ÖZEL HABER: GÜNSU ÖZMEN
Melike Hatun Camii, şehrin sadece bir ibadet yeri değil, aynı zamanda tarihî ve kültürel mirasını yansıtan önemli bir simge haline geldi.
Cami, ismini 14. yüzyılda Ankara'da yaşamış, aslen Ankaralı olan Melike Hatun’un isminden aldı. Osmanlı döneminde 1. Murad'ın padişahlık yaptığı dönemde yaşadığı düşünülen Melike Hatun'un anısını yaşatan bu cami, sadece geçmişe bir saygı duruşu değil; aynı zamanda gelecek nesillere miras bırakılan kültürel bir hazine niteliği de taşıyor.
Ziyaret edenler, Melike Hatun Camii'nde sadece ibadet etmekle kalmıyor, aynı zamanda Osmanlı tarihine de bir yolculuk yapıyor.
Caminin huzurlu avlusu ve iç mekânındaki mistik atmosfer, ziyaretçilere manevi bir dinginlik sunarak ruhlarını dinlendiriyor. Melike Hatun Camii, sadece bir ibadet mekânı olmanın ötesinde, şehrin ve kültürün bir parçası olarak kalıcı izler bırakıyor.
Melike Hatun Camii günümüzde Ankara'nın önemli bir turistik ve kültürel merkezi olarak hizmet veriyor. Ankaralılar ve turistler, caminin tarihî ve mimari değerlerini keşfetmek için sıkça burayı tercih ediyor.
Melike Hatun Camii, sadece mimari açıdan değil, aynı zamanda tarihî ve kültürel açıdan da büyük önem taşıyor. Ankara'nın siluetini süsleyen bu muazzam yapı, ziyaretçilerine hem ibadet etme imkânı sunuyor hem de şehrin tarihine yolculuk yapma fırsatı veriyor.
ANKARA’NIN MİMARİ İNCİSİ
Caminin mimari özellikleri, Selçuklu, Osmanlı ve modern cami mimarisini başarıyla birleştiriyor. Caminin kubbesinin çapı 27 metre, yüksekliği ise 43 metre olarak biliniyor. Bu muazzam yapıda dikkat çeken bir diğer özellik ise her biri 72 metre yüksekliğe sahip olan dört minarenin kaplamasında kullanılan Marmara taşı olarak öne çıkıyor. Ana kubbenin üzerinde ise 8 metre 20 santimetre yüksekliğinde bakır bir âlem gururla yükseliyor.
Melike Hatun Camii'nin dikkat çeken özelliklerinden biri de 16 adet mermer kitabesinin bulunması olarak karşımıza çıkıyor. Bu kitabeler, caminin tarihî ve kültürel önemine ışık tutuyor.
Giriş kapılarının üzerinde altın varak, bağ, sedef ve fildişi işleme kitabeler göze çarpıyor. Ankara'nın simgelerinden biri haline gelen bu cami, ziyaretçilerine hem tarihî bir yolculuk hem de estetik bir deneyim sunuyor.