Kırşehir'de antik dönemden kalma 'Üçayak Kilisesi'
Kırşehir antik dönemden kalma birçok tarihi esere ev sahipliği yapıyor. Doğu Roma İmparatorluğu zamanından kalma Üçayak Kilisesi, her yerden uzakta ihtişamlı görünümüyle dikkat çekiyor.
ÖZEL HABER: CANSU BALOĞLU
Üçayak Kilisesi, Kırşehir'in tarihini anlamlandırmak adına ziyaret edilmesi gereken önemli yapılardan bir tanesi olarak hâlâ varlığını sürdürüyor. 10. yada 11. yüzyılda inşa edildiği tespit edilen Üçayak Kilisesi, Anadolu coğrafyasının ne denli zengin olduğunu kanıtlar nitelikte...
BOZKIRIN ORTASINDA TEK BAŞINA BİR YAPI
Üçayak Kilisesi, Kırşehir'in Taburoğlu Köyü'ne yakın bir konumda yer alıyor. 6 adet sütunun birleşmesiyle oluşan kilise uzaktan bakıldığında 3 adet sütun gibi göründüğünden, Üçayak Kilisesi olarak anılıyor ve asıl ismi bilinmiyor.
Kilise çevresinde kendinden başka hiçbir yapıya da rastlanmıyor. Dönemin imparatorluğu zamanında bilerek ıssız bir alana inşa edildiği tahmin edilen Üçayak Kilisesi'nin adak alanı olarak yaptırıldığı düşünülüyor.
Çok eski tarihlerden beri yapılan bir dizi araştırmada, ilk verilere 1842 yılında İngiliz gezgin W. F. Ainsworth ulaştı. Sonradan yapılan birçok araştırmada da kilisenin bütünüyle tuğladan inşa edilmiş Türkiye sınırları içinde yer alan ilk yapı olduğu ortaya çıktı.
1938 depreminden önce kolonların üzerinde yer alan kubbenin de depremin etkisiyle yıkıldığı biliniyor. Kubbesi ile beraber 17 metre uzunluğa sahip olan Üçayak Kilisesi, Bizans dönemini anlamak açısından büyük önem teşkil ediyor.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.