Sinan Yağmur: “Mekke fethi müminin kendi gönül fethidir”
Mekke’nin fethine yönelik düzenlenen etkinlikte konuşan yazar Sinan Yağmur, fetihlerin Mekke’nin fethi gibi önce zihinlerde ve gönüllerde olması gerektiğini söyledi.
Kırıkkale’de özel bir turizm şirketi tarafından, yıl dönümü sebebiyle Mekke’nin Müslümanlar tarafından fethedilmesine yönelik bir etkinlik düzenlendi. Etkinlikte tanınmış yazar Sinan Yağmur, Mekke’nin fethinin öncesi ve sonrası hakkında bilgiler verdi ve fethin önemini anlattı.
Mekke’nin fethinin kılıçsız, kansız ve şiddetsiz yapıldığına dikkat çeken Sinan Yağmur, “Bu neye bağlı veya sevgili dostlar Mekke’nin fethiyle biz neyi çözeceğiz. Mekke’nin fethinde verilen birçok mesaj var biz Müminlere diyor ki ey insanlar, Hira’nız olmadan, Hubeydiye’niz olmadan Mekke’nin fethini anlamadan yürek fethi yapamazsınız, gönülleri fethedemezsiniz. Ecdadı Osmanlı, gittiği toprakları ahlakıyla, eminliğiyle, güzelliğiyle, yürekleri fethederek fethetti. Balkanları, önce gönülle fethetti. Nereye gittiyse gönülle gitti. Kılıçtan önce kitap gitti, kalem gitti, ahlak gitti. Kılıca gerek de kalmadı. İnsan ikili ilişkilerinde ve birçok ilişkilerinde, mümin ömür hayatında yürek fethetmeye mecburdur. Yürekleri Kabeleştirmeye, Hiralaştırmaya mecburdur. Çünkü her kalp bir Ashab-ı Kehf’dir, her kalp bir Kabe’dir, yeri gelir her kalp bir Uhud olur" dedi.
“Kudüs’ün fethi de gönül fethiyle olmuştur”
Son günlerde çok tartışılan ve Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda da kendisine yer bulan Kudüs sorununa değinen yazar Yağmur, “Kudüs’ün fethi de gönül fethiyle olmuştur. Selahaddin Eyyubi, o kadar muhasaraya rağmen, ne olursa yıkılmayan o fetihte Resullah’ın sünnetullahını uygulamıştır. Kudüs haçlılar tarafından fethedildiğinde kadın, çoluk çocuk, yaşlılar öyle bir işkenceye uğratılmıştır ki Hristiyan tarihçileri ifade ediyor, ‘Şövalyeler Kudüs’ün içerisine kaleye girerken giremediler. Atlar, et yığınlarının tepelerine basarak ilerliyordu, bize de Selahaddin aynısını yapar mı diye korktuk.’ Selahaddin’in cevabı şu, ‘Yanılıyorsunuz, ben gönül fatihi Muhammed Mustafa’nın (s.a.v.) ümmetindenim, serbestsiniz, isteyen kalabilir.’ Yani o yürek fethidir, o gönül fethidir. Bugün birbirimizi kırıyoruz, anlamıyorsak yüreklerden uzağız, yürek fethinin ne olduğunu bilmiyoruz. En ufak bir hatada birbirimizi siliyor, birbirimize düşman oluyorsak, toprak için miras için kavga edenler, dövüşenler, senelerce hısım akrabaların birbirine kavga etmesi, kan davaları vs. oluyorsa biz önce yürekleri öldürdüğümüzden oluyor" diye konuştu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.