Kırıkkale’de Akşener ile Yavaş rüzgarı

HABER: ŞİLAN EYLÜL KANDEMİR

Kırıkkale Yenidoğan Mahallesi Zafer Caddesi’nde vatandaşlarla bir araya gelen İYİ Parti lideri Meral Akşener ile ABB Başkanı Mansur Yavaş, yaptıkları konuşmalarda önemli mesajlar verdi. Sosyal medyada da gündem olan ziyaretle ilgili “#kırıkkalekararınıvermiş” heştegi kullanılırken, İYİ Parti Kırıkkale İl Başkanlığı yöneticileri, CHP ve İYİ Parti Kırıkkale Milletvekili Adayları ile çok sayıda sivil toplum kuruluşu temsilcisi de etkinliği takip etti.

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, meydanda yaptığı konuşmada “Makine ve Kimya Endüstrisi AŞ'yi aldılar elinizden ve KİT olmaktan çıkardılar. İnsanlar işten çıkarıldı, yerine de yenisi alınmadı. Onu da biz yeniden ihya edeceğiz ve bu şehirde işsiz genç kalmayacak inşallah. 100 bin öğretmenin tamamını 15 Mayıs'ın bir ay sonrası içinde tayin edeceğiz. 100 bin öğretmenimiz, öğrencilerine kavuşacak. Bütün köy okullarını yeniden açacağız. Taşımalı eğitim, köylerin bütün her şeyini ortadan kaldırdı. Mecburen taşındı bütün gençler. Dolayısıyla köy okullarıyla beraber hem öğretmen gelecek hem cami canlanacak hem de tarımda veterinerinden ziraat mühendisine kadar hepsi bulunacak” diye konuştu.

MANSUR YAVAŞ: HAYALİ PROJEMİZ YOK

ABB Başkanı Mansur Yavaş, Kırıkkalelilere yaptığı konuşmada, “Bayramınız mübarek olsun. Her ne kadar coğrafi olarak, siyasi olarak Kırıkkale ayrı bir il olsa da biliyorsunuz Ankara ile hemşehridir” dedi. 2019’da Millet İttifakı’nın adayı olduğunda yaşananları hatırlatan Yavaş, “Şimdi yaşananların hemen hemen aynısını yaşadık. Maalesef ülkede söyleyecek sözü olmayanlar ancak rakiplerini nefret sözleriyle, iftiralarla ezmeye çalışıyor” diye konuştu. Yavaş, açıklamalarına şöyle devam etti: “Ankara’da tam 25 yıldır bir yönetim vardı, bırakmak istemiyorlardı. Bırakmamak için de yapmadıkları, atmadıkları iftira kalmadı. ‘Gelir gelmez işçileri çıkaracaklar. Sosyal yardımları kesecekler. Mansur Yavaş küçük bir ilçenin belediye başkanı Ankara‘yı yönetemez’ dediler. Hiçbir işçiyi işten çıkarmadık, artık onları maçlara götürmüyoruz, siyasi parti mitinglerine götürmüyoruz. Sadece ve sadece Ankara halkı için hemşehrileri için çalışıyorlar, maaşlarını alıyorlar. ‘İlk ay 50 milyon açık var maaş dâhil ödeyemez’ dediler. Şu anda seçimden kısa bir süre önce bankalardan yüksek faizle çekip müteahhitlere ödedikleri paralar dâhil 5 katrilyon lira eski döneme ait borcu ödedik. Çünkü hayali projemiz yok. Çılgın projemiz yok halkın gerçek ihtiyacı neyse sadece oraya harcıyoruz. Şeffaf ihaleler yapıyoruz. 3500 adet ihale şu anda YouTube’da sergileniyor. Torunlarımız bile bu ihaleler nasıl yapılmış görecek. Eskiden olduğu gibi ahbap çavuş ilişkisi bitti. Yüksek katılım ve yüksek kırımlarla tasarruf ediyoruz.”

Yavaş, Ankara’da hayata geçirdiği destekleri ve projeleri de şu sözlerle anlattı:

“İsraf etmiyoruz, Ankara halkının ihtiyacı neyse oraya harcıyoruz. Yönetemez dediler İngiltere’den Dünya belediye başkanları ödülünü Ankara’ya getirdik. ‘Sosyal yardımları kesecekler’ dediler eskiden sosyal yardımlar nasıl veriliyordu koliler hazırlanıyordu ev ev dağıtılıyordu. Çuvallarla kolilerle insan onurunu da incitiyorlardı. Biz seçimden önce söz vermiştik bir Başkent Kart çıkardık. Sosyal yardım alanlar markete gidiyor çocuğunun ihtiyaçlarını karşılıyor. Zorla makarna vermiyoruz artık. ‘Kimseyi aç ve açıkta bırakmayacağız’ dedik. Ankara’da tam 200.000 aileye iki yıldır üç ay gaz desteği veriyoruz. Ankara halkını üşütmüyoruz. Hükümet açıkladı doğalgaz yardımı yapacağız diye bu sene de yapamadılar. Şimdi bağlanan Karadeniz gazından sadece mutfakları için ücretsiz dediler. Kışın aklınız neredeydi? Siz iktidarsınız her şey sizin elinizde seçime girerken bunları yapmak yerine 2 yıldır verdiğimiz doğalgaz yardımlarını insanlar evlerde üşürken niye vermediniz?”

“NEFRET VE KORKU SİYASETİ BİTSİN İSTİYORUZ”

Yavaş, hükümetin neden değişmesi gerektiğine de şu sözlerle dikkat çekti:

“Peki, neden Ankara‘yı bırakmak istemediler, İstanbul’u bırakmak istemediler? Çünkü hepiniz duydunuz kendi bakanları söyledi Ankara‘yı parsel parsel sattınız diye… Yüze yakın dosyayı savcılığa verdim. Birçok dosyayı bekletiyorlar. 15 Mayıs’tan sonra inşallah bunlar ortaya çıkacak. İşte bunlar ortaya çıkmasın diye vermek istemediler, iftira attılar. Ankara’da sayaçları PKK’lılar okuyacaktı ne oldu? Hani Ankara’da su faturalarını DHKP-C’liler getirecekti ne oldu? Ankara’da su sayaçlarını da okuyan faturaları da götüren kim biliyor musunuz? Ankara’nın tertemiz vatansever gençleri… Artık bu nefret siyaseti bitsin istiyoruz. Korku siyaseti bitsin istiyoruz. Soğancı, pazarcı terörist oldu en son teröristlerde kasaplar… Bu iktidarda her şey de suçlu başkası. Gençler hayal kurmayı unuttu. Yurtdışına gitmek istiyor, siz nankörsünüz deniyor. Hiç demiyorlar ki bu çocukların istikbalini sağlamak iktidarın görevi. İstihdam sağlamak bu iktidarın görevi. İstanbul seçimini iptal ettiler. İstanbul seçiminde artık beka falan kalmadı. Yine beka meselesi şimdi söyleniyor biz gidersek beka gider diyorlar. İstanbul seçiminde dediler ki: ‘İstanbul düşerse Kudüs düşer İstanbul düşerse Mekke düşer’. Hiçbirisi olmadı şimdi Sisi ile tokalaştılar. Aynı iftiralar yine devam ediyor. 11 Büyükşehir belediyesinde yaşayan insanlar orada mutlu… Çünkü artık çılgın projelere para harcanmıyor. Halkın gerçek ihtiyaçları neyse artık onlara harcanıyor. Dinozorları biliyoruz, 16 katrilyon evladım sizlerin geleceğinden çalındı. Az bir para değil…”

Yavaş konuşmasında atılan iftiralara da değinerek şöyle konuştu:

“Yedek kuvvetleri var. Yedek kuvvetlerinden birini televizyona çıkarttılar. Osman Öcalan’ı kendilerine destek için televizyona çıkarttılar. O yetmedi Kandil’den gelen mektubu televizyonda okudular. Bunları yaşadık biz şimdi aynısını yapıyorlar. Kandil’in bir ucu Amerika bir ucu Rusya daha geçen hafta Suriye’de PKK’lıları Amerikan askerlerinin eğitiyor ortaya çıktı. Dolayısıyla zaman zaman Kandil’den destek istiyorlar. Mansur Yavaş, Meral Akşener aday olursa oy vermeyiz diyen Kandil değil miydi? Ne oldu birden bire bu sevgi sizde? Şunu net söylüyorum bu İHA‘lar, SİHA’lar, Anadolu gemisi, uçak gemisi hiç kimsenin babasının malı değil… Ne TOGG ne İHA ne SİHA ne de Anadolu Gemisi, Karadeniz gazı hiçbir partiye ait değildir. Devletin malıdır. Allah’ın izniyle o İHA‘lar, SİHA’lar Yeni hükümetin elinde olacak ve Kandil silahı bırakmadığı takdirde kandilin başına füze olarak yağacak. Geçen gördünüz bir tane genç partisine güvenmiş çakarlı arabayla geziyor. Artık bunlar bitecek… Ankara Büyükşehirin bir tane çakarlı arabası kalmadı. Ankara’nın hiçbir yerinde benim fotoğrafımı göremezsiniz. Ankaralının parasıyla ne reklam yaparız ne lüks ne şatafat ile işimiz olmaz. İşte bu et pahalı soğan pahalı dendiği zaman soğan kafalılar diyor. Artık bu yaşadıkları şatafatlı hayatı bırakmamak için, rant düzenini devam ettirmek için atmadıkları iftira kalmadı. Gençlere şunu söylüyorum; bakın PKK’nın isteklerine bakın. ‘Özerklik, federasyon, Türk bayrağı, anayasanın dört maddesi değişsin…’ HÜDA-PAR’a bakın onda da aynısı var. HDP ayrı olarak seçime girmiş bizi iş birliği ile suçluyorlar. Kardeşim sen aynı görüşü savunanı listene koydun. Bu nasıl vatanseverlik?”