Bir Cumhuriyet Kadını Madelet…

34.Ankara Film Festivali'nde yer alan belgesel, Nebil Özgentürk imzasıyla Ankaralılarla buluştu.

ÖZEL HABER - ÖMERCAN ÖZMEN

Ankara Film Festivali’nin belgesel bölümünde özel bir yapım ve özel konukları vardı. Nebil Özgentürk’ün yönetmenliğini yaptığı ‘Madelet, Rüzgâra Karşı Zorlu ve Cesur Bir Yürüyüşün Öyküsü’ belgeseli Cumhuriyet ve bir Cumhuriyet kadınının belgesi niteliğinde.

Madelet… Önce Reyal, sonra Grabbe ve nihayet Başusta soyadıyla bilinen cesaretiyle tüm dünyayı kendine hayran bırakmış bir Türk kadını. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü hayranlığı, ilkelerine bağlılığı ile henüz 13’ünde bir Cumhuriyet kızı olarak havacılığa heveslenen ve havacılık eğitimine başlayan Madelet, 23’ünde ise uluslararası bir şirketin sahibi bir iş insanı oluyordu.

Birkaç dil bilen, gideceği yerlere gitmeden o ülkenin diline vakıf olan bir dünya vatandaşından bahsediyoruz. Evrensel şöhreti, gittiği ülkelerden aldığı onur madalyalarıyla Cumhuriyet kadınının adeta bir portresini çizen Madelet azmiyle, çalışkanlığıyla ve fedakarlıklarıyla ama nihayetinde en insani duyguları ve aşkıyla izleyenleri selamlıyor.

Bu hikaye, uzun yıllar TRT’de çalışan, prodüktörlük yapan Hüseyin Başusta’nın “böyle bir değer nasıl geleceğe aktarılacak şekilde anlatılmaz, nasıl yok sayılır” diyerek eşi Madelet’le ilgili bir şeyler yapma isteğiyle ortaya çıkıyor. Başusta önce “Madelet-Bulutlara Dokunmak” isimli bir kitap yazıyor. Yaklaşık 7-8 sene süren bu kitabın yazılış sürecinin ardından, “Dünyaya Göklerden Bakan Kız Madelet” diye ikinci bir kitap daha çıkarıyor.

Öyle ki bu hikaye Türk Hava Kurumu’nun da dikkatini çekiyor ve Madelet’e geç kalınmış olsa da yeniden baş köşede ağırlayacakları organizasyonlar ve kurum içinde unvanlar veriliyor. Kurumun onur üyesi olan Madelet’in hayatı ise Nebil Özgentürk’ün keşfiyle yeni bir yolculuğa açılıyor.

"MADELET HANIMA BU BELGESEL BİR GÜÇ OLSUN"

Ankara’daki belgeselin gösterimi sonrası yapılan konuşmalarda, Başusta bu süreçle ilgili şunları söylüyor; “

Özgentürk’ten tek bir isteğim vardı, ben belgeselci olarak onu çok beğeniyordum. Bu belgeselin seslendirmesini lütfen sen yap dedim, çok da güzel yaptı”

Ankaralılarla bir araya gelen belgesel ekibi , gösterimin sonunda belgesele dair duygularını anlatırken zaman zaman duygusal anlar da yaşadı. Özgentürk, “Madelet Hanım şu an yürümekte zorluk çekiyor, belgeselde de gösterdik geçmişte bir sürü operasyon geçirdi. Bir sürü şeyi atlattı ama şu an yürüyemiyor. Biz bu belgeseli ona biraz da yürüme desteği olsun, güç olsun diye sizlerle buluşturduk.”dedi.

Özgentürk “bu olağanüstü hikayeyi ortaya çıkaran Hüseyin Ağabey’in aşkıdır” derken, Hüseyin Başusta’nın “bu hayat kayda geçmeli diyerek yaptığı işlerin değerinden bahsetti ve bir kez daha teşekkürlerini sundu.

Ankaralıların da beğenisini toplayan belgesel gösterimi izleyenlere de duygusal anlar yaşattı.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Ankara Haberleri