26 Ağustos 1922’ den başlayıp 30 Ağustos 1922 gününe kadar 5 gün 5 gece devam eden Büyük Taarruz’un ardından gelen başarının adıdır 30 Ağustos.
Bu Büyük Taarruzun planını titizlikle ve gizlilikle yapan ATATÜRK’ün üstün zekasının ürünüdür 30 Ağustos.
Ulu önder ATATÜRK’e “Başkomutan” unvanı verdiren başarıdır 30 Ağustos.
İşgalcilerin hezimete uğratıldığı ve yurdumuzdan çekilmelerinin başladığı tarihtir 30 Ağustos.
Milli mücadelenin başarıyla taçlandırıldığı gündür 30 Ağustos.
Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne ve halka sevinçlerin en güzelini yaşatan zamandır 30 Ağustos.
Dumlupınar Meydanı’nda düşmanın kat kat üstün gücüne rağmen bozguna uğratıldığı gerçektir 30 Ağustos.
Bağımsızlığımızı, hür yaşamamızı, Devlet olmamızı sağlayan gündönümüdür 30 Ağustos.
Ezanların korkusuzca okunmasının teminatıdır 30 Ağustos.
Türkiye Cumhuriyeti’nin ölümsüz kurucusu Mustafa Kemal ATATÜRK’e “Ordular İlk Hedefiniz Akdenizdir” dedirten başarıdır 30 Ağustos.
Ulu Önder ATATÜRK’le beraber omuz omuza savaşan 57.Tümen Komutanı onurlu duruşundan şeref aldığımız Albay Reşat Çiğiltepe gibi komutanları unutturmaya çalışanların kırıntı kadarda olsa bari utanmaları gerektiğini perçinleyen tarihtir 30 Ağustos.
Türkiye Cumhuriyeti’nin en önemli temelinin mihenk taşı olan tarihtir 30 Ağustos.
Dünya Tarihinde altın harflerle yerini alan bir gururdur 30 Ağustos.
Yabancı devletleri Mudanya Ateşkes Antlaşması’na mecbur eden bir dönüm noktasıdır 30 Ağustos.
Mustafa Kemal ATATÜRK, Genel Kurmay Başkanı Fevzi ÇAKMAK, Cephe Komutanı, İnönü muhaberelerinin yiğit Komutanı İsmet İNÖNÜ’nün zekalarının üstünlüğünün ispat edildiği birleşik akılların başarısıyla Anadolu Topraklarının nefes almasıdır 30 Ağustos.
Samimi inancı, Dini duyguları içten olan herkesin kıymetini bilmesidir 30 Ağustos.
Diplomasında, tecrübesinde, bilgisinde, geçmişinde ve liyakatında sıkıntı olanların dahi inkar edemeyeceği taçlı başarıdır 30 Ağustos.
Ünlü Şairimiz Nazım HİKMET’e, Ulu Önder ATATÜRK için “Sarışın bir kurda benziyordu, mavi gözleri Çakmak çakmaktı. Bıraksalar yaylanarak karanlıkta akan bir yıldız gibi kayarak Afyon ovasına atlayacaktı” diye şiirler yazdıran tarihtir 30 Ağustos.
30 Ağustos’u, 19 Mayıs’ı, 23 Nisan’ı, 29 Ekim’i, 18Mart’ı ve nice milli günlerimizi kutlamak şeref alanlara yakışır, şeref almayanlara bu bayramlar yakışmaz.
Bu bayramı soyu ve mayası tam olanlar kutlamalı.
Bu bayramı işi inkarcılık ve vefasızlık, bozgunculuk, soygunculuk, ayrıştırmacılık olanlar kutlamamalı.
Bu bayramı çakal olanlar değil, aslan olanlar kutlamalı. Çünkü çakala aslan rolü yakışmaz.
Bu bayram Kurtuluşumuz Cumhuriyet diyen, Ulu Önderimiz ATATÜRK ve Silah Arkadaşları Garp Cephesi Komutanı İsmet İNÖNÜ, Genelkurmay Başkanı Fevzi ÇAKMAK ve isimsiz onbinlerce kahraman silah arkadaşları önünde saygıyla eğilenlerin,
Biz bugün varsak, kimliğimiz Türk’se, Dinimiz İslam’sa, Ezanlarımız gürce okunuyorsa, Albayrağımız özgürce dalgalanıyorsa o yüce karakterlerin mücadelesinde, onların sayesinde diyenlerin,
Onlar olmasa biz olurduk ancak tebaa olurduk, yabancıların kulu olurduk diyerek gerçekleri inkar etmeyenlerin,
Allah Onlardan razı olsun diye gururlananların bayramı CUMHURİYET’e ve Ulu Önder Mustafa Kemal ATATÜRK’e koşulsuz, amasız, fakatsız sahip çıkan bütün Türkiye Cumhuriyeti Nüfus Cüzdanı taşıyan herkesin Kurtuluş Bayramı KUTLU olsun.