TOBB Sanayi Odaları Konsey Toplantısı

TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, TOBB Sanayi Odaları Konsey Toplantısı’nda konuştu.

TOBB Sanayi Odaları Konsey Toplantısı
Yayınlanma:
Güncelleme:

TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, TOBB Sanayi Odaları Konsey Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fark Özlü’nün liderliğinde, son dönemde ekonomiyi ve sanayiyi rahatlatan, önemli reformların hayata geçirildiğini belirterek, bu Konseyde dile getirdikleri önerilerin pek çoğunun dikkate alındığını kaydetti. Hisarcıklıoğlu, “Sanayiciler olarak üzerimizdeki girdi maliyetleri, bizlere çok sıkıntı yaşatıyordu.Elektrikteki TRT payı gibi, anlamsız ve faydasız yükler altındaydık. Bunu yıllardır hep dile getirmiş, kalkmasını istemiştik. Ancak yüzde 3 buçuktan yüzde 2’ye indirilmesini sağlamıştık.Yıllardır çözülemeyen bu konu da nihayet halledildi. Üzerimizden önemli bir maliyet unsuru daha kalktı. Damga vergisi ve emlak vergisi yükleri vardı. Çok büyük ölçüde hafifletildiler. İşte tüm bunlar, Sayın Bakanımızın liderliğinde hazırlanan, Üretim Reform Paketinde yer aldı. Sadece TRT payı, emlak vergisi ve damga vergisi indirimleriyle, sanayicimiz üzerinden, 2017’de 1 milyar liraya yakın mali yük kaldırılmış oldu” ifadelerini kullandı.

"2012-2016 dönemini kapsayan 5 yılda, Türkiye’de 2,4 milyon kişiye yeni iş sağladık"

Üretim artışıyla canlanan ekonominin, hükümetin istihdamı teşvik eden adımlarıyla, istihdama da olumlu yansıdığını bildiren Hisarcıklıoğlu, “Son verilere göre, Ağustos sonu itibariyle, geçen sene aynı dönemiyle karşılaştırdığımızda, 1,5 milyon kişiye ilave istihdam sağladık. Toplam istihdam edilen kişi sayısı, 28,8 milyonu buldu ve tüm zamanların en yüksek istihdam rakamına ulaşmış olduk. İstihdamdaki başarımız, esasında dünya çapında bir olay. 2012-2016 dönemini kapsayan 5 yılda, Türkiye’de 2,4 milyon kişiye yeni iş sağladık. Avrupa’da en fazla istihdam artıran ülkeyiz. Almanya ve Fransa’nın toplamından fazla istihdam üretiyoruz. Öte yandan, ihracatımız da büyüyor. İlk 9 ayda sanayi ürünü ihracatımızı, geçen senenin ilk 9 ayına göre, 10 milyar dolar artırdık. AB’nin motorlu taşıt ithalatında, Japonya, Güney Kore ve ABD gibi devleri geride bıraktık ve en büyük tedarikçi ülke haline geldik” şeklinde konuştu.

Ar-Ge desteklerinin de hedefe ulaştığını kaydeden Hisarcıklıoğlu, şunları kaydetti:

“Türkiye’deki Ar-Ge harcaması 2016’da, bir önceki yıla göre, yüzde 20 artışla, 24,6 milyar liraya yükseldi. Milli gelire oranı, önceki sene binde 8,8 iken, şimdi binde 9,4 oldu. Ve yine tarihi yüksek bir seviyeye ulaştı. Demek ki, hükümetimizin attığı adımlar, ekonomide, reel sektörde karşılık buluyor, boşa gitmiyor. Sanayi Bakanımız, daha ilk günden itibaren, reel sektör dostu bir çalışma tarzı benimsedi. Sıkıntılarımızı, sorunlarımızı bizzat kendi dinledi, dinliyor. Bunların çözümü noktasında da, hem kendisiyle, hem de çalışma arkadaşlarıyla devamlı bir araya geliyoruz. Birlikte istişare edip, birlikte çözüm arıyoruz. Bu da iş dünyamıza büyük moral veriyor. Daha iyi işler yapmamız için bizi yüreklendiriyor. Türkiye’nin Otomobili projesinde de, sağolsun yine Sayın Bakanımızdan en büyük desteği aldık.Onun bu işe sahip çıkması ve tüm kamuyu koordine etmesi sayesinde, bu tarihi adımın gerçekleşmesi mümkün oldu.”

"İnşallah yılın tamamını 6 civarında bir büyümeyle kapatacağız"

2017’den 2018’e geçerken, içeride ve dışarıda, mali piyasalarda çalkantının arttığını anlatan Hisarcıklıoğlu, “Bunların da etkisiyle, ülkemizde hem faiz oranları, hem de döviz kurlarındaki yükselme, reel sektörü zorluyor. Şu an çıkan fonların, Ocak ayı ikinci yarısından sonra tekrar geleceğini düşünüyoruz. Bu süre zarfında, çalkantılı dönemi en az hasarla atlatmamızı sağlayacak desteklerin, sanayimize ve reel sektöre verileceğine inanıyoruz” değerlendirmesinde bulundu.

“Türkiye büyük bir ülkedir” diyen Hisarcıklıoğlu, konuşmasına şöyle devam etti:

“Her sorunu aşacak güçtedir. Yeter ki, birliğimizi, istikrarımızı muhafaza edelim. İşte tüm göstergeler de, dünyadaki çalkantılara rağmen, Türkiye ekonomisinin, reel sektörümüzün, sağlamlığını gösteriyor. İlk ayda ekonomimiz yüzde 5 büyüdü. İnşallah yılın tamamını 6 civarında bir büyümeyle kapatacağız. Türkiye sanayisi, küresel anlamda olumlu ayrışmayı sürdürmekte. Ama rehavete kapılmayacağız. Riskleri gözardı etmeyeceğiz. Ama fırsatları da gözden kaçırmayacağız. Kamu ve özel sektör el birliği içinde çalışarak, yüksek büyüme temposunu yeniden ülkemize kazandıracağız.”

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.