Kırıkkale’nin Dedesi Hüseyin Kahya dualarla anılacak

Kırıkkale’nin il olmasında ve bütün arazilerini hiçbir karşılık gözetmeksizin devlete bağışlayarak MKE’nin Kırıkkale’ye kurulmasına sağlayan merhum Hüseyin Kahya Hiçyılmaz dualarla anılacak.

Kırıkkale’nin Dedesi Hüseyin Kahya dualarla anılacak
Yayınlanma:
Güncelleme:

Kırıkkale’nin “İL” olmasında büyük emeği olan ve bütün arazilerini hiçbir karşılık gözetmeksizin devlete bağışlayarak MKE’nin Kırıkkale’ye kurulmasına sağlayan merhum Hüseyin Kâhya Hiçyılmaz’ın büyük oğlu Halil Hiçyılmaz’ın kızı Hamide Hiçyilmaz Ataman tarafından dedesi için her sene yapılan “Hüseyin Kâhya ve Vatanseveri Anma Anma Günü” Kırıkkale’de organize edilecek.

Hamide Hiçyilmaz Ataman’n oğlu Cenk Ataman yaptığı açıklamada “Yıllar önce Cumhurbaşkanlığına başvurumuzda olduğu gibi niyetimiz, büyüğümüz hepimizin dedesi gözü ve gönlü tok büyüğümüz için dua olacaktır” dedi. Ataman, ülkemiz ve dünyada yaşanan pandemiden dolayı uzaktan da olsa “Dedemizi duasız bırakmayalım” çağrısı yaptı.

Bugün (24 Eylül Cuma günü) 85. Yıldönümü münasebetiyle anma programı yapılacak. Kırıkkale’ye bağlı 362 camiden Dede Hüseyin Kahya, Cuma Hutbesinde dualarla anılacak. Hüseyin Kahya Anıt Mezarında protokol ve davetliler eşliğinde il müftüsünün duasının ardından ve ailenin en büyük ocağında merhum İsmet Hiçyilmaz’ın eşi Sevim Hiçyılmaz tarafından “tarihi bakır helkede pişirilen un helvası” Hüseyin Kahya’nın büyük dedesi Ahmet Dede ve Arkadaşı Hasan Dede ile yaşadığı un helvası olayının anısına ikram edilecek.

Organizasyonu yapan Cenk Ataman söyle mesaj verdi: “Bu milletin ve yeni nesillerin; televizyon dizilerinde oluşturulan değerlerimizi yerle bir etmek için kurgulanmış senaryolar, oluşturulan sahte kahramanlar yerine; gerçek vatanseverleri, örnek şahsiyetleri tanımaya ihtiyacı var. Umarım daha Vecihi Hürkuş gibi gerçek anlamda tanımadığımız nicelerini hakkıyla tanıtmak nasip olur. Bu vesile ile Dedemiz için bizlere devlet sıcaklığını veren desteklerini esirgemeyen Kırıkkale Belediye Başkanımız Sayın Mehmet Saygılı’ya, Kırıkkaleliler Eğitim Kültür Sağlık Sosyal Yardım Vakfı Başkanı Aytekin Araç’a, İl Kültür ve Turizm Müdürlüğümüze, İl Müftülüğümüze, emeği geçen Sayın Yılmaz İdik ve tüm hemşerilerimize teşekkür ederiz” dedi.

HER SENE YAPMAKTAYIZ

“Dedemiz Hüseyin Kahya’nın da tıpkı Yavuz Sultan Selim Han gibi Kırım Han ailesinden evlenmiş olduğu söylenmekte” diyen Ataman, “Aynı aileye damat Yavuz Sultan Selim Han’da ve Hüseyin Kahya ilginçtir ki 22 Eylül günü Hak’ka yürümüştür. Kırımlı olan Ayşe Hafsa Valide Sultan için “Kanuni Sultan Süleyman Han’ın Validesi” 19 Mart tarihlerinde dua günü yapmaktayız. Dedemiz Hüseyin Kahya’nın büyük dedesinin Ahmet’in dostu Hasan Dede ile olan un helvası olayını her sene Anıt mezarda aile ocağında pişirilen un helvasını dağıtarak yad etmekteyiz. Hasan Dede, 1. Viyana Kuşatması4na Kanuni Sultan Süleyman’ın isteği ile Duazen olarak katılmıştır” dedi.

HÜSEYİN KÂHYA HİÇYILMAZ (1883-1936) KİMDİR?

1924 yılında, Cumhuriyetimizin Kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün talimatıyla, yeni bir sanayi şehri plânlanmaktaydı. Stratejik ve jeopolitik konumundan dolayı Orta Anadolu Bölgesi’nde kurulması kararlaştırılmıştı. Bir kişi vardı ki Kırıkkale’yi şehir adayları içerisine dâhil etmeyi, köyünü il yapmayı başaracaktı. İlerleyen tarihte o Kırıkkale şehrinin kurucusu olacaktı. Asım Paşa başkanlığındaki heyet bölgede keşif gezisi yaptığı sırada kendilerini köyün muhtarı Hüseyin Kâhya karşılar.

Der ki; "Şu gördüğünüz dağa kadar araziler benimdir, gelin fabrikaları buraya kurun, hatta dağın öbür tarafı da benimdir, lâzım olursa oraları da alın" der.

Asım Paşa ve heyeti Ankara'ya döner ve durumu Mustafa Kemal Atatürk'e bildirir. 1 yıl sonra müjdeli haber gelir. Fabrikalar o arazilerde kurulacaktır. Yerli ve milli diyerek atılıyordu makina kimya fabrikalarının ilk temelleri onun şahsına ait arazilerinde... Yapılan ilk fabrikanın temelleri çökünce müteahhit firma iflâs ediyor, O fabrika inşaatı gecikmesin diye kefil olduğu müteahhidin zararını cebinden veriyordu. "Şu arazi de benim, orda devam edelim" diyordu. O günlerde ona Ankara'da "Bu adam hiç pes etmeyecek, soyadı HİÇYILMAZ olsun" denecekti. Ankara’ya davet ediliyordu 5 kişilik bir köy Heyeti ile. "Madem arazilerini bağış ediyorsun o zaman size hisse verelim ağa" denecekti.

Devletin ortaklık teklifine ise “Hâşâ, devletle ortaklık olur mu hiç?” diyen bir vatansever vardı karşılarında ... "O zaman bizden bir şey isteyin" sorusuna cevabı hazırdı. Parasını kendisi karşılamak kaydı ile Ankara’dan Kırıkkale’ye 1. Sınıf dönüş bileti istiyordu. Odada bir kahkaha kopar, şaka sananlara ise şu cevabı verir. "Paşam biz köylüyüz, kıyafetimiz uygun olmazmış bizi almazlar, merak ederiz içini" diyordu Hüseyin Kâhya. “Hiçyılmayan Adam”ın memleketine Yıllar sonra Kırıkkaleliler bir heykelini yapmak istediler. Ailesi “Dedemiz devlete yük olmak değil devletin yükünü almak ister, bizim kendi arazimizde olsun bu park” diyeceklerdir. Yıllar sonra da Cumhuriyetimizin minnet borçlu olduğu isimlerden olmayı başarmıştır.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.