Diyetisysen Gülsena Aslan: ''Tatlı ikramını nazikçe geri çevirin''

ÖZEL HABER: GÜNSU ÖZMEN

Uzmanlar 30 günlük orucun ardından gelen bayramda beslenme alışkanlıklarının aniden değiştirilmemesini öneriyor. Yüksek öğün sayısı, misafirperverlik ve aşırı yeme isteği gibi faktörler, özellikle şeker ve tansiyon rahatsızlıkları bulunanlar için ciddi anlamda sağlık sorununa yol açabiliyor. Bu nedenle, bayramda sağlıklı beslenmek şart. Diyesiysen Gülsena Aslan hem yiyip hem de sağlıklı kalabilmenin ipuçlarını anadolugazete.com.tr’ye anlattı.

Diyetisyen Gülsena Aslan, tıka basa yemek yemenin gaz, hazımsızlık, mide bulantısı ve tansiyon gibi sağlık sorunlarına yol açabileceğini vurguladı. Bayram ikramlarının genellikle enerji içeriği yüksek ve kan şekerini hızlı yükselten gıdalardan oluştuğuna dikkat çekti ve özellikle geleneksel hamur işleri ve tatlılar bu kategoride yer aldığını dile getirdi.

ÖLÇÜLÜ VE DENGELİ BESLENME ÖNEMLİ

Aslan'ın uyarılarına göre, sağlıklı bir bayram geçirmek için ölçülü ve dengeli beslenmeye özen göstermek önemli. Aşırı yemekten kaçınılmalı ve hamur işi tatlılar gibi yüksek şeker içeriğine sahip gıdalardan uzak durulmalı.

Sağlıklı beslenme alışkanlıklarını sürdürmek için öneriler sunan Aslan, bayram ziyaretlerindeki ikramlara karşı dikkatli olunması gerektiğini vurgulayıp, “Beslenmenin özel bir vakti yok. Yaşamımız boyunca dengeli ve yeterli beslenmeye dikkat etmeliyiz. Bayramda da temel amacımız bu. Bayram günleri de olsa tek çeşit beslenmekten ziyade öğünler beş besin grubundan da tüketmek bu dengeyi kurmamızı sağlar. Bu besin grupları; süt ve süt ürünleri grubu, et-yumurta-kuru baklagiller ve yağlı tohumlar grubu, sebzeler grubu, meyveler grubu, ekmek ve tahıllar grubudur” dedi.

BAYRAM GÜNÜNE NASIL BAŞLAYIP, NASIL BESLENMELİYİZ?

“Bayram gününe hafif bir kahvaltıyla başlamalıyız. Kahvaltıda kızartma, kavurma yöntemleriyle pişirilmiş besinler yenilmemelidir"diyen Aslan Bayram ziyaretlerinde geleneksel olarak tatlı ikramı olacağından kahvaltıda şeker, bal vb. tatlı besinlerin bulundurulmamasını önerdi.

Domates, salatalık, maydanoz, taze biber gibi çiğ sebzelerin bolca tüketilmesi gerektiğini anlatan Gülsena Aslan "az yağlı ve az tuzlu peynir tercih edilmelidir. Haşlanmış yumurta tercih edilmelidir. Sucuk, salam, sosis gibi yağlı besinlerden, börek vb. hamur işi gıdalardan sakınılmalıdır. Ekmek olarak tam buğday ekmeği tercih edilmesi kan şekerini kontrol altında tutar ve tokluk hissi verir.”diye konuştu.

Besinler iyi çiğnenmeli ve yemekler yavaş yavaş yenmeli gerektiğini söyleyen Aslan buna ek olarak, “Bayram boyunca çikolata, şeker, tatlı ve hamur işi tüketime dikkat edilmeli. Bayram ziyaretlerinde tatlı porsiyonları mümkün oldukça küçük tercih edilmeli ve mümkünse hamurlu şerbetli tatlı yerine sütlü tatlılar, taze veya kuru meyveler tüketilmelidir” öneride bulundu.

ÇOCUKLARA YASAK KOYMAYIN

Çocukların bayramı şeker ve çikolata keyfiyle yaşamasının yaygın olduğunu belirten diyetisyen Gülsena Aslan, aşırı şeker tüketiminin sağlık açısından olumsuz etkilerine dikkat çekiyor. Çocuklara yasak koymak yerine sınır getirmenin daha etkili olduğunu vurgulayan Aslan, ayrıca ziyaretlere gelen konuklara fazla ısrar etmemenin önemine değiniyor. İyi niyetle yapılan ısrarların, sevdiklerin sağlığına zarar verebileceğini belirtti.

ALINAN SIVILAR, SUYUN YERİNİ TUTMAZ

Ramazan sonrası artan sıvı ihtiyacının göz ardı edilmemesi gerektiğini vurgulayan Aslan, mineralli sular ve ayranın tercih edilmesini önerip, “Ancak unutulmaması gereken bir nokta var, alınan sıvılar suyun yerini tutamaz. Günde ortalama 10-12 bardak su tüketmek önemli. Suyu sevmeyenler için suya nane, çubuk tarçın veya mevsim meyveleri ekleyerek tatlandırmak da bir seçenektir" ifadesini kullandı.

GÜNDE EN AZ 5 PORSİYON SEBZE VE MEYVE TÜKETİN

Lif içeriği yüksek olan sebzeler, meyveler ve kuru baklagillerin sindirim sistemi için önemli olduğunu vurgulayan Aslan, yetişkinlerin günde en az 5 porsiyon sebze ve meyve tüketmelerini öneriyor.

Bayram ziyaretlerinde çay ve kahve tüketimine dikkat edilmesi gerektiğini söyleyen Aslan, fazla miktarda çay ve kahve içilmesinin kalp ritim bozukluklarına, mide problemlerine ve çarpıntıya sebep olabileceğini belirtti. Bitki çaylarının tercih edilmesini öneren Aslan, son olarak, bayramda ve sonrasında fiziksel aktiviteyi arttırmanın önemine değindi. Ziyaretlere yürüyerek gitmenin veya merdiven kullanmanın faydalı olacağını vurguladı.