Kemal Kılıçdaroğlu: Devir kavga devri değil

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Ankara Altındağ’da STK temsilcileri ve muhtarlarla bir araya gelerek açıklamalarda bulundu.

Kemal Kılıçdaroğlu: Devir kavga devri değil
Yayınlanma:
Güncelleme:

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Altındağ STK temsilcileri ve muhtarlarla bir araya geldi. 29 Ekim Şair Baki Kültür Merkezi’ne gelen Kılıçdaroğlu, Ramazan Bayramını kutlayarak başladığı konuşmasında, “Suruç’ta yaşanan bir olay hepimizin canını acıttı. İsteriz ki hiçbir vatandaşımızın burnu kanamasın. İstiyoruz ki olay bütün çıplaklığıyla soruşturulur ve toplumun önüne konur. Kavgadan uzak, barıştan yana birlikten yana, beraber yaşamaktan yana bir düşünceyi hep beraber hayata geçiririz en büyük arzumuz budur” dedi.

HERKESİN DOYDUĞU BİR TÜRKİYE İSTİYORUZ

Herkesin karnının doyduğu bir Türkiye’yi sosyal devleti yeniden inşa ederek kurabileceklerini söyleyen Kılıçdaroğlu, “Birliğimizi ve bütünlüğümüzü nasıl sağlayacağız. Eğer bunu ortaya koyar ve bu düşünce paralelinde oy kullanabilirsek birliğimizi ve beraberliğimizi korumuş oluruz. Bunun birinci yolu şudur; herkesin karnının doyduğu bir Türkiye. Herkesin karnının doyduğu bir Türkiye’yi sosyal devleti yeniden inşa ederek kurabiliriz. Birisi sürekli yer, öbür taraftan binlerce insan sürekli, seyrederse o toplumda barışı sağlayamazsınız. O amaçla güçlü bir sosyal devlet inşa etmek durumundayız. Güçlü sosyal devlet, devletin zayıfın yanında durduğu devlettir.

RANTİYE SINIFI MEMNUN

Yani herhangi bir vatandaş hastaneye gitti zaman iyi tedavi oluyorsa, çocuğunu rahat okula gönderebiliyorsa, çiftçi alın terinin karşılığını alabiliyorsa o devlet güçlü devlettir çünkü o devlet üreten devlettir. Üretme kadar değerli bir şey yoktur. Çiftçi, esnaf, işçi, bütün bunların tamamı alın teri dökerek üretirler. Üretmek alın teriyle olur. Bir de üretmeyen sınıf vardır. Üretmeyen sınıfın adına biz rantiye sınıf diyoruz. Yani alın teri dökmez. Bol parası vardır, bir tarafa koyar, kim isterse faizle parasını verir. Bunun için işçi, bunun için tarla, emek, traktör, mazot fiyatı, bunlarla hiçbir ilgisi yoktur rantiye sınıfının. Bu yaşadığınız düzende kim mutlu? İşçi memnun değil, emekli memnun değil, çiftçi, memnun değil, esnaf memnun değil. Kim memnun? Rantiye sınıfı memnun.

ALIN TERİ DÖKMÜYOR

Saydığım insanların tamamı alın teri dökerek kazanmaya çalışanlar. Rantiye sınıfı alın teri dökmüyor. Düzen rantiye sınıfına çalışıyorsa o zaman bu düzeni değiştirmek zorundayız. Rantiye sınıfını değil, üreten sınıfı öne alacağız. Sanayici fabrikada üretecek, sorunu varsa çözeceğiz. Yeter ki istihdam oluştursun, yeter ki çalışsın, üretsin, yeter ki ihracat yapsın. Çiftçi tarlaya gidecek, üretecek, çalışacak o da kazanacak. Tarım sektörü bütünü ülkelerde stratejik sektördür. Her insan beslenmek zorundadır. Beslenmemiz ise toprağa bağlıdır. Biz eğer samanı dışarıdan getiriyorsak, nohudu, mercimeği dışarıdan getiriyorsak, eti canlı hayvanı dışarıdan getiriyorsak önümüzde bir sorun var demektir” ifadelerini kullandı.

KAVGA DÖNEMİ BİTTİ

“Her şeyi mantık süzgecinden geçirmek zorundayız” diyen Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti, “Dönem kavga etmek dönemi değil, dönem düşünme dönemi. bilinçli olarak sandığa gitme dönemi. Tercihimizi bu çerçevede kullanacağız. Türkiye’de hiçbir makam ben hesap vermiyorum diyemez, dememeli. Seçimle kim geliyorsa her makam bulunduğu konuma uygun olarak hesabını vermek zorundadır. Bu kadar para toplanıyor, vergiler toplanıyor. Bu paraların nereye harcandığının hesabı verildi mi? Amerika’da, Japonya’da olsa kıyamet kopar. Cebinden değil de vatandaşın vergisinden harcıyorsan vatandaşa bunun hesabının verilmesi lazım. aksi halde olmaz.”

SOSYAL DEVLETİ GÜÇLENDİREMELİYİZ

Kemal Kılıçdaroğlu, “Sosyal devlet garibanın yanında olan devlettir” diyerek, “Gazi Mustafa Kemal bunu ‘Cumhuriyet bilhassa kimsesizlerin kimsesidir’ diye tanımlar. Çocuk esirgeme kurumlarında 18 yaşına gelince devlet onları kapının önüne koyar. Bunların hiçbirisi hayata tutunamaz. Dün Muharrem İnce bu konuya parmak bastı ve şunu söyledi, ’Ben Cumhurbaşkanı koltuğuna oturduğumda 18 yaşını dolduran annesiz, babasız, kimsesiz çocukların tamamını sınavsız devlete memur olarak atayacağım. Sosyal devlet budur. Sosyal devletin sahip çıkması lazım. Eğer sosyal devleti güçlendiremezsek iç barışı sağlayamayız” diye konuştu.

ASGARİ ÜCRET VERGİSİZ İKİ BİN 200 TL OLACAK

“Eğer kul hakkı yiyenlere oy verirseniz harama ortak olursunuz” diyen Kılıçdaroğlu, “Ocak ayında asgari ücretler vergisiz 2 bin 200 TL olacak. Çiftçiye mazot 3 TL olacak Dünyanın en pahalı mazotunu satıyor. Üretecek bu adam, alın teri dökecek. Ne olursa olsun hep birlikte mücadele edeceğiz. Ben bunları söyleyince ’’Para yok, nereden bulacaksın?’’ diyorlar. Tefeciye vereceğim parayı alın teri dökene vereceğim. Onlar tefeciye çalışacak, biz bu ülkenin insanına çalışacağız. 79 yılda bütün hükümetlerin harcadığı para 713 milyar dolar. 713 milyar dolarla Sümerbanklar, Etibanklar yapıldı. Uçak fabrikalarının temeli atıldı. Keban, Karakaya barajı yapıldı, Telekom kuruldu, Kıbrıs Çıkarması oldu, Amerika ambargo uyguladı ve 713 milyar dolar para harcandı. Son 14 yılda harcanan para 2 trilyon 94 milyar dolar. Bu para nereye harcandı? Eğer kendi vicdanımıza bu soruyu sorup sandığa öyle gidersek emin olun bu Cumhur İttifakı 1 oy bile alamaz. Kul hakkı yemek en büyük günahtır diyoruz. Eğer kul hakkı yiyenlere oy verirseniz harama ortak olursunuz” şeklinde konuştu.

 Sorumlu Yazı İşleri Müdürü
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.