İkra Sila-i rahim

Ankara'da Kırşehir sevdamızı yıllardan beri yaşatma mücadelesi veren bir gençlik var. Çınar Kırşehir Gazetesi?nin Ankara Ekibi?nden Ferhat Ünal, Tayfun Bayrak, Handan Yıldız Bayrak, Mevlana Baş, olarak memleketimize nasıl faydalı oluruz diye düşünmediğimiz zaman neredeyse yok.? Bunun aksini sanan kıymetli Kırşehir?i büyüklerimiz var ise o düşünceyi öncelikle yok edelim. Kırşehir için hizmet etme noktasına gelindiğinde her ne kadar Kırşehir?de olamasak da Ankara'dan hemşerilerimizi takip ediyoruz. Kim ne yapmış; nasıl yapmış: Kırşehir için ne faydası olur diye düşünürüz. Bazen Ankara?daki Kırşehirliler olarak masaya yatırmıyoruz da değil. Bir de bunları yerinde inceleyelim, hemşerilerimizle sohbet edelim, fikirlerimizi paylaşalım, sıkıntılarını dinleyelim, dertlerimizi paylaşalım diye bir kaç gün önce Ankara'dan sabah erken saatlerinde yola çıktık. Öncelik tabii ki, Çınar Kırşehir Gazetesi oldu. Aydın Kahraman ve tecrübeli kadrosu Avşar Cihan, Seda Kızıltepe Baysal, Ceylan İşler, Ceyda Ecer ve Hilal Yalçın sıcak karşılaması kahvaltı sohbetiyle zirveye ulaştı. İnanır mısınız abartıyor diyeceksiniz ama Ankara'yı bilenler bilir Çukurambar'daki açık bufa kahvaltılar bile bu kadar mükellef değil Bunları yazmaktaki niyetim ise şudur. Medeniyetin doğduğu şehir ?Kırşehir? Kırşehir insanın ne kadar misafirperver, samimi, saf ve temiz olduğudur. Elimizi sıcak sudan soğuk suya sokmuyorlar desem yeri var. Kahvaltıdan sonra tüm ekip gazeteyi siz Çınar Kırşehir okuyucularına yetiştirmek adına doğru işe koyuluyor. Biz de gazetenin Ankara ekibi olarak Aydın Kahraman kahve ikramını geri çeviremiyoruz. Ne de olsa bir kahvenin "40"yıl hatırı var. Üstelik bir de memleket Kırşehir; plaka da "40"olunca kabul etmeme gibi lüksümüz olamaz.?Öğle namazı vakti... Cacabey de burnumuzda tütüyordu... Tüm ekip olarak Aydın Bey?in eşliğinde doğru camiye dedik. Namaz sonrası, akşam gazetede buluşmak üzere randevulaşarak kısa bir çarşı turuna çıktık. İlk öncelikle kıymetli dostumuz, Yazar Tolga Akpınar'ı ziyaret edip çayını içtik. Özlemişiz birbirimizi. Sohbet koyulaştı. Yakında piyasaya çıkacak romanı hakkında da bilgiler aldık. Kitap harika. Tolga Akpınar'a bir kaç güne kadar çıkacak kitabında başarılar dileyerek ayrıldık. Kırşehir Belediye Başkanı Sayın Yaşar Bahçeci'nin Kırşehir'e kazandırdığı Kentpark'ı gezdik. Gayet başarılı bir çalışma olmuş. Kırşehir'e ayrı bir hava katmış. Park çıkışı kıymetli Ahi Babamız Mustafa Karagüllü ile ayak üstü Kentpark'ta sohbet edip doğru Ahi Evran Türbesi?ne giderek ibadetlerimizi yerine getirdik. Saat de ne çabuk geçiyor. Kırşehir'i günü birlik gelince vakitte bize oyun oynuyor sanki. Aydın Kahraman bizi çok kıymetli birinin yanına götüreceğini söyleyerek Ankara Caddesi?nden aldı. Dediği çok doğruydu. Kredi Yurtlar Müdürü Sayın Faruk Şahin'i makamında ziyaret ettik. Müdür Bey güler yüzlü ve cana yakın. Yanında bulunduğumuz kısa zaman içerişinde bile kendisinden birçok konuda istifade etme fırsatımız oldu. Faruk Şahin, bulunduğu makamın hakkını vererek gençlerin yetişmesi için tüm imkânlarını seferber etmiş durumda. Kırşehir için ciddi çalışmalara da imzasını atan Faruk Bey'in, her konuda kendini yetiştirmiş olduğunu hayretler içinde tecrübe etmiş olduk. Konuşma sırasında kullandığı kelimeleri seçerken ki özeni, üslubu ve nazik tavırları onun zihnimizde izler bırakmasına sebep oldu. Bizleri makamında ağırladığı için kendisine teşekkürü borç biliyoruz. Yurt Müdürümüzle sohbetimiz bittikten sonra tekrar gazetemize döndük. Mesai bitimi de olunca gazete de baskıya girince tüm ekibin yüzü gülüyordu. Artık hep beraber doğru akşam yemeğine gidebiliriz. Çınar Ankara ve Çınar Kırşehir ekibi olarak sağlam bir kadroyla çıktığımız yolda geriye bakmadan daima ilerleyeceğimize ve gazetemizi en güzel yerlere taşıyarak daima okuyucularımızın güvenini alarak başarıdan başarıya ulaşacağımıza hiç şüphemiz yok. Artık vedalaşma zamanı. En üzücü tarafı da burası. Aile olduk. Kopmak zor oluyor. Her ne kadar Ankara ile Kırşehir arası iki saat olsa da insan özlüyor memleketini. Bir daha görüşmek dileğiyle ayrılıyoruz. Buraya kadar gelinir de Kırşehir'in Tiyatro Üstadı Ufuk Cengiz?i izlemezsek çok şey kaçırmış oluruz. Hemen Gazetemizin Usta Kalemi değerli büyüğüm Avşar Cihan ile Kırşehir Kültür Merkezi?ne doğru ilerledik. Kırşehir?de her yerde billboardlarda "Anadolu Ruhu" adlı tiyatro oyunu afişi var. Oyun muhteşemdi. Ekip sahneye hâkimdi. Bu arada Kırşehir Belediyesi Kültür Başkanı Halil Çalışır da ordaydı. Kendisiyle ayak üstü sohbetimizde oldu. Bizim Kırşehir'e geldiğimizi öğrenmiş. Gözlerinin içi gülüyordu maşallah. Yüzünden gülücükler eksik olmasın Halil Bey?in. Oyun bitti. Yazar-Tiyatrocu Ufuk Cengiz'i tebrik etmek için sahneye çıktık ve güzel dileklerimizi dile getirdik. Ekibi ile sahneyi toplaması gerekirken ?Siz Ankara'dan bize geldiniz. Lütfen hasbıhal yapalım; bir şeyler içelim? sözleri dillerinden döküldü. Demek istediğim şu ki bizim toprakta samimiyet var, sıcaklık var, misafirperverlik var. Biz yola çıkacağımızı söylesek de Ufuk Cengiz'i ikna edemedik. ?Siz Ağalar Konağı?na geçin, ben ekibi alıp geliyorum. Biraz sohbet edelim? dedi. Kabul ettik. Unutmadan söyleyeyim ki Ağalar Konağı da Belediye'nin Kırşehir'e kazandırdığı güzel çalışmalardan biri. Ağalar Konağı?nda Ufuk Cengiz'e sordum. Bu muhteşem oyunla ilgili birkaç şey anlatır mısın dedim. Başladı anlatmaya: ?16 Mart'ta Hayriye Kımçak Anadolu Lisesi'nde, 18 Mart'ta Kırşehir Valiliği il programı için Kırşehir Belediyesi çatısı altında, 22 Mart'ta Ahi Evran Üniversitesi adına Kültür Merkezi'nde, 23 Mart'ta Kırşehir Belediyesi Gençlik Merkezi (BEGEM) adına Kırşehir Kültür Merkezi'nde Anadolu Ruhu adlı tiyatro oyunumuzla sahnedeydik. Bu dört gösterimde bu toprakların vatan olarak kalmasında en büyük paya sahip olan Birinci Dünya Savaşı'ndaki cephelerimizden Çanakkale ve Sarıkamış ile Kurtuluş Savaşı'nda ortaya çıkan Anadolu Ruhu'nu yeniden canlandırmak için ekip olarak ter döktük. Anadolu Ruhu oyunumuza ev sahipliği yapan Kırşehir Valiliği'ne, Kırşehir Belediyesi'ne, Ahi Evran Üniversitesi'ne, Hayriye Kımçak Anadolu Lisesi'ne teşekkür ediyoruz. Asıl teşekkürü ise sevgili ekibim, ağabey ve kardeşlerime ediyorum.? Artık ayrılık zamanı diyerek vedalaşarak Ufuk Hocamızdan ayrılarak doğru Ankara yoluna çıktık. Ziyaret edemediğim birçok hemşerilerim oldu. Onları da bir dahaki sefere artık.? Sağlıklı huzurlu günler geçirmeniz dileğimle hoş çakalın.