Üniversitelerde neler oluyor?
Üniversite öğrencileri hem ekonomik güçlük çekiyor hem de yaşadığı farklı sorunlar nedeniyle zorlu bir sınav veriyor… En zoru ise kendilerini yalnız hissetmeleri…
ÖZEL HABER - YASİN ŞAHİN
Geçtiğimiz ay üniversite öğrencileri için adeta bir yaşam mücadelesi şeklinde geçti. KYK yurtlarından başlamak üzere, Eskişehir ve Ankara’dan gelen acı haberlerle 'ülke sarsılması' gerekse de bu durum öğrencilerin gündemi olarak kaldı.
Ancak çözülmesi gereken hâlâ birçok sorun öğrencilerin gündemini meşgul etmeye devam ediyor. Geçtiğimiz ay ikisi intihar biri 'cinayet' olarak adlandırılacak üç öğrenci ölümü gerçekleşti. Öğrencilerin tepkileri özellikle KYK yurtlarında birkaç küçük kazanımla geçiştirilse de sorunlar örtülemeyecek kadar büyük gözüküyor.
YEMEKLERDEN ZEHİRLENİYORLAR
Geçtiğimiz günlerde önce Samsun’dan ardından Sivas’tan toplu zehirlenme vakaları geldi.
Haber ajanslarından geçen haberlerde Samsun’da 19 Mayıs ilçesinde bulunan Samsun Üniversitesi (SAMÜ) Ballıca Kampüsü yemekhanesi ile KYK yurdunda yemek yiyen 50’ye yakın öğrencinin zehirlenme şüphesiyle hastaneye gittiği yazıyordu.
Yine öğrencilerin beyanlarında bu zehirlenme olaylarına karşın üniversite ve yurt idaresinin öğrencilerle ilgilenmediği, olayda öğrencileri yalnız bıraktıkları yazıyordu. Öğrenciler, tavuktan yemek esnasında da şüphelendiklerini ancak öğrenci oldukları için başka şansları olmadığını söylüyordu.
Yine benzer bir olay da Sivas’ta yaşandı. Sivas Cumhuriyet Üniversitesinden 88 öğrenci, yemekten toplu zehirlenme sonucunda hastanelere kaldırıldı. Valiliğin müdahale etmek zorunda kaldığı olayda, adli ve idari soruşturma başlatıldı. Öğrencilerin orada da şikayetleri aynıydı; "Kalitesiz yemeklerle bugün olmasa yarın zehirlenecektik...” diyen öğrenciler en azından yemekhanede iyileştirme taleplerini ilettiler.
ASANSÖRLER TABUTA DÖNDÜ
Acı haber Aydın’dan geldi. Asansörlerle ilgili şikayetlerini yurt müdürlüğüne ileten öğrenciler yine geçiştirilmekten şikayet etti.
Adnan Menderes Üniversitesinde son sınıf öğrencisi Zeren Ertaş bu sorumsuzluğa kurban giderek hayatını kaybetmişti. Arızalı asansörden kaçmak isterken feci şekilde can veren Ertaş’ın ardından başta Aydın olmak üzere ülkenin birçok bölgesinde öğrenciler ayağa kalktı.
Zeren’in acı ölümü sonucunda öğrenciler bazı haklarına kavuşsa da bunlar, 'orta çağ' düzeninde bile komik glecek talepler ve kazanımlar olarak ön plana çıktı.
Örneğin bir KYK yurdunda kız öğrenciler, 'Ustaların kapılara vurmadan içeri girmemesi ya da kontrollü şekilde katlara çıkmasını' talep ediyordu. Ya da 'yurt çalışanlarının Instagram’dan taciz etmelerinin önüne geçilmesi' talepleri vardı. “Küflü omletlere çözüm olarak…” diye başlayan bir talep vardı ki bu da yurtlarda öğrencilerin neyle karşı karşıya kaldıklarını gösteriyordu.
6 kişilik odaların dörder kişiye düşürülmesi, yurtların böceklere karşı ara ara ilaçlanması, sıcak su sorunu gibi talepler ise bu isteklerin ardından sıralanıyordu.
Öğrencilerin yurtlarda yaşadığı belli başlı sorunlar ve taleplerini görünce tablo daha da acı bir hale geliyor.
Aydın’da yaşanan acı olay tazeliğini korurken Ordu’da da bir KYK yurdunda asansörde kalma haberi gelmişti. Kız öğrencilerin bulunduğu asansörün halatları kopmuş, neyse ki can kaybı yaşanmadan hafif yaralarla atlatılmış olayda, öğrenciler tedbir amaçlı hastanelere kaldırılmıştı. Yine Sivas ve Çorum’da da sosyal medyaya arızalı asansör haberleri yansıdı.
ÖĞRENCİLER İNTİHAR EDİYOR
Çoğu işçi çocuğu olan öğrenciler kendi aralarında en çok ekonomik zorluktan bahsediyor…
Eskişehir’de okuyan R.A. cebinde bir notla intihar ettiği, bu notta da ekonomik sorunlarından bahsettiği iddiasının ortaya çıkardığı 'öğrenci yoksulluğu' da gündeme çok gelmedi. Ayrıca üniversitelerin, yemek ücretlerine yaptığı zamlar da eleştirliyor.
R.A'nın ise ekonomik sorunlarla intiharı üniversite yönetimi tarafından yalanlandı.
Çok geçmemişti ki Kredi ve Yurtlar Kurumu (KYK)'na bağlı Mükrime Hatun Kız Öğrenci Yurdunda kalan Eskişehir Teknik Üniversitesi Kimya Mühendisliği bölümü öğrencisi S.N.R., 5. kattan atlayarak hayatına son verdi. S.N.R.’nin emniyet tarafından 'aşk acısı' ile intihar ettiği iddiası ise arkadaşları tarafından yalanlandı.
Son olarak Hacettepe Üniversitesinde tıp eğitimi gören bir öğrenci dersleri sebebiyle yaşamına son verdi. Elif Zamir Khan, yurttaki odasında intihar ederken; intiharına sebep olan olay ise 'aynı dersten dördüncü kez bırakılmak' olduğu iddia edildi.
Acı haberi alır almaz yurtlar önünde toplanan Hacettepe öğrencileri bir de açıklama yayınladı. “Bir kişi daha eksilmek istemiyoruz” denen açıklamada, alım gücünün giderek düşmesiyle öğrencilerin akademik ve gelecek kaygılarının perçinlendiği ortamda öğrencilerin kaderleriyle baş başa bırakıldığı kaydedildi. Yine aynı açıklamada, “Bir yandan okumanın bir yanda yaşamanın kaygısıyla karşı karşıyayız. Beslenmek ve barınmak bile karşılanmaz hale gelmiş durumda.” denerek aslında öğrencilerin durumu özetlendi.
MECLİS ARAŞTIRMA ÖNERİSİ REDDEDİLDİ
Gençlerin ölümleri ve yurtların elverişsiz koşulları sebebiyle bazı milletvekilleri de mecliste harekete geçti.
CHP Aydın Milletvekili Bülent Tezcan, "Üniversitelerde evlatlarımız ya intihar ederek ya da bu adına 'kaza' denen ama aslında cinayet olan bu tür olayların sonucunda hayatını kaybediyor. Sadece Aydın KYK yurdunda değil. Başka yurtlarda da hemen onun arkasından haberler düşmeye başladı. Sivas'ta KYK yurdunda asansör arızalandı, Çorum'da asansör arızalandı. Ordu'da çocuklarımız kurtuldu, halat koptu. Bunlar yurtlarda oluyor. Bu çocuklar devlete emanet. Bunlar Kredi Yurtlar Kurumu'nun yurtları, bunlar bizim çocuklarımız, bunlar siyasetin malzemesi değil; geleceğimiz." açıklamasıyla Mecliste CHP adına araştırma önerisinde bulundu.
Farklı partilerden vekillerin görüşleriyle desteklediği CHP’nin grup önerisi, görüşmelerin tamamlanmasının ardından yapılan oylamada, AK Parti ve MHP’li milletvekillerinin oylarıyla reddedildi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.