Çay nasıl bulunmuştur?

Bir misafir geldiğinde kesinlikle ilk çay ikramında bulunuluyor. Tüm günün yorgunluğu akşam içilen çay ile alınır. Kış aylarında ısınmak için yaz aylarında ise harareti almak için içiliyor. Sağlıklı yaşam bilinci geliştikçe bitkisel çaylar da önem kazanıyor. Günümüzde de sudan sonra en çok tüketilen ikinci içecek oluyor.

Çay, M.Ö. 2737 yılında Çin İmparatoru Shen Nung tarafından tesadüfen bulunur. Nung bir gün bahçede, ağzı açık bir kapta su kaynatırken rüzgar çıkar ve başının üzerinde ki ağaçtan birkaç yaprak suyun üzerine düşer. Etrafta hoş kokular yayarak kaynayan bu karışımdan içtiğinde tadını çok beğenir ve bu sayede çay keşfediliyor. Zamanla imparator çayı içerek susuzluğu bastırdığını, harareti aldığını ve uykusuzluğu önlediğini söylüyor.

Ruslar da eskiden beri çaya düşkün olur. Çay Çin’den develerle kara yolundan getirtilerek zengin ailelere satılıyor. Çay sevdası Rusya’da arttıkça deve sürüleriyle Asya’ya kadar uzanıyor. Çayı, Avrupa’ya ilk tanıtanlar ise Hollandalı ve Portekiz tüccarları oluyor.

17. yüzyılın başlarında Portekizliler Çin’in kıyı kesimi olan Macao’dan gemiyle, Hollandalılar da Endonezya yoluyla Avrupa’ya çayı getirdi. Ancak Avrupalılar çayın tadını beğenmeyerek kahçe içmeyi tercih ediyorlar. İngiliz Kral II. Charles çay tiryakisi Portekizli prenses Catherine Of Braganza ile evlenince, çay İngiliz sarayına girmiş oldu.