ÖZEL HABER: GÜNSU ÖZMEN
Cebeci'deki İnönü Stadyumu tartışması devam ediyor. Stadın yeşil alan yerine millet bahçesi yapılmasının rant amaçlı olduğunu iddia eden Mimarlar Odası Yöneticileri Murat Yıldız ve Pelin Kılıç, stadın yıkılmasını ve millet bahçesine çevrilmesi sürecini anadolugazete.com.tr’ye değerlendirdi.
Yönetim Kurulu Üyesi Murat Yıldız, “Cebeci Stadyumu'nun yıkılması ve millet bahçesine dönüştürülmesi sürecindeki gelişmeler, uzun bir geçmişe dayanıyor. Olaylar 2013 yılına kadar uzanıyor. O dönemlerde, Cebeci Stadyumu, konut ve ticaret alanı olarak tanımlanmıştı. Bugün ismini değiştirip millet bahçesi yaptılar. O dönemlerde başlattığımız hukuki süreç ve diğer meslek gruplarının da dâhil olduğu dava süreçleri sonucunda yine iptal kararları alınmıştı. 2013 yılından bu yana bakış açısında herhangi bir değişiklik yok.” ifadelerini kullandılar.
Şube Sekreteri Pelin Kılıç, ise şunları söyledi:
"Rehber 2020 yılında yapılıyor ama 2019 yılında yönetmelikte ‘Millet Bahçesi’ tanımı yapılıyor. Millet bahçesi kullanım kararına ilişkin plan değişiklikleri yapılmaya başlanıyor. Bu sadece Cebeci özelinde değil. Aslında Ankara'da böyle atıl kaldığı düşünülen ya da sembolik simgesel dönüşüme uğraması gereken bir alan varsa iktidarın kafasında, orası millet bahçesi özelinde bir dönüşüme uğruyor.
Bu iki yerel seçim öncesinde başlayan bir süreç, ‘81 ilde 81 Millet Bahçesi’ gibi bir projeyle ortaya çıkan bir şey. 81 ilde yapılacak bir işlem için çok da kamu yararı barındırdığını düşünemeyiz. Ciddi anlamda maliyet barındıran bir iş. Herkesin aslında buradan ekmeğini aldığı bir olay. Çünkü içinde bunu işletmesi olacak, millet kıraathanesi, camisi ve otoparkı yapılıyor. Onun işletmesinin birine veriyor. Bu aslında bir ağ. Cebeci Millet Bahçesi de bunun bir parçası.
Ankara'da yaklaşık 12-13 tane millet bahçesi var. Aslında neden ihtiyaç duyulduğu, neden böyle bir şey yapılması gerektiğine ilişkin böyle nesnel bir gerekçe de yok.
AKM Millet Bahçesi özelinde de bakıldığında orada da kendi içerisinde bir açık yeşil alan düzenlemesi ile zaten ismi değişmeden İşletmesi değişmeden İşletmesine ilişkin kararlar alınmadan da yapılabilirdi bütün bu işlemler. Daha böyle ideolojik bir yaklaşım millet bahçesi tanımlaması.
Cebeci'de keza öyle yani orası da aslında 1930'lu yıllardan beri kentin spor alanı olarak tanımlanmış bir alan. Yani sadece açık yeşil alan olarak ya da spor alanı olarak tekrardan düzenlenmesini yaparak da aslında bu alan olduğu gibi kullanılabilirdi."
“STADYUM BİLEREK ATIL BIRAKILDI”
Murat Yıldız, "Cebeci Stadyumu, geçmişte sadece spor alanı değil, aynı zamanda kültürel ve rekreasyon alanı olarak da önemli bir rol oynadığını" belirterek şunları kaydetti:
"Biz açıklamalarımızda 1963 yılı diye anlatıyoruz. Burası daha öncesinde de kente hizmet veren bir yer. Kente verdiği hizmeti değerlendirdiğiniz zaman 100 yıllık bir geçmişi var. 'Hamit'in tarlası' olarak dile getiriyoruz. Kentin göbeğinde böylesine büyük bir açık ve yeşil alan bu haliyle kalması ve korunması tabii ki sermaye için çok karlı değil. Bu atıl bırakma meselesi birazdan bilinçli bir şekilde yapıldı. Herhangi bir proje önermiyorsunuz. Katılımcı bir süreç ön görmüyorsunuz ve üzerinden 50 sene geçtikten sonra tek bir çivi dahi çakılmamış ya da mantıklı bir proje üretilmemiş çeşitli meslek gruplarının projeyle üretilmesine yönelik bir çaba harcanmamış’ diyerek burası çöküntü haline geldi deniyor.”
Pelin Kılıç, ''Cebeci özelinde baktığımızda kendi yürüttüğümüz bir dava süreci var. İhale ile birlikte imar planlarına da dava açmıştık. O 2022 yılında iptal olmuştu. En son yaptığımız açıklamada da bölge idare mahkemesinin vermiş olduğu bozma kararını birazcık eleştirmek amacıyla yaptık çünkü millet bahçesi özelinde alana ilişkin iki kez bilirkişi raporu alındı. Asıl mevzuata aykırı olduğu, kamu yararı barındırmadığı ve bu alanın aslında kent belleğinde de bir spor alanı olarak kalması gerektiği ya da öyle bir yenileme yapılması gerektiğine dair görüşlerin olmasına rağmen bölge idare mahkemesi bilirkişi raporunun dışında ve onun tersi bir kararla bozma kararı veriyor. Bu yargı süreci oradaki uygulamayı ne yazık ki engellemiyor. Bölge idare mahkemesinin vermiş olduğu karar yeni bir karar. İptal kararı 2022 yılında geldikten sonra oradaki inşaat faaliyetleri zaten devam ediyordu. Yani ihale zaten bir yıl öncesinde gerçekleşmişti.” ifadelerini kullandı.
37 BİN KİŞİLİK KAPASİTESİ VARDI
Murat Yıldız, “Cebeci Stadyumu 37 bin kişilik kapasitesi olan bir alan. Ankara'da eş değer stadyum alanlarının kıyasladığınız zaman şu anki en geniş kapasiteye sahip olan stadyum idi. Yeniden inşası yapılan 19 Mayıs Stadyumun bile 45 bin kapasitesi var. Hala inşaatı devam ediyor. Düşünün ki bugünün teknolojik altyapısıyla ürettiğiniz bir alanda bile 45 bin kapasitelik bir alan ortaya çıkarıyorsunuz, tarihi 60 yıla 100 yıla rağmen bir alanda yapılan bir şey 37 bin kişilik bir kapasiteli hizmet veriyordu. Sadece basitçe futbol müsabakalarını yapıldığı yerde değildi. Panayır alanları, tiyatro gösterileri ve açık hava sinemaları gibi kültürel anlamda da kent hafızasında yer edinmiş bir alan. Onun da yok edilmesiyle karşı karşıyayız.” dedi.
İNŞAAT DEVAM EDİYOR
İnşaatın tüm hızıyla devam ettiğini söyleyen Murat Yıldız, “Şu an inşaat tüm hızıyla devam ediyor 600 araçlık bir otopark yapılacakmış. Normalde bizim projeden bildiğimiz kadarıyla 50 araçlık bir kapasiteden bahsediliyordu. Şu an bunun 12 katından bahsediyoruz.
Davanın devam ettiğini söyleyen Pelin Kılıç, “Dava devam ediyor. İstinaf kararından sonra itiraz edeceğiz ve Danıştay’dan gelecek kararı bekleyeceğiz. 2023 yılında açtığımız dava da çok yüksek ihtimalle bilirkişi incelemesi yapılacak ve yeni karar gelecek.” ifadelerini kullandı.