Ankara'nın tarihi değerleri turizme kazandırılacak!

Ankara’nın Bağları Belgeselinin galasının yapılması ile beraber gözler eski Ankara kültürüne, bağ hayatına ve bağ hayatının turizme, ekonomiye katkısına döndü. Bağ hayatını ve Ankara’ya kattığı değeri Ankara Kalesi Çalışmaları Meclis Başkanı Şevket Bülend Yahnici anadolugazete.com.tr’ye değerlendirdi.

ÖZEL HABER: SAMET EKER

Ankara’nın Bağları Belgeselinin tarihe not düşmesi ve Ankara’nın kültürel belleğini oluşturan birçok önemli simanın belgeselde yer alması ile bağ hayatının önemine vurgu yapılmış oldu. Bu önemli değeri Şevket Bülend Yahnici anadolugazete.com.tr’ye anlattı.

“HALA BAĞLAR VAR”

Şevket Bülend Yahnici konuşmasına şöyle başladı: “Bağevleri ve bağ hayatı, Ankara'nın hem kültürel hem tarihi hem sosyal hayatında, ticari hayatında yer ve önemi olan bir hadise. Ancak yeni şartlar, bağların artık arsaya dönüşmesi bu bağ geleneğini Ankara'da oldukça geride bırakmamıza veya unutmamıza sebep oldu. Ama Ankara hala bağların yaşadığı yerleri olan bir toprak parçası, coğrafya parçası, Güdül'de, Ayaş’ta Beypazarı'nda, güneyde, Bala'da, Koçhisar'da, Evren'de. Gölbaşı'nda bağlarımız hala devam ediyor. Akyurt'ta Altınova'da hala devam ediyor. Hala bağlar var.

“ANKARA’NIN HER ŞEYİ GÜNDEM KONUMUZ”

Sözlerini sürdüren ve büyük sanayiye dönük bağcılığın Ankara'da oldukça gelişmiş vaziyette olduğunun altını çizen Yahnici, “Günümüze gelen bağ hayatını ve bağ evlerini, kalanları yıkılanları burada sergiler hem yıkılanları göreceksiniz hem kalanlar da var. Muhtelif örnekleriyle, muhtelif yerlerde kalanlar da var. Ankara'da nasıl bir ekonomik, nasıl bir sosyal, nasıl bir kültürel, nasıl bir tarihi fonksiyon işlendi? ve Ankaralı o bağlarda neyi yaşadı, nasıl yaşadı? Bir nebze de olsa bunları anlatmak istedik. Yeni örnekleri bu anlatıma katarak bir çalışma yapıldı.” dedi ve şu sözlerle devam etti: “Biz bunu Ankara Kent Konseyi bünyesinde bir sivil toplum platformuyuz biz. Ankara Kalesi Çalışmaları Meclisi. Ankara Kalesi Çalışmaları Meclisi sadece kendimizi ifade ederken sadece kaleyle ilgili bir şeyler yapacağız diye yola çıkmadık. Sadece kale değil, eski Ankara dediğimiz bizim kültürümüzü, tarihimizi, Ahilik geleneğini, Seymen geleneğini getiren içinden gelen o geleneğin unsurlarını taşıyan konular da gündem konumuz olduğunu düşünüyoruz.”

“ÖNEMİNİ ANLATMAK İÇİN BELGESELİ YAPTIK”

Eski Ankara'nın ayağa kalkması, dirilmesi, varlıklarıyla, kültür değerleriyle, tarih değerleriyle ve sanat değerlerinin geliştirilerek turizme kazandırılması gibi bir gayemiz var.” diyerek Şevket Bülend Yahnici konuşmasını şu sözlerle tamamladı: “Bu sergiye, o gayeye ulaşma yolundaki gayretlerimizin bir parçası. Ankara'nın bağları bir eksikliği giderecek. Çok önemli bir fonksiyon görecek. Yani dün neydi? Bugün nerede? O da çok önemli. Bugün Ankara’da Kalecik’te devam eden müthiş İtalya’ya, Avrupa’ya ihracat yapan bağlarımız var. Yani sadece üzüm imalatıyla değil, üzüm ve şarap diye düşünecek olursak, şarapta Avrupa çapında başarılar elde eden markalarımız var. Uluslararası ödüller alan markaları var. Bugünkü bağ faaliyetleri Kalecik'te 100-120 tane özel şato gibi evlerde dostlar, insanlar, profesörler, öğretim üyeleri bu işe gönül vermiş insanlar bağcılık yapıyorlar. Bu önemi burada insanlarımıza bir kere daha aktarmak ve göstermek için de bu belgeseli yaptık.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Ankara Haberleri