliriz. Bu iş için vizyonu olan ileriyi görebilen, stratejisi sağlam devlet adamlarına ihtiyaç vardır. Aksi taktirde yüz yıldır kandırılan memleketim yeni bozgun planlarının hedefi olacaktır. Bu kopuş bize fırsat olur mu? Bana göre olmaz. Çünkü kopan ihtiyacı olduğu için veya AB’nin ihtiyacı olan bir ülke değildir. Kendi milli hassasiyetlerinden, kendi kibirlerinden, kendini beğenmişliklerinden dolayı ayrılmıştır İngilizler. Zaten” İngiliz’in de AB’ye ihtiyacı yoktur”. Senelik 50 milyar doları neden versin Almanya liderliğindeki AB’ye? Bizim AB ülkeleri ile yaptığımız dış ticaretten fazla verdiğimiz tek ülke İngiltere’dir.5 milyar dolarlık ithalata karşılık önemli bir miktarı hazır giyim olan 12 milyar dolarlık bir ihracatımız vardır. Bunun da etkileneceğini zannetmiyorum.İhracatçılar ”yandık” feryadını basacaklardır ama inanmamak lazımdır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.