Korona salgın kimin umurunda...
Dünya kırılıyormuş, ülkeler inliyormuş, insanlar ölüyormuş. Kimi iş, aş derdinde, kimi hastane köşelerinde, kimi kabir nöbetlerinde.
Yüz dört amiral kendi derdinde. Burada sorulması gerekli olan şu... Yüz dört amiral bir araya geliyor, devlette duyan olmuyor. Bir değil, on değil, yüz dört amiral bu kadar görünmez oluyor. Düğmeye bastıran mı var. Yeni bir oyun mu oynanıyor. Kim nerde, ne zaman kime vuruyor.
Davul omuzu kalabalık amirallerde, çomak kimin elinde… Görünmeyen eller mesaj mı veriyor. Yoksa düdüklünün havasımı alınıyor. Gerçi düdüklünün havası çok sert değil, kendi ekseninde kaynıyor.
On dokuz yıldır ne güzel gidiyor. Laiklik, kemaliz, cumhuriyet yerinde duruyor. Demokrasi nöbeti ne güzel işliyor. Ne oldu birden denizci amirallere.
Bugün denizci, yârin karacı, diğer gün havacı, yok olmadı bir başka gün jandarma. Eskide düdüğü karacı generaller çalardı, şimdi düdük denizci amirallere mi geçti.
Karcı, havacı, denizci, jandarma kendi içlerinde komuta kavgası mı var. Yoksa İktidarın verdiği rahatsızlık mı? Bence iktidarda neden rahatsız oluyor askerler.
Bakın sizleri üzmeyen, cumhuriyeti yaşatacak, demokrasi seçilmişlerin iktidarı. Gerçi Amiraller boş kalmışlar, eskisi gibi iş alamıyorlar, ne yapsınlar emekli olmuşlar, gelirleri yerinde, yazlıklarında, köşklerinde eller ide boşa çıkmış.
Emekli olan askerler bir araya gelince ne düşünür, ya devlet kurarlar, ya da balık tutarlar.
Amiraller balık tutmaktan usanmış olmalılar ki. Pandemi döneminde yaşları da atmış beşi geçmiş evden dışarıda çıkamıyorlar.
Yüz on dört amiral bir araya gelmişler. En iyisi mi devlet kuralım demiş olmalılar.
Devlet sizin neyinize, bakın bu iktidarların hepsi sizin emrinizde. İktidarlarda ne istediniz de alamadınız ya da verilmedi.
Bu halkın parasıyla okudunuz, denizci, karacı, havacı, jandarma oldunuz. En güzel imkânlarla yaşadınız.
Ölenlerinize şehit, kalanlarınıza gazi dendi. Gazi eşiniz, çocuklarınız, yakınlarınız devletin kurumlarına alındınız.
Maşınıza diyecek olmadı. Lüks yaşantınızda kısan olmadı. Yaşınız geldi emekli oldunuz. Geceleri boş durmadınız.
Yıldızların altında, gecenin karanlığın da, bir araya geldiniz boş durmaktansa bir iş yapalım dediniz. Bir pazar günü ve gece yarısı yayınlanan bir bildiriyle gündem oldunuz.
İşler İstediğiniz gibi gitmedi. Gecenin hevesi aydınlıkla duyuldu. Yıldızların altında alınan karar güneşi görünce dürüldü. Bu kadar amiral bir oldunuz ama muktedir olamadınız.
Sadece ülkenin gündemi oldunuz. Bu ülkede darbe olmaz diye kendinizi kandırmayın. Dış destek bulurlar, içeriden de şartları oluştururlarsa yine denerler. Bu ülkede bunlar olmadı değil, biz bunlar çok şahit olduk.