Kılıçdaroğlu, Vatan Partisi’ni ziyaret etti

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek ile bir araya geldi. Görüşmede CHP Genel Başkan Yardımcıları Bülent Tezcan ve Haluk Koç da hazır bulundu. Vatan Partisi Genel Merkezinde gerçekleşen görüşme yaklaşık 1 saat sürdü. Görüşmenin ardından iki lider basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. Son derece verimli ve güzel bir toplantı olduğunu kaydeden Kılıçdaroğlu, “Türkiye’nin geleceği konusunda umutlu olduğumuzu paylaştık. Sayın Genel Başkan çok önemli bir gerçeğin altını çizdi. Türkiye’nin üretmesi gerektiğini, Türkiye’nin huzura, barışa ihtiyacı olduğunu, terörden bu ülkenin çok acılar çektiğini ve bunun sonlandırılması gerektiğini, bu konuda güç birliği yapma, düşünce birliği yapma konusundaki düşüncelerini ifade etti. Aslında aynı şeyler paylaşıyoruz" şeklinde konuştu.

"Önümüzdeki süreç içinde diğer partileri de ziyaret edeceğiz"

“Önümüzdeki süreç içinde diğer partileri de ziyaret edeceğiz” diyen Kılıçdaroğlu, “Diğer partilerle de oturacağız konuşacağız. Biz demokrasiyi savunanlar, insan haklarını savunanlar, kadın erkek eşitliğini savunanlar, ülkede huzuru ve barışı savunanlar bir arada ortak hareket etmek zorundayız. Düşüncelerimizi sadece Türkiye halkına değil, bütün ülkelere, bütün dünyaya ifade etmek durumundayız. Son referandum sürecinde hayır oyunu kullanarak demokrasiye katkısını sunan, savunan bütün unsurların siyasi partiler, sivil toplum kuruluşları yine birlikte hareket edebilirsek Türkiye’yi aydınlığa ve huzura çıkarmış olacağız" dedi.

"Karşılıklı çok verimli bir görüş alışverişinde bulunduk"

Perinçek ise karşılıklı çok verimli bir görüş alışverişinde bulunduklarını belirterek, şöyle konuştu:

“Şunu görüyoruz biz Vatan Partisi olarak AKP iktidarının sonu geldi. Önümüzdeki cumhurbaşkanlığı seçimini Sayın Tayyip Erdoğan kazanamayacak. Türkiye’yi yönetecek yeni bir hükümet başkanına, başbakanlık yapacak adı cumhurbaşkanı olan bir yöneticiye kavuşacak. Bunun için bizlerin Türkiye’nin vatan bütünlüğünü sağlayacak, demokrasiyi getirecek ve Türkiye’de yine üretim ekonomisine geçişe önderlik edecek, komşularımızla barış ve iş birliğini sağlayacak bir hükümete ihtiyacımız var. Bu hükümeti kurmaya talibiz. Bu hükümeti kurmak için gerekli kuvveti milletimize dayanarak yaratmak önümüzdeki dönemin acil görevidir.”

Basın mensuplarının sorularını cevaplayan Kılıçdaroğlu, HDP ziyaretinin takviminin belli olup olmadığı ve Parti Sözcüsü Bülent Tezcan’ın hayır buluşmalarının demokratik bir anayasaya dönüşmesini umut ettikleri yönündeki açıklamasının hatırlatılması üzerine, "O konuları daha sonra görüşürüz" dedi.

Meral Akşener’le ne zaman görüşeceğine ilişkin soruya ise Kılıçdaroğlu, “Kendisi ile görüşeceğim” cevabını verdi.

"Hapishanelerde 150’ye yakın gazeteci uyduruk yere tutuklanırken, bir kişinin serbest bırakılması ve buna göz yumulmasını asla kabul etmiyoruz"

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş’ın damadı Ömer Faruk Kavurmacı hakkındaki açıklamalarının hatırlatılması üzerine Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:

“Bunları daha sonra konuşalım. Bu toplantı Vatan Partisi ile CHP’nin demokrasi, terör, insan hakları konusunda bir araya gelip konuştuğumuz ve görüş birliği sağladığımız konular. Bunlar çok önemli. Birden fazla siyasal partinin bir ortak payda oluşturması Türkiye’nin geleceği açısından son derece değerli ve son derece önemli. Yargının bağımsız olmadığına inanan bir partiyiz. Türkiye’de bugün yargı bağımsızlığı yok. Türkiye’de bugün medya özgürlüğü yok. Hapishanelerinde 150’ye yakın gazeteci uyduruk yere tutuklanırken, bir kişinin serbest bırakılması ve buna göz yumulmasını asla kabul etmiyoruz. Bir kişinin serbest bırakılması tamamen siyasi otoritenin beklenti ve talimatları ile gerçekleşmiştir. Hangi belgeden söz ediyorsunuz? Gelişmeleri bilmiyorlar. Yeteri kadar özümsemiyorlar. Dolayısıyla bunları arzu ederlerse oturur daha farklı bir düzlemde konuşuruz.”

“DHKP-C bir terör örgütüdür”

Kılıçdaroğlu, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun açlık grevi yapan Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’nın DHKP-C ile bağlantıları olduğuna dikkat çektiğinin hatırlatılması üzerine, “DHKP-C bir terör örgütüdür. Terör örgütünün mensupları varsa delillerini çıkartırsınız yargı gereğini yapar. Düne kadar değildi de şimdi mi oldu?” değerlendirmesinde bulundu.