ÖZEL HABER: SAMET EKER
Türkiye 100 yılının yaşandığı ve gelecek 100 yıla yatırımlarla devam eden birçok sektör içerisinde Anadolu OSB 21. yaş gününü kutladı. Anadolu Organize Sanayi Bölgesi (OSB) Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Kutsi Tuncay, anadolugazete.com.tr’ye önemli açıklamalar yaptı.
“İNANMA VE İNANDIRMA ÜZERİNE KURULDU”
Anadolu OSB nasıl bu konuma geldi? Gelecek planları neler?
Anadolu Organize Sanayi Bölgesi, Türkiye'de planlı sanayileşmenin ve yaşam merkezinin bir kutup yıldızı haline geldi. Çünkü biz hem üretimin hem de sosyal hayatın birbirinin içinde olmasını hedeflemiştik. Proje tamamen inanma ve inandırma üzerine kuruldu. Yirmi yıllık bir proje ve bizim projemiz. Ve projemizin üç ana sloganı ya da kuralı vardı. Bunun bir tanesi bir bakışta ne kadar uzağı görebiliriz? İkincisi dayan, başaracaksın. Üçüncüsü de her şeyi kendinden bekle.
Bu üç ana prensiple işe başladık ve bugüne kadar kamu kaynağı kullanmadık. En yatırımcının kaynaklarıyla yani inandırmanın getirdiği kaynaklarla işlerimizi gördük. Sosyal donatı alanlarına önem veriyoruz, üretim sektörünün rahat bir ortamda üretim yapmasının verimliliğini arttıracağına inanıyoruz. Onun için de hem üretim alanlarını düzenli planladık hem de çevre kirliliği yaratmayan sanayi dallarını bölgemize konuşlandırdık. Hem de yaklaşık 550 bin metrekare sosyal donatı alanı gerçekleştirdik. Bu donatı alanlarında Çanakkale Şehitliği var.
Çanakkale Şehitliği adına dikilmiş badem ağaçlarımız var. Büyük Taarruz'da hayatını kaybetmiş 4 bin 15 şehidimizin adına dikilmiş 4 bin 15 tane orman bitkileri alanımız var. 70 bin metrekare yağmur suyu göleti var. Meslek yüksekokulumuz var. 41 bin metrekare çocuk eğitim parkı olarak planladığımız anaokulu ve kreş olarak inşaatına başladığımız bir alanımız var. Yani bölgede yaşayan işletme sahiplerinin çalışanların ve gelen giden misafirlerin neye ihtiyacı varsa bunların hepsini belirledik ve o çerçevede ana şehir planımızı yaptık, hızla da yapımlarına devam ediyoruz.
“ANADOLU OSB’DE YAPILANLARI ÜLKE GENELİNDE YAPMALIYIZ”
Cumhuriyetin gelecek 100 yılında bizleri neler bekliyor? 2024’ten beklentileriniz nelerdir?
Türkiye olarak çok genç bir ülkeyiz. Benim yaş kuşağım Türkiye'de ikinci nesil. Birinci nesil bizim babalarımız. Ondan önceki nesil dedelerimizdi. Dedelerimiz yarı Osmanlı vatandaşı yarı Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı. Tabii ben öncelikle Mustafa Kemal Atatürk'e ve Cumhuriyet'i kuran iradeye, bize bugüne kadar Cumhuriyet'i ayakta tutarak özgür bir ülkede yaşama imkânı sağladıkları için hem minnetlerimizi sunuyorum hem de onlara teşekkür ediyorum.
Türk vatandaşları ilk defa 100 yıl savaş yapmadan alan sınırları belirlenmiş bir coğrafyada yaşıyor. 780 bin kilometrekare Lozan Anlaşması'nda sınırlarımız belirlenmiş. Bu topraklarda, yurdumuzda ve biz bugüne kadar savaş yapmadan yaşadık. Savaş insanlığa kan ve gözyaşı getiriyor. Bütün coğrafya kan gölü halinde. Çevremizde Rusya'da, Ukrayna'da, İsrail’de, Filistin’de her taraf kan gölü.
Lozan Anlaşması’yla sınırlar belirlenmiş ve ondan sonra ana hedef: ‘Yurtta sulh cihanda sulh.’ Bugüne kadar geldik ve ülke olarak problemlerimiz var. Ekonomide sıkıntılarımız ama bunların hepsi aşılabilecek sıkıntılar. Biz Türkiye Cumhuriyeti'nde yaşayan insanlar bu sıkıntıları aşabilecek güçteyiz.
2024’te tabii öncelikle sağlık ve savaşsız bir yıl olmasını diliyoruz. Merkezi yönetimin her yönüyle üretime destek vermesini, üretim olmadan bir ülkenin zenginleşme imkanının olmadığını biliyoruz. Ayrıca üreterek, ürettiğimizi ihraç ederek, ihraç ettiğimizden gelen gelirlerle de ülke insanının rahat yaşamasını sağlayarak bizler mutlu olabiliriz. Çalışmadan olmuyor. Ter dökmeden bir şey başarmak mümkün değil. Sabredeceğiz, dayanacağız, çalışacağız ve başaracağız. Anadolu OSB’de yaptıklarımızı ülkede de yapabilirsek; ülkenin ve ülke insanını daha iyi bir gelecek bekler diye düşünüyorum.
Kutlama kapsamında özel davetli olduğumuz konsere anadolugazete.com.tr Genel Yayın Yönetmeni Orhan Kemal Erkılıç ve anadolugazete.com.tr Yazı İşleri Müdürü Adem Yavuz Irgatoğlu'da katılım sağladı.