Güler Sabancı: Hayırseverlik para ile değildir
Sabancı Vakfı’nın 11 yıldır sivil toplum alanındaki gelişmeleri tartışmaya açmak amacıyla düzenlediği Filantropi Semineri, “Engelsiz Yaşam Teknolojileri” başlığıyla Sabancı Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Güler Sabancı’nın ev sahipliğinde gerçekleşti.
Sabancı Vakfı’nın 11 yıldır sivil toplum alanındaki gelişmeleri tartışmaya açmak amacıyla düzenlediği Filantropi Semineri, “Engelsiz Yaşam Teknolojileri” başlığıyla Sabancı Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Güler Sabancı’nın ev sahipliğinde gerçekleşti. Teknolojinin engelli bireylerin hayatına etkisinin konuşulduğu seminerin ana konuşmacısı görme engelliler için etrafındaki dünyayı betimleyen; insanları, nesneleri ve metinleri anlatan bir yapay zeka uygulaması geliştiren ve kendisi de görme engelli olan Saqib Shaikh oldu.
Seminer kapsamında gerçekleştirilen “Teknoloji ve Bağımsız Yaşam” başlıklı panelde görme engellilerin ihtiyaçları doğrultusunda akıllı bastonu geliştiren Kürşat Ceylan, işitme engelli çocuklar için iki dilli hikaye kitabı tasarlayan Melissa Malzkuhn, fiziksel engelliler için online harita geliştiren Jason Da Silva ve engelli politikalarıyla ilgilenen akademisyen Volkan Yılmaz konuşmacı olarak yer aldı. Felix Klieser’in etkileyici performansıyla başlayan seminerin kapanışını da Avusturyalı Dans Grubu Ich Bin O.K. gerçekleştirdi. Seminerde katılımcılar engelsiz yaşama katkı sağlayan birbirinden yenilikçi teknolojileri de deneyimleme fırsatı elde etti.
Seminerin açılış konuşmasını yapan Sabancı Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Güler Sabancı, hayırseverliğin öneminin giderek arttığına değinerek başladığı konuşmasında, ”Filantropi, 21. yüzyılda önemi ve etkinliği giderek artan konulardan biri haline geldi. Bu alana odaklanan kişi ve kurumların sayısı her geçen gün artıyor. Hepsinin hedefinde daha adil ve eşit bir dünyaya katkıda bulunmak yer alıyor. Harvard Üniversitesi’nin son dönemde hazırladığı Küresel Filantropi Raporu’na göre vakıf sayısı son 25 yılda üç kat artmış, bütçeler de buna bağlı olarak artarak yıllık 150 milyar doları aşmış. Yine bu rapora göre, bu kaynağın önemli bir kısmı vakıfların öncelikli olarak ele aldıkları eğitim, sosyal refah, sağlık ve kültür-sanata gidiyor. Ancak vakıflar hangi alanda çalışırsa çalışsın bütçeden çok daha önemli bir konu var, o da etki. Bireylerin bu çalışmalardan ne kadar yararlandığına odaklanmak ve aslında etkiyi takip etmek gerekiyor. Çünkü günümüzde artık filantropi, yani hayırseverlik, büyük paralar harcamak değil, eşit bir dünya hayaliyle daha etkin çalışmak anlamına geliyor” dedi.
Sabancı Vakfı’nın da tüm bireylerin haklardan eşit yararlandığı bir toplum vizyonuyla çalıştığını belirten Sabancı, “Kuşkusuz, haklarına erişmede en çok sorun yaşayanlar arasında engelli bireyler yer alıyor. Biliyorsunuz dün 3 Aralık Dünya Engelliler Günü’ydü. Bu vesileyle tüm engellerin ortadan kalktığı, tüm bireylerin hayata özgürce katıldıkları bir dünya diliyorum hepimize. Sabancı Vakfı olarak bu sebeple kuruluşumuzdan bu yana engelli bireylerin hayata katılımda karşı karşıya kaldıkları eşitsizlikleri ortadan kaldırmak için pek çok proje hayata geçirdik, pek çok projeyi destekledik. Bugün de burada teknolojinin bağımsız yaşama nasıl katkı sağlayacağını konuşacağız” ifadelerini kullandı.
ÖNEMLİ OLAN SADECE TEKNOLOJİ DEĞİL, TEKNOLOJİK GELİŞMELERİ NASIL HAYATIMIZA KATTIĞIMIZ
Teknolojinin eğitimden sanayiye hayatın her alanının ayrılmaz bir parçası haline geldiğine değinen Sabancı, “Her geçen gün yeni gelişmeler gündeme geliyor ve hepimizin hayatını her an etkiliyor. Ancak önemli olan sadece teknolojik gelişmeler değil. Bu gelişmeleri hangi alanlarda nasıl hayatımıza kattığımız da giderek daha fazla önem kazanıyor. Bu noktada belirtmeliyim ki, teknoloji daha eşit, adil ve demokratik bir dünya hayaline destek olduğunda daha da anlam ve daha da değer kazanıyor. Her birimizin hayatını ve alışkanlıklarını değiştiren teknoloji, kapsayıcı bir bakış açısıyla hepimize yepyeni fırsatlar sunuyor. İşte bugün teknolojinin engelli bireyler için sunduğu fırsatları ve bağımsız yaşama olan etkilerini konuşacağız. ‘Engelsiz Yaşam Teknolojileri’ konferansımızda hem sahnede hem de fuayede ilham veren pek çok teknolojiyle tanışacaksınız. Yaşadığımız, gördüğümüz bu teknolojiler, erişilebilir bir toplum hayalimizin uzak olmadığını gösteriyor. Teknoloji bugün hepimize gelecek için umut veriyor” dedi.
SAQİB SHAİKH: GELECEĞİN GETİRECEKLERİ İÇİN ÇOK HEYECANLIYIM
Konferansın ana konuşmacısı olan Saqib Shaikh, teknolojinin hayatını değiştirdiğini belirttiği konuşmasında “Teknoloji, engelli bireylerin hayatla aralarındaki mesafeyi kapatıyor. Özellikle yapay zekanın gelişimi bu anlamda bizlere çok çeşitli ve yeni fırsatlar sunuyor. Ben de hem görme engelli bir birey hem de bir yazılımcı olarak sürekli herkes için bariyerleri kaldıracak çözümleri nasıl bulabileceğimiz sorusuna yanıt arıyorum. Seeing AI uygulaması da bu arayışın bir sonucu olarak ortaya çıktı. Uygulamanın Türkiye dahil dünyanın her yerinde evde, işte ve daha pek çok alanda görme engellilerin hayatını kolaylaştırıyor. Ve biz uygulamayı her geçen gün geliştirmeyi sürdürüyoruz, çünkü geldiğimiz noktanın henüz başlangıç olduğunun farkındayım” dedi. Bugün hayatımızda olan pek çok teknolojinin engelli bireylerin sorunlarına çözüm üretmek amacıyla hayata geçirildiğini belirten Shaikh, “Hepimizin cep telefonlarında kullanılan dokunmatik ekran teknolojisi bundan yıllar önce aslında engelli bir bireyin yaşadığı sorunlara çözüm üretmek için geliştirildi ve bugün hepimizin hayatının ayrılmaz bir parçası haline geldi. Dolayısıyla bugün engelliler için geliştirilen teknolojilerin de giderek yaygınlaşacağına inanıyorum. Her gün yeni bir teknoloji öğreniyorum ve geleceğin getirecekleri için çok heyecanlıyım” ifadelerini kullandı.
TEKNOLOJİ İLE ENGELLERİ KALDIRAN UYGULAMALAR TANITILDI
“Engelsiz Yaşam Teknolojileri” semineri engellilerin hayat kalitesini etkilemeyi amaçlayan inovasyonların tanıtıldığı etkinliğe de ev sahipliği yaptı. Katılımcılar farklı engel gruplarına yönelik olarak geliştirilen teknolojileri deneyimleme fırsatı yakaladı. Engellilerin hayatını kolaylaştıracak pek çok uygulama ve teknolojinin tanıtıldığı etkinlikte görme engellilere yönelik Saqib Shaikh’in geliştirdiği nesneleri ve kişileri betimleyen Seeing AI uygulaması ve gözlüğe takılan okuyucu aparat Orcam yoğun ilgi gördü. Retina ile bilgisayar ve telefon kullanmaya imkan tanıyan EyeNavigator Göz Takip Sistemi ve akıllı baston WeWalk da sergilenen uygulamalar arasındaydı. Çevredeki sesleri işitme engellilerin anlayacağı görsel uyarılara çeviren Abilisense ve işitme engelliler için çevredeki konuşmaları yazıya çeviren Trelens uygulamaları da en çok dikkat çeken teknolojiler arasında yer aldı. Tübitak ödüllü genç yazılımcı Arda Mavi tarafından geliştirilen Sesgoritma da Türkiye’den etkinliğe katılan teknolojiler arasında öne çıktı. Sesgoritma, işaret dilini konuşma diline çevirerek duyma engelli bireylerin iletişimini kolaylaştırıyor.
ENGELLİ ERİŞİMİNİ ARTIRAN TEKNOLOJİLERE İLGİ
Seminerde tanıtılan teknolojilerin odaklandığı alanlardan biri de mekanların erişilebilirliği oldu. Online harita uygulaması AXS Map, engelli bireyler için yaşamı kolaylaştırmasıyla öne çıktı. Uygulama, bina ve mekanların engelli erişimine uygunluğu üzerinden oylanmasına olanak sağlıyor ve bu bilgileri herkesin erişimine açıyor. Topchair isimli merdiven çıkan tekerlekli sandalye ise engelli erişimine uygun düzenlenmemiş mekanlarda da erişim sağlayabilmesiyle ilgi gördü. Engelli bireylerin karşıdan karşıya geçmesini kolaylaştıran Neatebox da katılımcıların ilgisini çekti. Engelli bireyin ışıklara geldiğini algılayarak karşıdan karşıya geçme butonuna otomatik olarak basılmasını sağlayan uygulama, aynı zamanda bireylerin sosyalleşmesini sağlamak amacıyla mekanların erişilebilirliğini de değerlendiriyor. Etkinlikte çalışmalarını tanıtanlar arasında Engelsiz Yaşam Çözümleri Laboratuvarı (EyLAB) da yer aldı. EyLAB, erişilebilirlik, mobilite, kullanılabilirlik ve herkes için tasarım konusundaki uzmanlığıyla engellilere yönelik Ar-Ge çalışmalarını sürdürüyor.
ENGELLİ BİREYLERİN EĞİTİMİNDE TEKNOLOJİNİN ROLÜ ARTIYOR
Seminerde tanıtılan uygulamalar arasında engelli bireylerin eğitimine yönelik çözümlere de yer verildi. Panelde kendi hikayesini de paylaşan Melissa Malzkuhn, etkinlikte geliştirdiği iki dilli hikaye kitabı uygulamasını da tanıttı. VL2 Storybook isimli uygulama işitme engelli çocukların hikayeleri hem izlemesine hem de okumasına olanak tanırken, aynı zamanda işaret dilini öğrenmelerini de sağlıyor. Tohum Otizm Vakfı da otizmli çocuklar için geliştirdiği mobil uygulaması ile seminerdeydi. Çocuklar için eğitici içerik ve oyunlar içeren uygulama, onların eğitimine katkıda bulunuyor ve okul dışı öğrenme süreçlerini destekliyor.
FARK YARATANLAR DA KONFERANSTAYDI
Sabancı Vakfı’nın iki Fark Yaratan’ı da “Engelsiz Yaşam Teknolojileri” konferansında yer aldı. Başta çocuklar olmak üzere el ve parmak kaybı veya deformasyonu olan bireyler için mekanik el yapımıyla ilgilenen Robotel ile işaret diliyle kahve siparişi deneyimi yaşatan ve kazandıkları kahve ücretiyle işitme engelli bireylere yönelik projelere destek olan DemGood Coffee katılımcılardan yoğun ilgi gördü.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.