DEĞERLENDİRME: ORHAN KEMAL ERKILIÇ
Dere yataklarının üzerine beton döküp bina dikmeyi maharet sandık. Dengesini bozduğumuz ‘doğa’nın ‘buzullar eriyor’, ‘hava ısınıyor’ mesajını da yıllarca dikkate almadık. Şimdi yağan yağmur, oluşan sel ile boğuşup duruyor, canlarımızı sel sularına teslim ediyoruz…
Kanada’yı günlerce değil aylarca teslim alan alevler gördük. Komşu Yunanistan önce yandı, şimdi boğuluyor. Ardından İstanbul ve Kırklareli’nde sel felaketini yakından hissettik, yaşadık. Doğa harikası ülkemiz; maalesef yapılan hatalı yapılaşmanın bedelini zaman zaman çok ağır bir şekilde ödüyor…
Peki, Ankara? Gelin hep birlikte Ankara’nın sel tarihine bakalım…
***
Ankara tarih boyunca sel sularından zarar gören kentlerin başında geldi. Ankara’daki en büyük afet 11 Eylül 1957’de yaşandı. Elmadağ’dan Akköprü’ye kadar kenti sular altında bırakan afette yurt içinden ve yurt dışından destek istenmiş, yardım kampanyaları düzenlenmişti.
1961 yılının haziran ayında meydana gelen İncesu Deresi taşkını da yaşanan büyük felaketlerden biri. Ankara’ya ciddi zarar veren o afet, tamiri güç hasarlar bırakmıştı.
TARİHİ ALT GEÇİT GÖRÜNTÜLERİ
8 Haziran 1997’de bastıran yağış ise Mamak’ta pek çok işyeri ve evde maddi hasara neden olmuş, 2011 yılının haziran ayında aniden bastıran yağmur ve dolu ise hayatı felç etmişti. Öğle saatlerinde başlayan yağış özellikle alt geçitleri adeta birer gölete çevirmişti. Balgat Çetin Emet Bulvarı’nda bulunan 70 Gün Alt Geçidi o gün sular altında kalmış, araçta mahsur kalanlar güçlükle çıkarılmıştı.
BÜYÜK MAZGALLAR DÖNEMİ BAŞLIYOR
Yaşanan tartışmalı günlerin ardından o dönem Büyükşehir Belediyesi, çevre mahallelerde önlem alsa da 2014 yılının temmuz ayında bu kez akşam saatlerinde bastıran sağanak yine 70 Gün Alt Geçidi başta olmak üzere kentin farklı noktalarında hayatı durdurmuştu. Yollar ulaşıma kapanırken, aydınlatmalardan kaynaklanabilecek elektrik kaçaklarına karşı ciddi önlemler alınmıştı. Bu yağışın ardından Balgat ve çevresindeki büyük mazgalların sayısı artırıldı.
BOTLARLA GİDEN ANKARALILAR GÖRDÜK!
2018 yılı afetlerinin başkentteki merkezi Mamak ve Keçiören olmuştu. Mayıs ayının ilk haftasında önce Mamak, ardından Keçiören’de oluşan manzaralar akıllara kazınırken, botlarla arabaların arasında ilerleyen Ankaralılar bugün de sosyal medyanın gündemine gelebiliyor. Maddi hasara yol açan afetler, kent ekonomisine büyük zarar verdi. 20 Mayıs’ta başlayan sağanak ise Türkiye Büyük Millet Meclisi yakınındaki alt geçitte yine bildik görüntüler oluşturmuştu. Otobüs ve araçları içinde mahsur kalanlar, itfaiye ekipleri tarafından kurtarıldı. Mayıs ayının son günlerinde bu kez Balâ’da sele kapılarak ağır yaralanan talihsiz kadın, hastane yolunda hayatını kaybetmişti.
ANKARA’DA HER YIL YAŞANAN AFETLER
2020 yılı Haziran ayında yine benzer görüntüler yaşanmış, Ankara’nın pek çok ilçesinde sel suları evlere ve otomobillere zarar vermişti. 2021 yılında araçları alıp götüren sel suları Ankara’yı yine bir haziran ayında vurmuştu. 2022 Haziran ayında Ankara yaşanan sel felaketinde ise 4 kişi hayatını kaybetmişti. Özellikle Mamak ve Akyurt’ta etkili olan sağanak sonrası oluşan sel suları, kentte hayatı olumsuz etkilemiş, okullar da tatil edilmişti.
Sonuç olarak…
Dereler kapandı, afetler yıllar içinde daha etkili olmaya başladı. Sonra yaralar sarılmaya, selin izleri silinmeye çalışıldı / çalışılıyor… Giden canların yokluğu, sular altında kalıp buz kesen evlerde kalpleri yakmaya devam ediyor…