Cumhurbaşkanı Erdoğan: Diyanet İşleri'nin tüm eğitimini tek çatıda topladık
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Diyanet Akademisi Aday Din Görevlileri 1. Dönem Mezuniyet Töreni'nde konuşma gerçekleştirdi.
Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen mezuniyet töreninde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Diyanet İşleri Başkanlığımızın merkez ve taşra teşkilatlarında yapılan her eğitimi tek çatı altında topladık." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamaları şu şekilde:
"Diyanet Akademisi Başkanlığı Birinci Dönem Aday Din Görevlileri mezuniyeti vesilesiyle bir aradayız. Böylesine güzel bir atmosferde, böyle anlamlı bir program münasebetiyle gönüllerimizi kavuşturan rabbime hamt ediyorum. Diyanet İşleri Başkanı'mıza ve Diyanet yönetimine de bu güzel buluşma için ayrıca teşekkür ediyorum. Bugün Diyanet teşkilatımızı ve din görevlilerimizin mesleki eğitimi adına gerçekten önemli bir merasim yapıyoruz. Aslında uzun yıllara sari bir emeğin ve projenin meyvesini almanın mutluluğunu hep birlikte yaşıyoruz. 8 aylık bir süreç ve 33 ayrı mekanda devam eden kurslar… Gerçekten bu bir azmin, bir kararlılığın ifadesidir. İlk olarak 2012 yılında hukuki altyapısını oluşturmaya başladığımız Diyanet Akademisi'nin 10 yılı bulan yoğun ve titiz çalışmaların ardından 2022 yılında hayata geçirdik. Akademinin kurulmasıyla birlikte Diyanet camiamız meslek öncesi eğitim ve mesleki eğitim noktasında son derece mücehhez bir yapıya kavuştu. Kuruluş sürecinde mevzuat alanındaki eksikler de giderildi.
DİN HİZMETLERİNİN NİTELİĞİ ARTACAK
Müezzin, kayyım, imam hatip, kuran kursu öğreticisi ve vaiz olarak görev yapacaklar için 6 ay ile 3 yıl arasında meslek öncesi eğitim mecburiyeti getirildi. 1976 yılından beri hizmet içi eğitim şartlarında 3 yıla kadar devam eden ihtisas ve kıraat eğitimleri, müstakil ve yasal bir çerçeveye oturuldu. Diyanet İşleri Başkanlığımızın merkez ve taşra teşkilatlarında yapılan her tür ve düzeydeki eğitimleri tek çatı altında topladık. Böylece verilen din hizmetlerinin niteliğini daha da artıracağız. Diyanet mensuplarımızın mesleki donanımını tahkim edecek, sadece kendi insanımıza değil, yurt dışında yaşayan vatandaşlarımıza ve kardeş halklara da çok daha iyi hizmet götürülmesini sağlayacak, Diyanetimizin kurumsal, beşeri ve ilmi kapasitesini her alanda ileriye taşıyacak kritik bir kurumu başkanlığımızın hizmetine sunmuş olduk.
4 BİN 537 ADAY DİN GÖREVLİSİ EĞİTİM ALDI
Biz de önce Başbakan ardından da Cumhurbaşkanı sıfatıyla ilk günden itibaren akademi ile ilgili tüm safahatı bizzat yakından takip ettik. Hamdolsun bugün de akademimizin ilk dönem kursiyerlerinin mezuniyetini görmenin bahtiyarlığı içerisindeyiz. Diyanet Akademisi Başkanlığı uhdesindeki 8 aylık eğitim süreçlerini başlarıyla tamamlayan 4 bin 537 aday din görevlimizi tebrik ediyorum.
Akademide Kur'an-ı Kerim, tefsir, hadis, fıkıh gibi temel İslami ilimlerin yanı sıra dini musiki ve Kur'an kursu öğreticilik formasyonu dersleriyle kendilerini teçhiz eden kardeşlerimi gönülden tebrik ediyorum. Mezunlarımızın 3 bin 120'si imam hatip, 250'si müezzin kayyım, bin 167'si ise Kur'an kursu öğreticisi olarak görev yapacak. Bu kardeşlerimizin de görevlerine başlamasıyla birlikte Diyanet camiamız inşallah daha da güçlenecek. Mevla işlerini kolaylaştırsın. Aynı şekilde aday din görevlilerimizi en güzel şekilde yetiştiren hocalarımıza teşekkür ediyorum. Ebediyete irtihal eden hocalarımıza Allah'tan rahmet niyaz ediyorum.
"TÜRKLER İSLAM'I, İSLAM DA TÜRKLERİ MUHAFAZA ETMİŞTİR"
Atalarımız İslam'ı sadece kendi hayatlarına tatbik etmekle kalmamış, yeni fetihlerle yayılmasına da hizmet etmişlerdir. İslam'da adeta kendini bulan ecdad, huzuru, barışı kardeşliği 3 kıta 7 iklime kadar ulaştırmıştır.
Hepimiz Kur'an'a, hadise sıkı sıkı sarılacağız. Bin yıldır Türkler İslam'ı, İslam da Türkleri muhafaza etmiştir. Türk demek aynı zamanda Müslüman demektir.
Son dönemde Türkiye karşıtı kimi çevreler tarafından kirli kampanyalar yürütüldüğünü görüyoruz. Bunlardan birisi İslamsız Türklük kavramıdır. Böylece milletimizi ayakta tutan, tarihi kültürleri tahrip edilmek isteniyor. İslam'ın gaza ruhunu taşımayan bir Türk kimliği, Türklüğü rafa kaldırma projesidir. Kampanyanın ikinci kulvarında ise şeriat düşmanlığı vardır. Şeriata düşmanlık, dinin bizatihi kendisine husumettir. İnanıp inanmamak elbette bir tercih konusudur. Ancak dinin emirlerine karşı gelmek başka bir durumdur.
KELİME-İ TEVHİD TARTIŞMASI
Bu ülkenin hukuku korumakla görevli kimi baroları çıkıyor, Kelime-i Tevhid'le ilgili suç duyurusunda bulunabiliyor. Milyonlarca vatandaşımı gerici diyerek tahkir edebiliyor.
Mezunlarımızın her birine atanacakları yeni görev yerlerinde şimdiden rabbimden başarılar niyaz ediyorum. Mevla işlerini kolaylaştırsın, vazifelerini bereketli kılsın, ecirlerini ziyade eylesin. Aynı şekilde aday din görevlilerimizi en güzel şekilde yetiştiren saygıdeğer hocalarımıza da şahsım, milletim adına teşekkür ediyorum. Sizlerin şahsında yurt içinde ve yurt dışında özveriyle görev yapan bütün Diyanet mensuplarımıza, din görevlilerimize vazifelerinde kolaylıklar diliyorum.
Biz, asırlar boyunca İlay-ı Kelimetullah'ın sancaktarlığını yapma şerefine nail olmuş bir milletin mensuplarıyız. Atalarımız, İslam'ı sadece kendi hayatlarına tatbik etmekle kalmamışlar, aynı zamanda yeni fetihlerle yayılmasına da hizmet etmişlerdir.
Kur'an ve Sünnet'e sıkı sıkıya sarılan, İslam'da adeta kendini bulan ecdat; 'Allah Allah' nidalarıyla huzuru, adaleti, emniyeti, güveni, barışı ve kardeşliği üç kıta, yedi iklime kadar ulaştırmıştır. Zaman zaman hadisle alay eden, hadisi küçümseyen bazı kendini bilmezleri hep görüyoruz, duyuyoruz ama biliyorum ki sizler bunlara zaten gereken dersi verecek ve hepimiz Kur'an'a, hadise sıkı sıkıya sarılmak suretiyle bugüne kadar İslam nasıl güçlü şekilde gelmişse bundan sonra da güçlü şekilde kıyamete dek gidecektir."
Kaynak:Haber Merkezi
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.