Yorgancılık mesleğinde usta yetişmiyor

Hazır yatak, baza kanepe ve fabrikasyon yorganların çıkmasıyla birlikte asırlardır süre gelen ve son yıllarda yok olmaya yüz tutan yorgancılık mesleğinde...

Yorgancılık mesleğinde usta yetişmiyor
Yayınlanma:
Güncelleme:

Hazır yatak, baza kanepe ve fabrikasyon yorganların çıkmasıyla birlikte asırlardır süre gelen ve son yıllarda yok olmaya yüz tutan yorgancılık mesleğinde yeni ustalar yetişmiyor.

Kırklareli’nin Lüleburgaz ilçesinde yaşan 72 yaşındaki Hüseyin Külçe, 57 yıldır yorgancılık mesleğini yapıyor. Külçe, yorgancılık mesleğine ilginin azaldığını ve çalışacak çırak bulamadığını ifade etti. 1959 yılından beri yorgancılık mesleğini yapan Külçe, “1944 İzmir doğumluyum. Askerliğimi burada yaptım. Askerden sonra burada kaldım. Bu ilkokulu bitirdikten sonra başladık. O zamanlar popüler bir meslekti, 59’dan beri de yapıyoruz. Yanımda adam da çalıştı, onları yetiştirdik. Onlar çalıştı emekli oldu biz emekli olmadık. İşlerimiz biraz durgun gidiyor. Eskisi kadar talep yok. Bu makine yorganları var, onlar işlerimizi etkiliyor. Yarı yarıya kadar düşüş var işlerimizde. Ben burada iş varken 5-6 kişi çalışıyorduk. Şimdi tek başıma buradayım. Gençler bunu kullanmıyor. Alıyor şimdi makine yorganı onu kullanıyor. Aslında bunların sağlığa faydası hiçbir yorganda yok” dedi. “BİZ DE ARTIK SON NESİLİZ” İşlerin düştüğünü ve mesleğe çırak bulamadığını aktaran Külçe, “Biz de artık son nesiliz. Bizden sonra da bu iş yok artık. Daha önceleri ayda 40-50 tane yorgan yapardık. Şimdi 15-20 tane yapamıyoruz. İşler yarıdan aşığa düştü. 5-6 adam çalışmasına rağmen iş yetiştiremiyorduk. Şimdi kendimize zor iş buluyoruz. Bırakacağım bu işi 1-2 sene içerisinde. Çırak yetişmiyor. Merak yok. Daha önce çıraklarımız vardı hepsi bıraktı. Başka işlere gitti, fabrikaya gitti. Şimdi hiç çırak yok. Şimdi merak edip gelen de yok” diye konuştu. “YAPTIĞIMIZIN KARŞILIĞINI ZOR ALIYORUZ” El yapımı yorganlara ilginin günden güne azaldığını söyleyen Külçe, “Bu meslek aşağı yukarı her yerde bitiyor. Adam tutunmuş buna gittiği yere kadar gidecek diyor. Sürüm yapan bir iş değil. Eskiden her evde 15-20 tane yorgan vardı. Evlenen insan bile 1 tane yorgan zor yaptırıyor. Nasıl olacak bu iş? Zorla geliyor buraya evlenecek kız, zorla bir tane yorgan alıyor. ‘İstemem anne diyor’. 1 tane yorgan almak istemiyor. Nasıl duracak bu iş? Yaptığımızın karşılığını zor alıyoruz” ifadelerini kullandı. “BU MESLEK ÖLMESİN DİYE DEVLET BİZİ KORUMA ALTINA ALDI” Yorgan fiyatları ve işin zorluğu hakkında da bilgi veren Hüseyin Külçe, “Günlük yorganlar bizde 100-125 TL ile 250 TL civarında. İşine göre, kalitesine göre değişiyor. Ama emeğimizin karşılığını alamıyoruz. İki günde bir yorgan dikiyorsun. 250 TL’ye satıyorsun. Bunun pamuğu, işçiliği, astarı 100 TL’de yevmiyesi gelmez. 15- 18 saat çalışıyorsun. 7-8 saat değil. Zor iş ama yok. Belimiz yoruluyor kaç oldu doktora gidiyorum bel fıtığından. Yapacak bir şey yok. 1-2 arkadaş bıraktı zaten burada. Devlet bizi koruma altına aldığı için bu mesleği yapıyorum. Ben koruma altındayım bu meslek ölmesin diye. Benim yaşım oldu 72 daha kaç sene yapacağım bu mesleği? En eski benim Lüleburgaz’da. Hangi çocuk gelip buraya yorgan dikmeye alışacak? Sıkıntımız çok. Sanata merak yok. Biz burada çay söylemeye çırak bulamıyoruz. Dükkanı beklemeye çırak bulamıyoruz” şeklinde konuştu.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.