MHP Ankara İl Başkanı Çetinkaya, Trafik Çalıştayı’nın sonuç bildirgesini açıklandı

MHP Ankara İl Başkanı Fatih Çetinkaya, “10 ya da 20 yıl kaza yapmamış ve ceza almamış sürücüler ödüllendirilmelidir.

MHP Ankara İl Başkanı Çetinkaya, Trafik Çalıştayı’nın sonuç bildirgesini açıklandı
Yayınlanma:
Güncelleme:

MHP Ankara İl Başkanlığı tarafından düzenlenen Trafik Çalıştayı’nın sonuç bildirgesi İl Başkanı Fatih Çetinkaya tarafından açıklandı. Çetinkaya, hoşgörüsüyle, büyüğüne saygılı, küçüğüne sevgisiyle bilinen Türk insanının trafikte bunu unutmasının dikkat çekici olduğunu bildirdi.
MHP Ankara İl Başkanlığı’nın Şehit Trafik Polisi Fethi Sekin anısına düzenlediği Trafik Çalıştayı ile ilgili sonuç bildirisini açıklayan İl Başkanı Fatih Çetinkaya, trafiğin sadece kazalardan, kuralsızlıklardan oluşan bir konu olmadığını ifade etti. Çetinkaya, “Ankara trafiği de Türkiye trafiği de sorunlar yumağı. Devlet yetkililerinin bu kördüğüme artık el atması zamanı gelmiştir. Ne yazık ki, büyüğüne saygı, küçüğüne sevgisiyle bilinen Türk insanı trafikte bunu unutuyor” ifadelerini kullandı.
Türk Kızılay’ına kan bağışının da yapıldığı MHP Ankara İl Başkanlığı’nın gerçekleştirdiği Trafik Çalıştayı oturumlar halinde yapıldı. Çalıştaya Gazi Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Ulaştırma Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr, Kürşat Çubuk, İleri Sürüş Teknikleri Eğitim Uzmanı Çelebi Deli ve Gazi Üniversitesi Şehir ve Bölge Planlama Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Metin Şenbil konuşmacı olarak katıldı.
Çetinkaya sonuç bildirisini açıkladı
Trafik Çalıştayı’nda ortaya çıkan trafik problemlerini bir basın bildirisi ile açıklayan MHP Ankara İl Başkanı Fatih Çetinkaya şunları söyledi:
“Ankara İl Başkanlığımızın sosyal sorumluluk projelerinden bir tanesini daha gerçekleştirmiş bulunuyoruz. Geçtiğimiz günlerde İzmir Adliyesi’nde alçakça şehit edilen Trafik Polisimiz Fethi Sekin adına bir haftalık trafik etkinliği düzenledik. Bu etkinliğimizde trafik gerçeğini sadece Ankara bazında değil Türkiye genelinde ele aldık. Trafik gerçeğinin ne kadar büyük sorun olduğunun ayrıntılarını 7 günlük bir programla gündeme taşımak istedik.”
“Trafik soyut bir konu değil”
Trafik bir kere soyut bir konu olmadığını, trafiğin yerel, siyasi, ekonomik ve ulaşım boyutlarının bulunduğunu hatırlatan Çetinkaya, “Bu konular o kadar çetrefil sorunlar yumağı haline gelmiştir ki bunları Milliyetçi Hareket Partisi Ankara İl Başkanlığı olarak gündeme getirme ihtiyacını hissettik.
Ankara İl Başkanlığımız çatısı altında Türk milliyetçileri yaşadığı şehirde, yaşadığı ülkede aziz milletinin ve hemşehrilerinin her sorununa vakıftır. Bunu da her platformda dile getirmekle sorumludur. Bu kadar yoğun ve hayati gündemler içinde boğulurken trafik gerçeğini de dikkate sunuyor, bir sorumluğu yerine getirmeye çalışıyoruz. MHP Ankara Teşkilatı olarak yanlış gördüğümüz, eğri bulduğumuz, hatalı olduğuna inandığımız her şeyi kamuoyuyla paylaşıyoruz, paylaşmaya da devam edeceğiz” değerlendirmelerinde bulundu.
“Trafik hepimizi ilgilendiriyor”
“Uzun yıllardır ülkemizde kanayan bir yara olan trafik gerçeği, hepimizi ilgilendiriyor” diyen Çetinkaya şöyle devam etti:
“Canını kaybeden, sakat kalan canlar bizim canlarımız. İnanıyoruz ki; hiçbir sorun trafik kadar can alıcı değildir. Milli Güvenlik Kurulu’nda dahi milli güvenliğimizi tehdit eden unsurlar olarak görülen trafik kördüğümüne devlet yetkilileri daha fazla seyirci kalmamalıdır. Trafik, hepimizi ilgilendirmektedir. Çünkü her an can alan, ekonomik maliyeti olan hatta insanlara zulmeden bir konu olmaya başlamıştır. Toplu taşım araçlarındaki sıkıntılar da, trafik problemlerinden sadece biridir. Trafik sadece emniyet kemeri takmak, hız yapmamak ve hatalı sollamamaktan ibaret görülemez; asla böyle basite indirgenemez.”
“Trafik kültürümüz yok”
Çalıştayımızda ortaya çıkan sonuçların önemine değinen Çetinkaya, “Özellikle trafik kültürümüzün olmadığı gibi bir acı gerçekle yüzleştik. Trafikte caydırıcı, engelleyici ve cezalandırıcı yöntemlerin daha etkin kullanılması gerektiği gerçeği ile yüzleştik. Bu etkinliğin sağlanabilmesi için mümkünse kamuoyunun dikkatini çekmek adına ödüllendirici yöntemler uygulanmalıdır. Örneğin 10 ya da 20 yıl kaza yapmamış ve ceza almamış sürücüler ödüllendirilmelidir. Avrupa’da ağır kurallar var. Nüfusla orantılı araç sayıları bizden çok ama kaza sayısı onlarda az. Sebebi, kural ihlallerinde büyük cezalar var. Trafik çok önemseniyor. Maalesef ülkemizde önlemler caydırıcı değil. Devlet olarak acil olarak trafik sorunlarının önüne geçebilmek adına caydırıcı kanunların çıkarılması gerekiyor. Ayrıca insanlarımızın özellikle de çocuklarımızdan başlayarak bu konuda önemli eğitimlerin verilmesi, hayatının her alanında bilinçlendirilmesi gerektiği inancındayız. Bir de sorumluluğu her daim devletten beklemek yerine vatandaş olarak da sorumluluğumuzu bilmemiz gerekiyor. En azından Trafiğin bunca sıkıntısı içinde özellikle trafik polislerimizin ve konuyla ilgili güvenlik güçlerinin fedakar ve cefakarca çalışmalar yaptığı gerçeğini de burada vurgulamak istiyorum. Bir başka gerçeğimiz, trafikte yollar etkin ama kazalara zemin hazırlayan yük ve yolcu taşımacılığındaki karayolunun tercih edilmesidir. Bu yanlış ulaşım politikaları kazalara zemin hazırlamaktadır. Demir yolu taşımacılığı daha ekonomik ve güvenli olmasına rağmen yeterli yatırım yapılmamaktadır” şeklinde konuştu.
“Toplu taşıma kanunu yok”
Çalıştayda ortaya çıkan gerçeklerden birinin de Türkiye’de toplu taşıma kanununun olmayışı olduğuna dikkat çeken Çetinkaya, “Minibüs ve özel halk otobüslerinin sık kullanıldığı ülkemizde bu kanununun olmaması büyük bir eksiklik olarak karşımıza çıkıyor. Toplu taşıma araçlarının konforsuz oluşu bir başka sıkıntımızdır. Bu araçlarla yapılan yolculuklarda yaşanan sıkıntılar, özel araç sayısının artışını teşvik ediyor. Bu da trafikte keşmekeşe yol açıyor. Raylı sistemle daha kısa sürede daha konforlu bir ulaşım mümkünken her nedense bu yöndeki yatırımlar yapılmıyor. Ankaramız’da yaya önceliği unutuldu, açılan otoban gibi yollarla övünülürken giden canlar unutuldu. Şu bir gerçek ki, şehir içi trafik otobanvari yollar açılmakla çözülmez, çözülemez. Tam aksine bu politika kazaların artışına yol açar. Ankara’mız hafif raylı sisteme geçememenin cezasını ve büyük tahribatını her geçen gün daha da ağır hissetmeye başladı. Ayrıca sürekli konut üzerinden yapılan politikalarda trafik dikkate alınmıyor. Büyük alış veriş merkezleri de büyük trafik külfeti getiriyor. Kentsel dönüşümün yeterli yapılmaması otopark sorununu çözemediği gibi her geçen gün de kördüğüm haline getiriyor. Yoğun yapılaşmanın olduğu büyük ilçelerde bir de otopark sorununu karşımıza çıkarıyor. Ayrıca çarpık şehirleşme yüzünden dar sokaklara park eden araçlar özellikle yaya kaldırımı olmayan alanlarda çocuklarımızın hayatı açısından tehdit oluşturuyor. Uzun vadede şehir planlamaları yapılmadığı için sanayi merkezleri kamu binaları, okullar ve ikamet alanları şehir içinde plansız düzenlenince uzun vadede sıkıntıları da beraberinde getiriyor. Bir şehir planlanırken en önceliğimiz trafikteki rahat ulaşım ve insanımızın can güvenliğinin hesaplanması olmalıdır. Deprem kadar, savaş kadar, terör kadar beter sonuçlar ortaya çıkaran trafik kördüğümüne daha fazla seyirci kalınmamalıdır. Çünkü insanımızı seviyoruz; insanımızın canı her şeyin önündedir ve kıymetlidir. Trafik külfetlerini kaldıracak kadar devlet ve millet olarak da zengin değiliz. Buradan bir kere daha seslenmek istiyorum. Aziz milletimiz ve kıymetli Ankaralı hemşehrilerimiz, örfünün ve töresinin gereği olan saygı ve sevgisini trafiğe çıktığında unutmasın. Bu saygı ve sevgimizi trafiğe çıktığında unutmak bizlere yakışmıyor” ifadelerini kullandı.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.