Siyaset dünyasında bir vaat fırtınasıdır esip gidiyor. Seçimlere hemen hemen bir yıl olmasına karşın başta muhalefet partisi lideri olmak üzere vaat veren verene. Hadi hayırlı diyelim.
Yani vaat vermenin sonu yok, ver bakalım nereye kadar verebilirsen. Nasıl olsa hesap soran yok. Umut fakirin ekmeği misali umut etmeye devam edin bakalım nereye kadar umut vaat edeceksiniz?
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu sürekli açıklamaları ile gündeme geliyor. Konuştuğu her söz mutlaka yankı buluyor ve ses getiriyor. Ama doğru ama yanlış, ama eksik ama fazla ne olursa olsun adından söz ettiriyor.
CHP Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu, önceki gece akşam saat 22.00’de Twitter hesabından açıklamalarda bulunacağını bildirmişti. Saatler 22.00’yi gösterdiğinde Kılıçdaroğlu’ndan beklenen açıklama geldi.
Sayın Kılıçdaroğlu, “Bizler iktidara gelinceye kadar, araba alımını öteleyin. Araba almayın. Geldiğimizde halkımızın en çok rağbet gösterdiği araç segmentlerinde ÖTV'yi çizeceğiz. ÖTV'yi de lüks araç alanlara uygulayacağız” dedi.
Evet güzel bir vaat. Yani araba almayın bekleyin biz size arabayı almak için her türlü imkanı vereceğiz. Vereceksin de nereden vereceksin? Cebinden mi, yoksa devlet kasasından mı vereceksin burası önemli.
Yani vaat vermek güzel ama o vaadi yerine getirmek mesele. Hele hele günümüz ekonomik şartlarından bu popülist yaklaşım bana pek mantıklı gelmedi. Hatırlayın iktidara gelmek isteyen liderler neler vaat etmişti neler onları unutmadık.
Benim aklıma gelen ilk vaadi hiç unutmadım. Bana çok ütopik gelmişti. Böyle bir vaat olabilir mi diye ama neticede vaat edersin olmadı sana kimse hesap sormaz. Bir gün unutulur dersin ama tarih unutmaz bunu da unutmayın.
9’uncu Cumhurbaşkanı rahmetli Süleyman Demirel'in ekonomi kurmayı olarak siyasete adım atan Tansu Çiller'in vaatleri de Demirel'i aratmamıştı hatırlayın.
DYP-SHP hükümetinde ekonomiden sorumlu devlet bakanı olan Çiller herkese biri ev biri araba olmak üzere iki anahtar vaat etti. “Her mahallede yüz trilyoner olacak” dedi, bunu her köylüye traktör sözü takip etti. Demirel sonrasında Başbakanlık koltuğuna oturdu ama verdiği sözleri yerine getirmedi.
Hatırlayın Cem Uzan’ın Genç Partisi yüzde 7 oy almış ve büyük sürpriz olmuştu. Cem Uzan ne diyordu “Vallahi Mazot 1 Lira olacak” diye ettiği yemin de siyasi tarihimize geçen vaatlerden biri oldu. Her işsize 350 TL maaş vadeden Cem Uzan, konser eşliğinde halka döner-ekmek dağıtarak 2002 seçiminde Genç Parti'ye yüzde 7 oy kazandırmıştı. 2007 seçiminde ise barajı aşabilmek için inanılmaz vaadlerde bulunmasına ve İbrahim Tatlıses'i aday göstermesine rağmen büyük bir hayal kırıklığı yaşadı.
Yani bu ve buna benzer vaatleri çok yazabilirim. Yazmaya gerek yok girin internete yazın siyasi parti liderlerinin vaatleri diye karşınıza çarşaf çarşaf çıkar. Mesele vaadi vermek değil onu yerine nasıl getireceksin o önemli.
Şimdi Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun bu otomobil vaadi de bana önceki dönemleri hatırlatmadı değil. Ne yalan söyleyeyim bana çok absürt geliyor ama kendisine inanan kitleye sanırım çok mantıklı gelmiştir.
İnşallah böyle olur diye umutlu olmak lazım. Neden biz otomobile verginin vergisini ödeyelim. İnşallah Sayın Kılıçdaroğlu iktidar olur ve hepimiz üç ay içinde sıfır otomobil sahibi oluruz. İyi günler, sağlıklı günler diliyorum…