Sağlık sistemindeki eksikliklerin, merhametsiz bebek katillerinin faaliyetlerine zemin hazırladığını vurgulayan Arslan, "Korunmaya, sevgiye ve bakıma muhtaç bebekler canice yöntemlerle katledilmiş." dedi.
Arslan, evlatlarını koklamak ve kucaklamak için heyecanla bekleyen ailelerin, acı bir şekilde tabutlarla karşılaştığını ifade etti. Bu durumun kabul edilemez bir insanlık suçu olduğunu belirten milletvekili, "Yürekleri parçalayan bu vahşet karşısında dahi ne utanıp sıkılan, ne vicdanı sızlayan, ne de istifa eden bir yetkili var." diyerek sorumluların sessizliğine dikkat çekti.
Ayrıca, PKK'lı çete lideri Fırat Sarı'nın, birçok siyasinin yanında "memleketi kurtarıyorum" havasında fotoğraflar vermesine de tepki gösterdi. Arslan, cesur bir savcının irade göstermesi ve tehditlere göğüs germesi olmasaydı, bu vahşetin açığa çıkıp çıkmayacağının belirsiz olduğunu dile getirdi.
"Şu anda daha kaç bebeğin, kaç şehirde evine kundakta değil, tabutta gittiğini bilen yok." diyen Arslan, mevcut yönetimin hatalarından ders çıkarmadığını, sorumluluk almak yerine "Ben yaptım, oldu" yaklaşımında bulunduğunu ifade etti.
Milletvekili, "Her yerinden kokuşmuşluk, çürümüşlük ve pespayelik akıyor." şeklinde sert bir değerlendirme yaptı. Arslan, hükümetin derhal harekete geçmesini ve bu tür insanlık suçlarına karşı etkin önlemler almasını talep etti.