Ahi esnafı Malkoç

Zafer Çam

Bugünler de geçecek yarınlar güzel olacak.

Önümüz bahar sonra yaz.

Rahmet ve bereket ayı geliyor.

İnsanların kaynaştığı, paylaştığı, yardımlaştığı ayın bereketi olacak.

Allah müminler için onlar sabır edenler diyor.

Allah’tan gelen sabır eden,  kulda gelene başkaldıran olacağız.

Biz bize yeteriz eller cebe bugünlerde.

Allah’ın dünya zalimlerine bir uyarısı...

Bizde bu dünyada yaşıyorsak bu uyarıya kulak verip düşünmeliyiz.

Virüs geçtiği ülkeleri perişan ediyor.

Uğradığı duraklarda sevilmiyor.

Avrupa’yı ve Amerika’yı çok sevdi gibi.

Her ülke kendi içinde virüsle mücadele ediyor.

Teknolojilerin işlere yaramadığı gören Avrupa çaresizlikte unuttukları Allah’a yalvarıyor.

Türkiye bu süreçte erken davrandık vaka sayılarımız diğer ülkeler bakarak iyi diyor.

Halk uyarılara dikkat ediyor.

Evlerde kalıyor, maskeyle sokaklara çıkıyor.

Bazı iller tedbir amaçlı giriş, çıkışları kontrole aldı.

Ülke genelinde sağlık çalışanları gün boyu durmaksızın görevlerini en iyi şekilde yapmaya çalışıyorlar.

Güvenlik güçleri yirmi dört saat durmuyor.

Devlet kurumları işlerini aksatmıyor.

Esnaf geçici olsa da tek tük işyerlerini açıyor.

Gıda sektörü halkın ihtiyaçlarına cevap veriyor.

Yanında işçi çalıştıran esnaflar bugünlerde geçecek diye elamanlarını durduruyor.

Bazı esnaflar ve fabrikalar elamanlarına ücretli izinler veriyor.

Bunların yanında fırsatı ranta çevirenlerde yok değil.

Çalıştırdığı işçisini ücretsiz çıkaranlarda var.

Önemli olan bugün işçisinin, kiracısının yanında olanlar.

Elbette bu günlerde geçecek, eski hayata ve yaşam tekrar dönülecek.

Hayatın içerisinde ahlakını koruyan ben “Ahi” esnafıyım diyenlerde var.

Bunların sayıları az olsa da, yaptıkları işleri ve gösterdikleri fedakârlıkları takdir ediliyor.

Yardımlaşmanın, kaynaşmanın, hoş görünün olduğu bir günleri yaşıyoruz.

Böyle bir yardımlaşmayı, kaynaşmayı ancak Müslümanlarda görürsünüz.

Gâvurlaşmış zihniyet sadece kendini düşünüyor.

Müslümanların karşılıklı olarak birbirlerine yardımda bulunmalarının günü bugün…

Esnafın darda olduğu, kirasını ödemeye gücün olmadığı günlerdeyiz.

Yardım anlayışının özünde fedakârlık vardır.

Bugün sizlere yakinen tanıdığım ve çok gurur duyduğum Ankara’da yaşayan Ercan Malkoç Ahi esnafımızın örnek davranışına Türkiye şahit oldu.

Kendisi aslen Kırşehirli, benim köylüm uzun yıllar Ankara’da ticaretle uğraşıyor.

Bir çok iş alanında ülkenin ilklerinden.

Anadolu’nun en lüks termal otelini Kırşehir’e kazandıran iş adamı...

İşletmeye verdiği Kırşehir termal otelinin ve daha birçok işyerlerinin üç ay ile altı ay kira bedenlerini almayacağını söylemiş.

Bu tür örnek bir davranışa uzun yıllar hasret kalmıştık.

Ercan Malkoç Bey Ahi esnaflığına yakışanı yapmakta...

Ahilik işte bu denilecek bir davranış.

Bugün kuruşun hesabını yapanların, evine erzak yığanların, talep olacak diye stokçuların, fahiş fiyat üzerinde mal satanların olduğu bir günde böyle örnek Anadolu esnaflarına saygı duyulmalı.

Peygamberimiz "Veren el alan elden üstündür" buyurmuştur.

Böylece Müslümanlara, yardım edilen değil yardım eden kişi olmalarının daha iyi olduğunu bildirmiştir.

Sıkıntı ve darlık zamanlarında Müslüman kardeşlerinden yardım, anlayış ve sevgi görenler, sıkıntılarını atlatınca çalışıp kazanmaya, alan değil veren kişiler olmaya bakacaklar.

Böylece toplumda bir fazilet yarışı başlayacaktır.

Maldan sevgiye kadar her şeyin bir başkasına verilmesi söz konusudur.

Bu verme işi bazen, zekât ve fitrede olduğu gibi mecburî olsa da, çoğu zaman tamamen isteğe bağlıdır.

Yine zekât belli bir miktarda alındığı halde sadakanın sınırı yoktur; dileyen dilediği kadar verir.

Böylece Müslümanlar arasında en geniş manada yardımlaşma yapılır.

Bugün malını yığanların harcayıcı ve fedakârlık yapacağı gün...

Virüs insanların imtihanıysa buna sabır edeceğiz.

Mazlumlara ihtiyaç sahiplerine veren el olacağız...