Uzun Yol Şoförü Mahir Tekin: "İşimiz çok zor, trafikte anlayış bekliyoruz!"

Mahir Tekin, 1979 yılında Ankara'da doğmuş. Eğitim hayatını şu şekilde özetledi:

"İlk, orta ve lise eğitimimi Ankara’da tamamladım. Üniversitede Turizm Otelcilik ve İşletmeciliği bölümünü tercih ettim. Turizm eğitimimi American Hotel and Lodging Association'da (AH&LA) tamamladım. Ancak son üç yıldır lojistik gıda taşımacılığı sektöründeyim."

Bu mesleği tercih etmesinde bir yakın akrabasının etkili olduğunu belirten Tekin, karar sürecini şöyle anlattı:
"Yakın bir akrabam yıllardır bu işi yapıyordu. Onun tavsiyesiyle sektörü değerlendirdim, araştırmalar yaptım ve gözlemledim. Sonuçta bu meslekte hem seyahat etme, yeni yerler ve şehirler görme imkânı var hem de Türkiye şartlarında kazanç anlamında tatmin edici. Bu faktörler tercihimde etkili oldu."

"KÖR NOKTA KAZALARI EN BÜYÜK SORUN"

Tekin, günlük rutinini ve trafikte karşılaştığı sıkıntıları şu sözlerle aktardı:
"Günlük olarak depodan yükleme yapıldıktan sonra ulaştırmam gereken noktalara hareket ediyorum. Bu bazen tek bir nokta olabiliyor, bazen ise üç, dört hatta beş noktaya teslimat yapmam gerekiyor."

Trafikte büyük araçların karşılaştığı zorluklara da dikkat çeken Tekin, özellikle kör nokta kazalarına vurgu yaptı:
"Büyük araçlar, özellikle sağ kapı tarafında ve sağ burun bölgesinde bulunan ‘kör noktalar’ nedeniyle küçük araçları görmekte zorlanıyoruz. Ancak maalesef küçük araç sürücüleri bu noktalara ısrarla girmeye çalışıyor. Bu durum bazen maddi hasarlı kazalara sebep olabiliyor. Bu konuda biraz anlayış bekliyoruz."

Bir diğer önemli konu da büyük araçların durma mesafesi. Bu konuda Tekin şunları ifade etti:
"Kamyonlarımız yüklü olduğunda tonaj artıyor, dolayısıyla durma mesafemiz normal araçlar gibi olmuyor. Tali yoldan anayollara çıkan sürücülerin bunu göz önünde bulundurarak hareket etmelerini rica ediyoruz."

Uzun yol şoförlüğü, zorluklarına rağmen hem ekonomik hem de keşif anlamında cazip bir meslek olarak öne çıkıyor. Ancak trafikte diğer sürücülerin dikkat ve anlayışı, bu zorlukların hafifletilmesi açısından oldukça önemli.

"UZUN YOLDA GÜVENLİK VE SORUMLULUK HER ŞEYDEN ÖNEMLİ"

Uzun yol şoförü Mahir Tekin, mesleğinde yaşadığı tecrübeleri ve dikkat edilmesi gereken güvenlik önlemlerini de paylaştı. Tekin, yola çıkmadan önceki hazırlıklardan trafikteki tavsiyelere, hatta unutulmaz bir anısına kadar birçok konuda açıklamalarda bulundu.

"ARACIN KONTROLLERİ HAYATİ ÖNEM TAŞIYOR"

Tekin, yola çıkmadan önce aracın fiziki kontrollerini titizlikle yaptığını belirterek şunları ifade etti:
"Lastiklerin hava kontrolü, yağ ve su seviyeleri gibi temel kontrolleri mutlaka yaparım. Ayrıca yükün dengeli bir şekilde yerleştirilmiş olduğundan emin olurum. Yola çıktıktan sonra da her zaman emniyet kemerimi takar, takometre cihazını kullanırım. Bu cihaz hız limitlerini, sürüş süresini ve mola verme zamanlarını takip ederek bize uyarılarda bulunur. Bu sayede hem güvenli hem de kurallara uygun bir sürüş yapabiliyoruz."

Uzun yol şoförlerinin dikkat etmesi gereken önemli bir noktayı da vurgulayan Tekin, mola verme alışkanlığının hayat kurtarıcı olduğunu belirtti:
"Hangi aracı sürerseniz sürün, uzun yolda her iki saatte bir 5-10 dakikalık mola verin. Uzmanlar da bunu öneriyor. Kendinizi iyi hissediyor olabilirsiniz ama uzun süreli sürüşlerde beyin uyuşukluğu dediğimiz durum oluşabilir. 5-10 saniyelik dalgınlık bile kötü sonuçlara yol açabilir. İyi bir şoförüm diyerek bu kuralları ihmal etmeyin."

"HAYATIM FİLM ŞERİDİ GİBİ GÖZÜMÜN ÖNÜNDEN GEÇTİ"

Mesleği boyunca yaşadığı unutulmaz bir anısını paylaşan Tekin, şunları anlattı:
"İlk başladığım yıllarda Ilgaz tarafında, 'İndağı' diye bilinen tehlikeli bir inişteydim. Araç 10 ton boş ağırlıkta, üzerinde de 6 ton yük vardı. Bu tür inişlerde frenlere sürekli basamazsınız çünkü fren ısınır ve devre dışı kalır. 15 saniyede bir frene basıp bırakmak gerekiyor. Ancak inişin ortasına geldiğimde frenlerin havası iyice azaldı ve pedala basamaz hale geldim, fren taş gibi sertleşti. Araç hızlanmaya başladı, kontrolü kaybetmek üzereydim. Sağ tarafımda 300 metre derinliğinde bir uçurum vardı."

Tekin, yaşadığı korku dolu anları şu sözlerle dile getirdi:
"O anda bildiğim tüm duaları okumaya başladım. Hayatım, sevdiklerim, her şey gözümün önünden geçti. Virajlarda araç bir sağa bir sola yattı. Eğer devrileceksem orta refüje devrilmek için en sol şeritte kaldım. Çok şükür bir şekilde düzlüğe ulaştım ve o an, 'Ben ne yaşadım böyle' dedim. Allah'ın sevdiği bir kuluymuşum."

"Lojistik Sektöründe Şoförlerin Motivasyonu ve Dinlenme Süreleri Göz Ardı Ediliyor"

Lojistik sektöründe çalışan Mahir Tekin, taşımacılığın önemine dikkat çekerek, şoförlerin yaşadığı zorlukları ve sektördeki aksaklıkları dile getirdi.

"LOJİSTİK OLMADAN HİÇBİR ŞEY YER DEĞİŞTİREMEZ"

Tekin, lojistik sektörünün ekonomik döngüdeki yerine vurgu yaparak şunları söyledi:

"Üretilen ve tüketilen her şey bir yerden bir yere taşınmak zorunda. Bu nedenle lojistik sektörü hayati öneme sahip. Ancak bu işin temelinde biz, yani şoförler varız. Bu nedenle şoförlere gereken değer ve önemin verilmesi gerekiyor. Her işte olduğu gibi bu mesleğin de motivasyon gerektiren bir yönü var."

"DİNLENME SÜRELERİNE UYULMAMASI KAZALARA YOL AÇIYOR"

Şoförlerin çalışma ve dinlenme süreleriyle ilgili sorunlara değinen Tekin, bu durumun iş kazalarına neden olduğunu belirtti:

"Ülkemizde firmalar ve şirketler sadece işin yapılmasını önemsiyor, ancak bu işin nasıl yapıldığı onları ilgilendirmiyor. Bu nedenle sürüş saatleri ve dinlenme süreleri çoğunlukla ihlal ediliyor. Sürekli yolda olanlar için bu durum çok yorucu ve bu yorgunluk, kazalara sebebiyet veriyor."

"YURTDIŞINDA GÜVENLİK BİRİNCİ ÖNCELİK"

Tekin, yurtdışında lojistik sektöründe çalışan arkadaşlarının deneyimlerinden örnekler verdi:

"Yurtdışındaki arkadaşlarımla konuşuyoruz. Onlar, 'Burada dinlenmediğimiz ya da mola vermediğimiz zaman bizi uyarırlar. Sürüş saatlerine kesinlikle uyulması istenir. Taşıdığın ne olursa olsun, önce güvenlik gelir' diyorlar. Bu yaklaşım çok önemli. Türkiye'de de bu konuda ciddi adımlar atılmalı."

"CEZALAR SADECE ŞOFÖRE DEĞİL, ŞİRKETLERE DE KESİLMELİ"

Şoförlerin yaşadığı zorlukların çözümüne yönelik önerilerde bulunan Tekin, denetimlerin yalnızca sürücüler üzerinde değil, şirketler üzerinde de yapılması gerektiğini savundu:

"Maalesef ülkemizde, kurallara uyulmadığında cezalar hep şoföre kesiliyor. Oysa şirketler de bu sürecin bir parçası. Eğer şirketlere de ceza kesilirse, onlar da bu durumu daha iyi anlar ve dinlenme süreleri gibi konularda daha duyarlı davranmaya başlarlar."