İnsanı İnsan Yapan Erdem

Ahlak duygusu ve değer boyutları insanın mutluluğunda yer alan önemli bir kavramdır. Bu genel tanımın kapsamı çoğunlukla uyulması gerekilen, üzerinde anlaşılmış ortak kurallar çerçevesinde değerlendirilse de ahlaki değerler belli toplumların belli zamanlarda benimsediği ve uyguladığı davranış kalıplarıdır. Ahlakı, bilimsel kategorilerde değerlendirenlerin tanımı ise şöyle özetlenebilir. Muayyen bir dönemde, açık ve kesin olarak belirlenmiş bir toplumun uyması gereken davranış kurallarını inceleyen bilim dalıdır. Bu tanımlamayı esas alarak toplumların geneline hâkim olan kurallardan bahsetmek zordur. Aynı topluluk içinde yaşayan bireylerin, hepsinin kabul ettiği bazı kaideler varsa da zaman ve şartların ahlaki dinamikleri değiştirmesiyle mevcut prensipler yeniden yorumlanır. Bu noktada, hukuk; Kanunların koruduğu, ahlak ise; vicdanın koruduğu menfaatleri belirler. Bu sebeple ahlaka vicdan hukuku da denilebilir. Günümüz dünyasında topluluklar arasında sosyal denge kurmak, kurulan dengeyi korumak ve geliştirmek eğitimle mevcut olup, bu da devletimizin öncelikli görevleri arasında bulunmaktadır. Devletimizin; sosyolojik, antropolojik, psikolojik, pedagojik olgularla bölgesel ve ülke genelini kapsayan ar–ge çalışmalarıyla sorunları tespit ederek, ilim ve bilim öncülüğünde eğitim ve kültür çalışmalarıyla sergilenen sosyal politikalarla eşliğinde sergilenen milli bir sivil toplum hareketinin ülkemiz, devletimiz ve milletimiz için fayda sağlayacağı görülmektedir. Devletimiz, halkı tarafından tek vücut halinde farklı misyonlar içerisinde olmakla birlikte aynı vizyona kavuşabilmeyi öncelikli ilkeleri arasına alarak hareket etmediği sürece sıraladığımız olumsuz etkenlerden tamamen kurtulması mümkün olmayacaktır. Yeni eğitim sistemi içerisinde eğitim milli sivil toplum hareketi tarafından da desteklenerek başarıya ulaşacaktır. Günümüzde ülkemizde milli güvenlik açısından ele alınması öngörülen en önemli konu ahlak erdemini zedeleyerek ahlaksızlığı aşılayan kitle hareketleridir. Savaşların, kavgaların, yalanların, cinayetlerin, tacizlerin oluşumuna öncülük ederek kul hakkının istila edilmesine vesile olan etken ahlaksızlıktır. Barış, birlik, beraberli, yardımlaşma, dayanışma, hoşgörü, nezaket, huzur ve saadetin temeli ahlaktır. Günümüzde sosyolojik ve psikolojik hamlelerle kitlelerin zihinlerinin şekillendirildiği öngörülürken devletler birbirlerinin artık ne kadar silahı, mühimmatı, savunma gücü vardır diye değil, ahlak açısından ne kadar güçlüdür diye karşı stratejiler hazırlamaktadır. Bizleri mücadelede zafere götürüp muzaffer kılacak erdem ahlaktır. Milli güvenliğe hâkim olmak isteyen devletimiz, milletinin ahlaki değerlerinin koruyucusu ve teminatı olmalıdır.