ÖZEL HABER: SAMET EKER
Olgunlar Sokak’ın simgelerinden ve Ankara’nın önemli değerlerinden olan Metin Yurdanur’un Madenci Anıtı bakımsız kaldı...
MADENCİ ANITI’NDA GEÇMİŞİN İZLERİ
Ankara Olgunlar Sokak'ta, Devlet Sanatçısı ünvanına sahip Metin Yurdanur imzasını taşıyan ve 1992 yılında dönemin Çankaya Belediye Başkanı Doğan Taşdelen tarafından yaptırılan bronz döküm eser, yıllardır şehrin simgelerinden biri oldu. Eserin ortaya çıkış hikâyesi; 1991 yılında yüz bin maden işçisinin sendikal hakları için Ankara'ya yürüyüşe geçmeleriyle bağlantılıdır. Ancak Karabük sınırlarına gelmeden devlet yetkililerince yürüyüşleri durdurulmuş ve Ankara'ya ulaşmalarına izin verilmedi. Bu olay, işçilerin hak arayışlarına dikkat çekmek ve insanca yaşamak için temel haklarını elde etmek istemelerinin bir sonucuydu.
Eser, 1992'den bu yana Olgunlar Sokak'ta yükselerek, o dönemde yaşanan zorlukları ve sıkıntıları hatırlatmaya devam ediyor. Dönemin Belediye Başkanı Doğan Taşdelen tarafından yaptırılan heykel, işçilerin ve ailelerinin maruz kaldığı güçlükleri sembolize ederek, haklı isteklerini dile getirmeye devam ediyor. Metin Yurdanur, eseriyle ilgili bir röportajda, "Yüz bin işçi Ankara'ya sokulmadı ama 1992'den bu yana Ankara'da o işçi, gericiliğe, kötülüğe karşı haklarını savunmak için kazmasını sallıyor" ifadesini kullandı. Bu ifade, heykelin sadece bir yapı değil, aynı zamanda geçmişin haksızlıklarına karşı duran bir simge olduğunu gösterdi. Ankara'nın simgesi haline gelen bu heykel, günümüzde de hala toplumun dikkatini çekmekte ve geçmişte yaşanan mücadeleyi hatırlatıyor.
SU PINARIYDI ÇÖP KOVASI OLDU!..
Böylesine önemli ve değerli bir eserin bakımsız olması, tarih içerisinde değişikliğe uğraması kültürel belleğin zarar görmesine sebep oluyor. Binlerce Ankaralının değer verdiği ve her gün önünden geçtiğ Madenci Anıtı, 1992 yılından bu yana maden işçilerinin haklı isyanını aktarmaya devam ediyor. Böylesine değerli bir sanat eserinin bakımsız ve çevresinin kirlilik içerisinde olması hem sanatçıya hem de anıtın manevi ruhuna aykırı. Güvercinlerin anıtı haline gelen eser, çevre kirliliğinden kaynaklı hoş olmayan bir görüntüye kavuşurken, sokak hayvanları için oluşturulan 'su pınarı'nın da çöp kovası gibi kullanılması şaşırttı!