Çekirdekten büyüme Kırşehirliyim

  Halk aşığı halk ve halk ozanı olarak kendini tanıtan Aşık İsa Erdoğan, Çekirdekten büyüme bir Kırşehirli olarak istisnasız Türk Halk müziğine ilgi duyarım. Dile getirdiğim bütün türkülerimin sözlerini bizzat kendim yazıp, kendim besteliyor ve kendi sesimle de yorumluyorum diyor. Kendisini bir halk ozanı ve halk aşağı olarak tanıtan Kortulu Köylü Aşık İsa Erdoğan yaşama dair görüşlerini ve düşüncelerini aktardı bende kaleme aldım. Maddi imkansızlıklar nedeniyle ilkokuldan sonra okuyamadığını büyük bir üzüntüyle dile getiren İsa Erdoğan her şeye rağmen insanın kendini geliştirebileceğini ifade ediyor. Aşık İsa Erdoğan ile yaptığımız bu keyifli ve güzel röportajı sizlerle de paylaşmak istedim. *Kimdir Âşık İsa Erdoğan? Sizi kısaca tanıyalım üstadım? Kırşehir Merkez Kortulu Köyü’nde 01.04.1948 tarihinde Karaköseler lâkaplı sülâleden Mehmet ve Hava’nın çocukları olarak dünyaya gelmişim. İlkokulu kendi köyümde bitirdim. Ailem maddi sıkıntı içinde olduğu için beni daha yukarı okullara yollamadılar. Kısa bir müddet Almanya’ya işçi olarak gittim. Yurda döndükten sonra ticaretle uğraştım. Levaziye hanımla evliyim. 2 erkek ve 2 kız babasıyım. 8. torun dedesiyim. *Aslında çalıp-söyleyen bir halk aşığına sorulmaz ama türkü söyler misiniz? (Şaka) Beni yakinen tanıyan birisi olarak elbette konuya biraz da şaka yollu soru ile girmeniz hoşuma gitti. Biliyorsunuz, sözlerini bizzat kendim yazıp, kendim besteliyor ve kendi sesimle de yorumluyorum. *Diğer müziklere yakınlığınız ve yatkınlığınız var mı? Kısacası Mûsikî zevkinizden söz edersek? Hemen-hemen bütün müzik türlerini severim. Çekirdekten büyüme bir Kırşehirli olarak istisnasız Türk Halk müziğine ilgi duyarım. *Şiir-edebiyat-güzel sanatlarla ilgili olduğunuz belli. Eserlerinizin isimleri? Biliyorsunuz, önsözünü zaat-ı âlînizin yazdığı “Kırşehir Gönlümde Yatıyor” isimli yayımlanmış bir şiir kitabım var. Otobiyografi tarzında hazırlıklarını tamamladığım, henüz adını koymadığım ikinci bir kitabım da önünüzdeki günlerde yine okurlarımla buluşacak. *Hiç ödül aldınız mı? Özellikle bir yarışmada dereceye girip, ödül almışlığım yok. Ancak; Kırşehir Halk Kültürüne yaptığım hizmetlerden dolayı çeşitli kurum ve kuruluşlardan (sayısını bilemiyorum ama) pek çok plâket, teşekkür, başarı ve katılım belgesi aldım. * Mutlaka aynaya bakarsınız. Kendinizi nasıl buluyorsunuz? Doğal mısınız? Elbette aynaya bakar, kendime çeki-düzen veririm. Yaşlandığımı görür, hayıflanırım. Benim yaşıma gelemeyenleri düşünür, halime şükrederim. Her yaşın güzelliğine inanırım. Hiçbir zaman kendimi işe yaramaz birisi olarak görmedim. *Hayvan-tabiat, toprak-ağaç-çiçek sevginiz sizi mutlu ediyor sanırım? Bu soru için özellikle teşekkür ediyorum. İnanın, beni hayata bağlayan, moral ve motivasyon veren, gençlik şurubu gibi gelen bir destek ve dayanaktır bu saydıklarınız. Güzel bir bahçem var. İçinde kutucuk bir ev. Meyve veren ağaçlar… Tüm derdimi, sıkıntımı burada atıyor -tabir caizse- streslerimi toprağa gömüyorum. *Bir fıkra ya da yarenlik anlat dersem ne anlatırsınız? Fıkra anlatmayı çok beceremem. Madem Ramazan ayındayız. Ramazanla ilgili bir anekdot yarenlik paylaşayım. Trabzonlu bir imam akşam ezanını yanlışlıkla birkaç dakika önce okumuş. Tabii herkes orucunu imama uyup açmış. Müftüye danışmışlar: Müftü: Trabzonlular orucu kaza ederek yeniden tutmaları gerekir” demiş. Yurt dışındaki Trabzonlu da müftüye sormuş. Almanya’daki Trabzonlular da orucu kaza edecek mi? Müftü: “Eğer Trabzon’da okunan ezan Almanya’da duyulmuş, oruç Türkiye’deki ezana göre bozulmuşsa; Almanya’dakiler de oruçlarını kaza edecek” demiş. *Olmazsa olmaz özel zevkleriniz, prensipleriniz, kurallarınız var mı? Öyle şartlı, kurallı bir yaşantım asla olmadı. Hayatımı kendi mecrasında daima normal akışına bırakırım. *İçki-sigara, alkol ve sair bağımlılıklar, var mı? Ne dersiniz? Bu soruya bir âşık olarak kısa bir dörtlükle cevap vermek istiyorum: “Paket-paket içtim seni, İyi diye seçtim seni, Her gün sabah açtım seni, Soyka kalası sigara.” *Sizce internet-akıllı telefon-televizyon nedir ne değildir? Faydalı mı? Zararlı mı? Bu saydıkların elbette çağımız medeniyetinin insanlara bir lüks armağanı. Yerinde ve yeterince kullanılmalı. Özellikle gençler ve çocuklar bu medeniyet harikasının oyuncağı olmuşlar. Çok zaman kaybediyorlar. *En sevdiğiniz -şair-yazar- dersem; ne dersiniz? Ben Kıyşad Başkanı olarak; yerelde ayırt etmeden söylüyorum. Tüm şair ve yazarlarımızı beğeniyorum. Ulusalda da Mehmet Âkif’e hayranım. *Sporla aranız nasıl, hangi takıma ilgi duyarsınız? Fanatik Galatasaraylıyım. Yerelde “Kırşehirsspor” taraftarıyım. *Samimiyet ve öfke denilince ne anlatırsınız? Samimi bir yapım var. Bağlandığıma çok inanarak bağlanırım. Yumuşak karakterli, duygusalım. Acıma hissim kuvvetli. Acı şeylere ağlarım. * Hobisi olmayan insan düşünemiyorum: Sizin de hobiniz vardır mutlaka? Saz çalıp, türkü söylemek, şiir yazmak en başta gelen hobimdir. *“İyi ki” yapmışım dedikleriniz nelerdir? İyi ki köyden şehire göçmüşüm. İyi ki Halkımın müziği ile ilgilenmişim. *“Keşke” yapmasaydım dedikleriniz, sonunda pişmanlık duyduklarınız var mı? Rabb’ime hamdolsun, öyle bir çirkinlikle yola çıkmadım. *Kendinizi zengin, cimri, cömert bulur musunuz? Her şeyden önce gönül zenginiyim. Paylaşmayı çok severim. Maddî bakımdan orta halliceyim. *Neden korkarsınız? İftiradan, yalandan, inkârcıdan, utanmazdan çok korkarım. *Sizce mutlu ve mükemmel yaşantının formülü nedir? Sabır+saygı+sevgi+hürmet. *Kaza ve Kader sizce ne anlama gelir? İnanacaksınız. Hiçbir şey tesadüfi değil; Allah’tandır. *Ölüm ve Ölümsüzlüğü tarif eder misiniz? Ölüm: Hazır. Bekleyeceksiniz. Ölümsüzlük: Sadakayı cariye denen faydalı ilim ve eser bırakmak. *Hedefleriniz? Yeni bir eserimi inşallah en kısa zamanda okurlarımla buluşturmak. *Kıyşad Başkanısınız. Kıyşad’ın açılımını açalım ve KIYŞAD sayenizde ne kazandı? Kıyşad’ın açılımı: Kırşehir Yazarlar ve Şairler Derneği’dir. Aylık olağan eğitim-kültür içerikli programlarımız var. Ayrıca üyelerimizi çevre illerdeki ve ilçelerdeki aktivitelere gönderiyoruz. Yerel ve Ulusal TV. Kanallarında şairlerimiz konuk oluyor. Üye sayımız: 75’dir. Ayrıca 3 ünlü Profesör ile 1 Eski Bakan üyemiz var. Öğretmen ve öğrenci üyeler çoğunluktalar. *Üstadım! En zor son soruyu soruyorum. Tipimiz, boyumuz, rengimiz birbirine çok benziyor. Soyadımız da tutuyor. İkimizi kardeş sananlar var. Akraba mıyız? Senin ananla, benim anam aynı güneşten çamaşır kurutmuşlar. Akrabalığımız bu ortak özellikten geliyor. *Unuttuklarım, sormadıklarım olabilir. Son mesajınızı alabilir miyim? Ne deyim! KIYŞAD, Senin öncülüğünde kuruldu. Pek çok arkadaşımız sayende TV programlarına konuk oldu. Şair ve yazar arkadaşlarımızın kitaplarının basılmasına öncülük ettin. Röportajlarınla bizleri tüm dostlarla buluşturuyorsunuz. Yeri gelmişken, asıl ben hem kendi adıma ve hem de Kıyşad adına sana çok teşekkür etmek istiyorum. *Sevgili İsa Erdoğan ağabeyciğim! Teşekküre hiç gerek yok. Bu benim insanî görevim. Kırşehir’imizin gönlü güzel dostları, iyi ki varsınız. Asıl ben sizlere minnettarım.