ÖZEL HABER: MURAT BÖLÜK
Her şeyin fiyatının arttığı, maaşların enflasyonla eridiği günümüzde Başkentliler için işe gitmek bir ızdıraba dönüştü. Toplu taşımanın yetersiz ve otobüslerin tıklım tıklım olması nedeniyle vatandaşlar kişisel araçlarıyla işe gidip gelmeyi tercih ediyor ancak bu da Ankara trafiğinin artmasına neden oluyor. Başkentliler ayrıca akaryakıt fiyatlarının yüksekliğine ek olarak park sorunuyla da karşılaşıyor. Belediye parklarının yetersiz olması nedeniyle özel otoparkları tercih etmek isteyen vatandaş uçuk fiyatları görünce de şaşkınlığını gizleyemiyor.
Başkent Ankara’da özel bir açık otoparkın saatlik ücret tarifesi görenleri şoke etti. Otoparkın saatlik ücreti adeta ‘araban var derdin var’ dedirtiyor. Saatli ücretin 100 TL olduğu otoparkta, her saat başı ise 10 TL ekleniyor. Belli bir saati geçtiğinde fiyatlar iki katına çıkıyor.
Kapalı otoparklarda ise fiyatlar bir nebze uygun görünüyor. Bir kapalı otopark sorumlusu otoparkın saatlik ücretinin 60 TL olduğunu söyledi. Otopark sorumlusu vatandaş, ücretlendirme tarifesiyle ilgili şu bilgileri paylaştı: “İlk 1 saat 100 TL oluyor. Sonraki her saat için üzerine 10 TL ekleniyor. Belli bir saati geçtiği zaman 2 katına çıkıyor. İsteyen müşterilerimiz ise aylık 2 bin TL artı KDV ile abone olabiliyorlar.”
“MALİYETLER KATLANILABİLİR DEĞİL”
EGO ve özel halk otobüslerine binebilmek için birbirini ezen Ankaralı, daha konforlu bir yolculuk için çareyi şahsi otomobilinde arıyor ancak, bu kez de araç bakım maliyetleri, akaryakıt fiyatları, yüksek trafik cezaları, otopark sorunu, özel otoparkların yüksek ücret tarifesi vatandaşı zor durumda bırakıyor.
Her sabah işe arabasıyla giden bir vatandaş, yaşadığı zorluğu anadolugazete.com.tr’ye anlattı. Türkiye’de, özellikle de büyükşehirlerde bir otomobil sahibi olmanın ciddi bir maliyeti de beraberinde getirdiğini ifade eden Hakan T, “Otomobilime akaryakıt alırken 1 TL ucuz olsun diye istasyon istasyon geziyorum. Benim aracım 2 bin 500 TL’ye doluyor. Ancak şehir trafiğinde dur kalk dur kalk yaptığım için bir ay bile yetmiyor. Bu maliyetin haricinde Kızılay, Ulus gibi şehir merkezine gittiğimizde bir de otopark ücreti ekleniyor. Otoparkların da genellikle ruhsatsız ve denetimsiz yerler olduğu için afaki ücretleri olduğunu görüyoruz. Bu ücretler belediye otoparklarında daha ucuz ama şehir içinde yetersiz olduğu için de park etmek zaten imkansız oluyor. Kızılay’da 5 dakika bir yere park etmek mümkün değil. Özel bir otoparka gitmek zorundasın. Orada da otoparka gir çık 100 TL ücret isteniyor. Bunlar ise bir sürücü açısından katlanılabilir bir maliyet değil ve mağduruz.” ifadelerini kullandı.
“TOPLU TAŞIMANIN YETERSİZLİĞİ ÖZEL ARACIN TERCİH NEDENİ”
“Aracımızı sokağa park ettiğimizde de bu kez trafik kuralları devreye giriyor. Çok ciddi cezalar uygulanıyor” şeklinde konuşan Hakan T., aracın güvenli yere park edilmediği zamanlarda da kaza geçirme riskiyle karşı karşıya kalındığını aktardı.
Kasko fiyatlarının da yüksek olduğundan dem vuran Hakan T. “Aracıma zaten kasko yaptıracak gücüm de yok.” dedi. Toplu taşımanın yetersizliği nedeniyle özel aracını tercih ettiğini, onda da Ankara’nın ara sokaklarını tercih ettiğini söyleyen Hakan T. bu şekilde maliyetlerini azaltmaya çalıştığını dile getirdi. Hakan T., “Toplu taşıma büyük bir çile. Bu yüzden kullanmıyorum. Şehir merkezlerine de girmemek için dış mahallelere aracımı park ediyor, sonrasında yürümeyi tercih ediyorum. Çünkü otoparklar çok pahalı.” diyerek bir Ankaralı olarak yaşadığı mağduriyeti aktardı.