Devletin sahibi bu millettir

HABER FOTOĞRAF

 AYNUR ÇETİN

Ülke Medya Derneği’nce organize edilen “Deklarasyon Name” isimli programda 16 Nisan'da yapılması planlanan referandumda neden 'evet' diyeceklerini STK”larla ortak deklarasyonu imzalayarak açıkladı. Keçiören Etlik’teki Selçuklu Cafe’de bir araya gelen STK temsilcilerinin imzaladıkları “Referandum Deklarasyon Name” Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği’ne gönderilecek. Programa, AK Parti Ankara Milletvekili Meclis Anayasa Komisyon Üyesi Murat Alparslan, Keçiören Belediye Başkan Yardımcısı Ferhat Erdoğan, AK Parti Keçiören SKM yöneticileri ile Ankaralı Dernekler Federasyonu Genel Başkanı Celalettin Uludağ, BAŞKON Genel Başkanı Mehmet Akyol’un da aralarında bulunduğu çok sayıda STK başkanı ve temsilcisi katıldı.

REFERANDUM DEKLARASYON NAMESİ

Program öncesi deklarasyonu imza atan STK’lar ve temsilcilerinin isimleri tek tek okundu. Programa iştirak edenlerde bir bir tanıtıldı. Programın açış konuşmasını yapan Ülke Medya Derneği Başkanı Aydın Tufan da, programa katılan Sivil toplum kuruluşu temsilcilerine teşekkür ederek, “Bu oylama bir siyasi parti seçimi değildir. Dolayısıyla bizde mesele memleket meselesi olunca konuya duyarsız kalamazdık. Gönlünde vatan sevgisi olan herkesin 16 Nisan'la ilgili bir şeyler yapması gerektiğine inanıyoruz. Burada bizimle birlikte olan ortak deklarasyona imza atan sivil toplum kuruluşunun değerli temsilcilerini kutluyorum. 16 Nisan'da güçlü Türkiye'nin oluşması için 'evet' diyeceğimizi Referandum Deklarasyon Name ile ortaya koyduk” dedi.

15 TEMMUZ SONRASI MİLLETİN KANAATİ

Programda konuşan AK Parti Ankara Milletvekili Murat Alparslan, 15 sonrası milletin kanaatini dile getirerek, “Millet 15 Temmuz’dan sonra uzun süredir arzu ettiği, ‘devleti ben kurdum, onca badireden ben atlattım, 15 Temmuz’u da ben kurtardım, o sebeple bu devletin sahibi olarak milletin iradesi ve egemenliği üzerine bir güç olmamalıdır. Ben ne dersem o olmalıdır. Yeni bir anayasa ve o anayasa içerisinde de cumhurbaşkanı hükümet sistemi arzu ve talebi var’ diyerek uzlaşma zemini oluşturdu. Bu anayasanın sahibi siyasi partiler değil, bu talebi çok somut canlı ve ısrarlı bir şekilde ortaya koyan milletimizdir. Şimdi 16 Nisan’da zaten sahibi olan millete götürülüyor. ‘Bu iş nereden çıktı sırası mıydı, şimdi bunu yapmanın ne acelesi vardı’ diye söyleyenler çıkıyor maalesef. Tam da sırasıydı. Bu bir iki günlük mesele değil. 80 darbesinden sonra yapılan bu anayasa hep tartışıldı. Alparslan, konuşmasında şunları kaydetti: "Kılıçdaroğlu hep diyor ya bu millet henüz anlamadı. Neye ’evet’ neye “hayır” diyecek bilmiyor diye bir sürü şey söylüyor. Aslında onu söylerken demek istediği şu, CHP’nin geleneksel kodları o. Milleti istemeyen, millete güvenmeyen, milleti tanımayan. O sebeple bu cümleleri kurarken şunu diyor; “Millet bu işten anlamaz. Niye millete soruyoruz ki? “Anayasa yapma işi teknik bir iştir, profesörlerin, akademisyenlerin uğraşması gereken bir şey. Millete bunu sormak doğru değil” diyecek kadar milleti ötekileştiren, millete güvenmeyen ve milleti tanımayan bir siyaset yapıyor. Aslında demek istediği millet bu işten anlamaz. Ama biz gördük ki anlamayan kendisi” diye konuştu.

CHP”Lİ BOZKURT’UN SÖZLERİNE TEPKİ

Alparslan, geçtiğimiz günlerde, “Evet diyenleri İzmir’den denize dökeriz” diyen CHP’li Hüsnü Bozkurt’un sözlerini eleştiren Alparslan, “Senin ne haddine. Bu arsızlık bu aymazlık ne mümkün. Milletin iradesini bir şekilde silip süpürüp güya İzmir’den denize dökecek kadar ihanetin içinde olacaksın. Bu millet sana 16 Nisan’da öyle bir şamar vuracak ki nereden nereye düştüğünü anlamayacaksın. Ama hem Kılıçdaroğlu’nun 15 Temmuz’la ilgili söyledikleri hem kendi vekillerinin bu beyanları bize bu toprakları vatan yapan şehitlerimize ihanet. Darbe teşebbüsünde şehit olan 250 vatandaşımıza ihanet. 2 bin 500’ü aşkın gazimize nihayetinde 80 milyonun tamamına ihanet. Demokrasiye, cumhuriyete, vatana, bayrağa, devlete, millete ihanet. Bu kadar ihanet içerisinde olan siyasilerin hangi ihanet şebekeleriyle iş tutup da bu hayır için uğraştıklarını da biliyorsunuz. Hayır hayır diyenlerin yaptıklarına baktığımız zaman en ufak bir taş üstünde taş koymuşlukları yok. Ülkemizin devletimizin milletimizin sıkıntılarına sebep olan bu sistemin daha güçlü bir devlete, daha hızlı, verimli, etkin yönetime kavuşmasına fırsat verecek değişikliği 16 Nisan’da yapmış olacağız" diye konuştu.

İLK İMZALAR DERNEK YÖNETİMİNDEN

Deklarasyona ilk imzaları Dernek Yönetim Kurulu attı. Ülke Medya Başkanı Aydın Tufan başta olmak üzere Başkan Yardımcıları Kemal Güllüoğlu, Halil Barut, Mesut Demircan, Kenan Doğanay, Hakverdi Altuğ, Memduh Aslan, İsmail Tekpınar, Hasan Yavuz, Ömer Ersan, Aynur Bayram, İbrahim Keskin, Rıza Alageyik, Halime Polat, Aydın Baştaş deklarasyonu ilk imzalayanlar oldu.

DEKLARASYON NAME’YE İMZA ATAN STK’LAR

Hadi Diler- ULED ( Uluslararasi Eğitim Derneği Genel Başkanı ), Faruk Gökdemir (AT Ocaklar Genel Başkan Yardımcısı), Semra Polat ( Sivil Düşünce Platformu Doğu Anadolu Kentleri Sosyal Yardımlaşma ve Kültürel Dayanışma Derneği Başkanı), Demirhan Daştan( Uluslararası  Girişimci İş Adamları Derneği  Başkanı) , Emire Balkan ( AK Parti  1 Bölge Milletvekili Adayı), Hamdi Kesgin (Pursaklar Platformu Derneği Başkanı ve Ankara Büyükşehir Belediyesi Pursaklar Bölge Başkanı) , Yunus Çelik- Ahi Evran Ocağı  İşadamları Derneği Genel Başkanı), Arif Saylan (Atanmayan Uzmanlar Derneği Başkanı), Sinan Güleç, Erkan Çelik,  Emre Efe (Çorum Federasyonu Gençlik Kolları Başkanı), Ömür Goşeli (Ankara Çerkes Derniği), Alperen Buray-DEKSİM (Dünya Ekonomik Kalkınma ve Stratejik İşbirli Merkezi Başkanı), İdris Ortakaya Bütün Sivil İnsiyatif Oluşumu Genel Başkanı- Gazeteci Yazar),Celalettin Uludağ (Ankara Dernekler Federasyonu Genel Başkanı), Hüseyin Acu, Atilla Kısear (Tüm Ankaralılar Birliği Derneği Genel Başkanı ), Tüm Osmanlılar Birliği Genel Sekreteri, Osmanlılar Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı, Sadullah Alagöz (Ankaf ve EVET Platformu Genel Başkanı), Mustafa Candan (Bayar Cemiyeti Genel Başkan Yardımcısı),Cemal Engin Karaboğu, Yüksel Güney (DOĞSAD Genel Müdürü) Program, sivil toplum temsilcilerinin ve davetliler birlikte çektirdiği toplu fotoğrafın ardından sona erdi.