"İsrail-NATO ilişkisi askıya alınmalı"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, NATO Devlet ve Hükümet Başkanları Zirvesi'nin ardından Washington'da düzenlediği basın toplantısında, Türkiye'nin uluslararası platformlardaki önemini vurgulayan çeşitli konuları detaylı bir şekilde ele aldı. Erdoğan'ın konuşması, hem Türkiye'nin NATO içindeki rolüne hem de bölgesel konulardaki yaklaşımına dair önemli ipuçları verdi.

Erdoğan, zirve süresince Türkiye'nin Ukrayna krizindeki tutumundan, terörle mücadeledeki kararlılığına ve bölgesel istikrara katkılarına kadar çeşitli konuları gündeme getirdi. Özellikle Rusya-Ukrayna savaşı bağlamında, Türkiye'nin uluslararası hukuku savunma konusundaki kararlı duruşunu vurgulayan Erdoğan, NATO'nun Ukrayna'ya yönelik güvenlik yardımı ve eğitim desteğini onayladıklarını belirtti. Ayrıca, Kiev'e NATO kıdemli temsilcisi atanmasının da kararlaştırıldığını açıkladı.

Terörle mücadele konusunda da Türkiye'nin öncü rolünü vurgulayan Erdoğan, özellikle DAEŞ gibi terör örgütleriyle mücadelede Türkiye'nin NATO içindeki liderliğini ve bu konudaki tecrübelerini paylaştı. Türkiye'nin terörle mücadeledeki kararlılığı ve müttefiklerden beklediği destek, Erdoğan'ın konuşmasının önemli bir bölümünü oluşturdu.

Filistin meselesi ise Erdoğan'ın en vurguladığı konulardan biriydi. İsrail'in Gazze'de yürüttüğü saldırıları sert bir dille eleştiren Erdoğan, İsrail'in uluslararası hukuku ihlal ettiğini ve bu nedenle NATO ile olan işbirliğinin askıya alınması gerektiğini ifade etti. Filistin topraklarında kalıcı barışın tesis edilmeden bölgede istikrarın sağlanamayacağını vurgulayan Erdoğan, uluslararası toplumun bu konuda daha etkin bir rol üstlenmesi gerektiğini belirtti.

NATO'nun stratejik önemine vurgu yapan Erdoğan, ittifakın savunma harcamalarında %2 hedef eşiğini aştıklarını ve NATO operasyonlarına en fazla katkı sağlayan ülkelerden biri olduklarını dile getirdi. Ancak, bazı müttefiklerin savunma sanayi ticaretindeki engeller ve kısıtlamalar konusundaki eleştirilerini de dile getirdi.

Erdoğan'ın konuşmasında dikkat çeken bir diğer nokta da NATO'nun güneydeki ortaklarıyla yakın koordinasyon içinde olma gerekliliğiydi. Bu bağlamda, NATO'nun güneye yönelik yeni yaklaşımının çerçevesini çizen kararlar aldıklarını ifade etti.